SAMET ÖZÜNAL(GHA) – Prof. Dr. Hayati Doğanay, “Ülkemizde emeği en ucuz meslek topluluğu, öğretmenlerdir. Bu nedenle ekonomik durumları mutlaka düzeltilmelidir.” dedi.
Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi (KKEF) Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayati Doğanay, Türkiye’de öğretmen yetiştirme politikalarının yanlışlığı yüzünden öğretmenlik mesleği gibi öğretmenlerin de zarar gördüğünü söyledi.
//DOĞANAY’IN DEĞERLENDİRMESİ
Öğretmen adaylarını seçmenin ve belirlemenin kesin ve net kuralları olması gerektiğini vurgulayan Doğanay, öğretmen liselerinin sayılarının artırılmasının faydalı olacağı görüşünü savundu. Öğretmen adayı yetiştirme konusunun, Türk milli eğitiminin kanayan bir yarası olduğunu dile getiren Doğanay, “Bundan yıllar önce Darülmuallimin adıyla açılan öğretmen okulları, iş bilmez kimseler tarafından yozlaştırıldı. Nerede o ilk öğretmen okulları ve bu okullardan öğrenci alan yüksek öğretmen okulları?” diye konuştu.
Bugün Türkiye’de çok sayıda eğitim fakültesi bulunduğunu ve bu fakültelerin amacının, Türk milli eğitimine öğretmen yetiştirmek olduğunu dile getiren Doğanay, bu fakültelerin önemli bir bölümünde branş ve kontenjan belirlemelerinin yapılamadığını ileri sürdü. Doğanay, “Bazı branşlarda fazla mezun verilirken, bazı branşlarda da aday bulma sorunu doğmuştur. Mesleki herhangi bir eğitimi olmayan binlerce kişinin, sınıf öğretmeni adıyla göreve alınması, işte bunun sonucu olmuştur. Bu da tam anlamıyla bir faciadır.” şeklinde konuştu.
//ÖĞRETMENLERİN TOPLUMSAL ROLÜ
Yasaların, öğretmenliği özel bir ihtisas mesleği olarak tanımladığına dikkati çeken Prof. Dr. Doğanay, öğretmenlerin, alan bilgisi, genel kültür ve pedagoji eğitimi alarak yetiştirilmesi gerektiğini dile getirdi.
Sorunun çözümü noktasında öğretmen liselerinin büyük önem taşıdığını vurgulayan Doğanay, “Bugün öğretmen liselerinin sayıları çok az. Bu liselerde öğrenim gören öğrencilerin öncelikle eğitim fakültelerine yerleşmeleri sağlanmalı ve öğrenciler branşlara göre ayrılmalıdır.” dedi.
Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi (KKEF) Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayati Doğanay, şunları kaydetti: “Teknoloji ne ölçüde gelişirse gelişsin, isterse ki ders kitapları CD’lere aktarılsın ve her öğrenciye birer bilgisayar hediye edilsin, genel kültür, özel alan bilgisi ve mesleki derslerin bilgileriyle donatılmış, mesleğin amaçlarına göre eğitilip yetiştirilmiş öğretmenler olmadıkça, çocuklara ve gençlere çağdaş bir eğitim sunmak, çağdaş ilmi onlara öğretmen asla mümkün değildir. Yani eğitim teknolojisindeki yenilikler ne kadar çoğalırsa çoğalsın, eğitim ve öğretimde öğretmenin rolü, asla ve asla yok olmayacaktır. Toplumsal bütün rahatsızlıkların çözümü, eğitim ve öğretimde; reçetesi ise, öğretmenlerin sihirli kalemlerinde saklıdır.”