Oltu Halk Kütüphanesi tarafından yürütülen proje ile İŞ-KUR tarafından kamu kuruluşlarında çalıştırılan bayan işçilere yönelik verilen ücretsiz bilgisayar eğitimi veriliyor.
Oltu Halk Kütüphanesi Müdürü Ali Güven, proje kapsamında eğitimlerin başladığını belirterek, “Yirminci yüzyılda okuma yazma bilmemek kişiler için nasıl bir engelse, yirmi birinci yüzyılda bilgi teknolojilerinden ve onun en önemli ürünü olan internet’ten yararlanmamakta aynı sonucu doğuracaktır” dedi.
İNTERNET VE BİLGİYE ERİŞİM
İnternet kullanımının hızla yaygınlaştığını aktaran Güven, dünya üzerinde oldukça fazla sayıda insanın bu olanaktan yararlandığını belirterek şu açıklamalarda bulundu; “Özellikle toplumun dezavantajlı (düşük gelirli, yaşlı, sakat, eğitim düzeyi düşük, ev hanımları gibi) kesimleri bu teknolojiden yeterince yararlanamamaktadır. Bu sorunun üstesinden gelmek için gerek devletler, gerekse sivil toplum örgütleri çözüm üretmeye çalışmaktadır. İnternetten yararlanamayan dezavantajlı kesimler için halk kütüphanelerinin en uygun seçenek olabileceği görüşü ağırlık kazanmaktadır. Kütüphan-e Türkiye Pilot ve Uygulama Projesi de, halk kütüphanelerini; vatandaşların bilgi ve iletişim teknolojisi (BİT) olanaklarından en üst düzeyde faydalanmalarını sağlayacak hizmetlere ücretsiz olarak erişebilecekleri cazibe merkezleri haline dönüştürmeyi ve Türk toplumunun genelinin ve özellikle de toplumun dezavantajlı kesimlerinin yaşam kalitesini iyileştirmeyi hedefleyen bir çalışma yürütmektedir. Her hangi bir nedenle internet erişimi olmayan bireyler için ne yapılması gerektiği önemli bir sorundur.
ULUSLAR ARASI ÖRNEKLER
Çeşitli ülkelerdeki örnekler halk kütüphanelerinin bu konuda devreye girebileceğini göstermektedir. Örneğin ABD’de kamu kaynaklarını kullanan kütüphanelerin neredeyse tamamında İnternete erişim ücretsizdir. Bu ülkedeki yoksulluk sınırının altındaki nüfusun yarısından çoğu da e-posta ve internet erişimi için sadece kütüphaneyi kullanır. ABD’de olduğu gibi Avrupa ülkelerinde de, özellikle Avrupa Birliği’nin tavsiyeleriyle halk kütüphaneleri, toplumun dezavantajlı kesimlerinin bilgi ihtiyaçlarını karşılayan en önemli kurumlar haline gelmektedir. Halk Kütüphanelerinin bu tür eğitim projelerinde en uygun seçenek olduğunu ifade eden Kütüphane Müdürü Ali Güven, bu konuda da şunları aktardı; “Kütüphanelerin ”Parasız hizmet” felsefesine sahip olmaları. Halk kütüphanelerinin hizmeti, geleneksel olarak, ücretsizdir. Bu anlayış, maddi zorluk çeken kesimler için ciddi bir tercih nedeni olmaktadır. Yaygın örgüt yapısı: Ülkenin hemen her yerinde bulunmaları, kolaylıkla erişilebilmelerine olanak sağlamaktadır. Kütüphane çalışanları, gereksinim duyan bireylere eğitim yardımında da bulunmaktadırlar. Bilgi okur yazarlığı yeterli olmayan kişiler de, böylelikle, gerekli eğitim desteği alabilirler. Kütüphaneler, toplumda “güvenli” yerler olarak algılanırlar. Bu yüzden çocuklar, yaşlılar, kadınlar için rahatlıkla gidilebilecek yerlerdir. Belirtilen bu özellikleri nedeniyle halk kütüphaneleri, toplumdaki dezavantajlı gruplar için, internetten yararlanma konusunda en uygun seçenek olarak karşımıza çıkmaktadır.” dedi.
GÜVEN’İN AÇIKLAMASI
Güven daha sonra şunları kaydetti; “Halk kütüphanelerinin, dezavantajlı kesimlerin internet erişimi için en uygun seçenek olabileceği görüşünden hareket eden Kütüphan-e Türkiye Pilot Projesi; Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü ile Hacettepe Üniversitesi Teknokent Teknoloji Transfer Merkezi’nin işbirliği ile Bill ve Melinda Gates Vakfı’ndan sağlanan fonla, Türkiye’deki halk kütüphanelerinin, bilgi ve iletişim teknolojisi olanaklarından toplumun genelinin, özellikle dezavantajlı (düşük gelirli, yaşlı, sakat, eğitim düzeyi düşük, ev hanımları gibi) kesimlerinin yaşam kalitesinin iyileştirilmesine nasıl katkıda bulunabileceğini araştıran bir Ar-Ge projesidir. Bu amaçla pilot proje kapsamındaki kütüphane personeli bilgi teknolojisi ve halkla ilişkiler konularında eğitilmiş ve bu eğitimleri halka yansıtmaları için çalışmaları istenmiştir. Bir yandan da bu eğitimlerin etkisini ölçmeye yönelik çalışmalar yapılmaktadır. 2013 yılı Temmuz ayında başlayan projenin Ekim 2015’te bitirilmesi hedeflenmiştir. Pilot çalışmadan elde edilecek veriler ışığında, Türkiye’deki halk kütüphanelerinin toplumda bir “cazibe merkezi” olarak dönüştürülmesine yönelik, sürdürülebilir bir model önerisinde bulunulacaktır. Bu kapsamda; ülke geneline yönelik bir program hazırlanması öngörülmektedir. Bu programın, alt yapıya ilişkin sorunları ve çözüm önerilerini içermesi; eğitim, tanıtım, etki değerlendirme konularında neler yapılacağını belgelemesi; ülke programı için gerekli mali yükü ortaya koyması; Projeyi Ulusal Bilgi Toplumu Stratejisi ile bütünleştirecek bir anlayışta olması hedeflenmektedir. Projenin tüm Türkiye’de uygulanabilmesi durumunda; BİT alt yapısı hazırlanmış, personeli eğitilmiş, çağdaş tanıtım yöntemlerini kullanabilecek bir yönetim tarzı ile yeni bir anlayışa kavuşan halk kütüphaneleri, toplumun dezavantajlı kesimlerinin “sayısal bölünme” den uğrayacakları zararı önemli ölçüde önleyebilecektir.”
Bu arada bilgisayar eğitim kursuna başlayan Oltulu çalışan bayanlar, kursun düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederken verilen hizmetten ötürü memnuniyetlerini ifade ettiler.