Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü, Bitki Besleme Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nesrin Astam Yıldız, bilindiği gibi insan ve hayvanların öncelikle sağlıklı su tüketimi ile sağlıklı yaşama şansına sahip olduğunu belirterek, “Canlı biyokütlelerin en az yüzde 70 inin su olduğu düşünülürse konunun önemi çok daha iyi anlaşılmış olur” dedi.
Uzmanların şişelenmiş su yerine, bir adet "ters osmoz filtre" sistemi alınıp, içme ve kullanma sularının arıtılarak kullanılmasını önerdiğini dile getiren Prof. Dr. Nesrin Astam Yıldız, “Çünkü Şişelenmiş suların da arıtılmamış, filtre edilmemiş halde olması nedeniyle, Östrojen gibi kalıntı ilaçlardan tutun, diğer ilaç kalıntılarına kadar, her tür kimyasal maddeler, Cıva gibi ağır metaller, Biyo-organizmalar, Florür vb her şey içerebilmekteler. Ayrıca, Şişe kapaklarında barınan mikroplar da cabası! Bilindiği gibi şebeke suları klor veya kireç muamelesiyle arıtılmaya çalışılsa da bu yeterli olmamakta, ayrıca klorun da sağlık açısından sakıncalı olduğu durumların söz konusu olduğu da bilinmektedir.. Güvenilirliğinden emin olunmayan şebeke suları içilmese de, meyve sebzelerin yıkanmasında veya yemek vs yapımı gibi mutfak işlerinde kullanılabilmektedir. Kaynatılması bazı organik zararlıları kısmen giderse de örneğin ağır metallerin uzaklaştırılmasında etkisi olmaz.” diye konuştu.
Prof. Dr. Nesrin Astam Yıldız, akredite olmuş laboratuvarlarda; 3 ayrı grup analiz yapılarak sonuçların bu anlamda karşılaştırılması son derece yararlı olacağını ifade ederek, “Yapılacak işlemler sırasıyla; Şişe sularının, şebeke sularının mevcut hali ve Ters osmoz filtre sistemiyle arıtılmış olan şebeke ve şişe sularının “fiziksel-kimyasal-biyolojik-duyu özelliklerinin analizleri yapılarak karşılaştırılmalı ve halka rapor edilmelidir. Bu sayede, iç rahatlığı ile su tüketimi söz konusu olabilecektir.” şeklinde konuştu.