Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri Bölümü’nce organize edilen söyleşide, Çuvaşistan Özerk Cumhuriyeti’ni, yine Çuvaşistan asıllı Albina Kıran anlattı. Aynı zamanda Çağdaş Türk Lehçeleri Bölümü Öğretim Üyesi olan Kıran, Çuvaşistan’ın, Rusya Federasyonu’na bağlı özerk bir cumhuriyet olduğunu söyledi.
//ÜLKENİN ÖZELLİKLERİ
Rusya Federasyonu'nun Avrupa kısmının merkezinde, Volga nehrinin orta bölgesinde çok önemli su ve kara yolları üzerinde yer alan Çuvaşistan’ın, yüzölçümünün 18 bin 300 kilometrekare olduğunu aktaran Kıran, nüfusun yüzde 67.8’inin Çuvaş Türkleri ve yüzde 26.7'sini de Rusların teşkil ettiğini belirtti. Çağdaş Türk Lehçeleri Bölümü öğrencilerine, Çuvaşistan’ın tarım, ekonomi, eğitim ve kültürel yapısı hakkında bilgiler de veren Albina Kıran, “1917 Komünist ihtilâli sonucu 1920 yılında muhtar, 20 Nisan 1925 yılında da Federe Cumhuriyet olan Çuvaşistan, SSCB'nin dağılması üzerine 24 Ekim 1990 yılında bağımsızlığını ilân etmiş, ancak Rusya Federasyonu'nun baskısı üzerine 1991 yılında Rusya Federasyonu'na bağlı özerk bir cumhuriyet olmuştur.” diye konuştu.
Çuvaşistan’da tarıma dayalı sanayinin, ekonominin bel kemiğini oluşturduğunu vurgulayan Kıran, büyükbaş hayvancılığın ise, yine en ön planda olduğunu belirtti. Çuvaşların, Bulgarlardan ayrıldıktan sonra milli benliklerini koruyan Hıristiyan Türklerden oluştuğunu anlatan Yrd. Doç. Dr. Albina Kıran, İ. Y. Yakovlev’in, Çuvaşların eğitiminde öncü olduğunu söyleyerek, 1872’de Çuvaş Alfabesi’nin oluşturulduğunu ifade etti.
//TÜRK ŞUUR VE KÜLTÜRÜNÜN KORUNMASI
Çuvaşistan nüfusu içerisinde Şamanların da bulunduğunu, ayrıca az sayıda Müslüman Çuvaş da bulunduğunu anlatan Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Çağdaş Türk Lehçeleri Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Albina Kıran, “Kendisine özgü parlâmentosu, anayasası, bayrağı ve millî marşı bulunan Çuvaşistan'da Devlet Başkanı aynı zamanda parlâmento başkanı olarak da görev yapıyor. Devlet Başkanı Nikolay Vasiyeviç Fyodorov’dur. Parlâmentoda üstün durumda bulunan Çuvaş Türkleri, Rusya'dan birçok taviz koparttıkları için aktif direniş hâlinde değillerdir. Bağımsızlık yanlısı birçok kişi ve kuruluş daha ziyade Türk şuuru ve kültürünü korumak ve geliştirmek amacıyla teşkilâtlanmışlardır.” ifadelerini kullandı.
Yrd. Doç. Dr. Albina Kıran, söyleşinin sonunda öğrencilerin sorularını yanıtladı. Çağdaş Türk Lehçeleri Bölümü öğrencilerinin büyük ilgi gösterdiği söyleşi etkinliklerinin, farklı konu ve konuklarla devam edeceği bildirildi.