ÖĞ-DER Erzurum Şube Başkanı Abdullah İkinci, Milli Eğitim Bakanlığının ek derslerle ve kurslarla başarıyı artıramayacağını söyledi. İkinci, yaptığı açıklamada, “Dershanelerin ortadan kalkması için uzun uğraşılar veren bakanlığımız bir yanlışı başka yanlışla değiştiriyor. Okullarda haftada 37 saatte öğretemediğini düşündüğü dersleri hafta sonu ek derslerle öğreteceğini ve dershane ihtiyacını böylece kapatacağını düşünüyor” dedi.
DERS SAATİ FAZLA
İkinci, ÖĞ-DER olarak konuyla ilgili önerilerini şöyle sıraladı; “Hafta da okullarda okutulan 37 saat ders saati ve hafta da 17 adet ders sayı olarak çok fazla. Çok dersle çok şey öğretilemeyeceği kesin ve ortadadır. Bu gün okullarda altıncı saatten sonra öğrencilerdeki yorgunluk üye öğretmenlerimizce de görülmektedir. Derslerde yorulan, eve yorgun giden öğrenci akşamleyin ders çalışmak istemiyor. Haftalık dersler 30 saatin altına düşürülmelidir. Ders sayısı azaltılmalıdır.
Hafta içi 37 saat okulda ders başında tutulan öğrenci şimdi destekleme ve yetiştirme kursları ile 53 saat okulda ve ders başında tutulacaktır. Öğrencinin fazla ders yükünden dinlenmeye, oynamaya hatta gezmeye bile zamanı kalmıyor. Okullarda sportif, kültürel faaliyetlere derslerden zaman kalmamaktadır. Bu öğrenciler ne zaman gezecek ve ne zaman dinlenecekler?
“Ders konuları, derslerin kazanımları dikkate alınarak öğrencilerin okulda tam kavrayamadığı konulara öncelik verilerek konuların pekiştirilmesi ve eksikliklerin tamamlanması şeklinde olacaktır” yazılmış ancak okullarda açılacak kurslar okul ve ders mantığı ile sürdürüleceği için dersler verimli olamayacaktır. Aynı öğretmen, aynı tarz ve öğretme tekniği neyi değiştirecek? Aynı okulda aynı öğretmenden 6 saatte öğrenemediği konuyu hafta sonu iki saatte öğretmek mümkün değildir.
Ortaokulda öğretilen birçok konu lisede aynı şekilde bir kez daha öğretilemeye çalışılarak zaman kaybediliyor. Konular gereksiz tekrarlanıyor. Ders kitapları aşırı yorucu. Müfredat gereksiz yoğun. Bakanlığımız okullardaki ders yükünü ve kitaplar içindeki konuları azaltmalıdır. Lise 1. Sınıfta sayısal derslerden başarısız binlerce öğrenci varken şimdi aynı dersler lise 2. Sınıfa da konularak yeni bir yanlış yapılmıştır.
Bu kurslar gösteriyor ki eğitim sistemimiz hala sınav başarısına odaklı yürümektedir. Kademeler arasında geçişi, okul başarısına odaklayan bir sistem kurulamadığı ve okulların kalitesini yükseltemediğimiz müddetçe, adına okul kursu deyin, dershane deyin, özel ders deyin bu ihtiyaç hep var olacaktır.
Öğrenciler hafta sonu okullara servislerle taşınacak bu da veli için külfettir. ÖĞ-DER’li öğretmenler olarak diyoruz ki MEB koyacağı ek derslerle başarıyı artıramaz. Dershaneye yazdırmayı düşünen velinin gözünü boyar. Bu program öğrenciyi yorar. MEB bu yanlışından en fazla iki sene sonra dönecek; asıl derslerini de, saatlerini de azaltarak verimi ve kaliteyi artırmaya mecburen yönelecektir.
Öğretmenlere ek ödeme geliyor vs haberleri tam bir aldatmacadır. Bu ek derslerden faydalanacak öğretmen sayısı oldukça azdır. Hafta sonunu bu işe ayırarak fedakârlık eden öğretmen de emeğinin karşılığını almalıdır. Ders ücretleri komik durumdadır. Ve üstelik öğretmen her gün işe giderek fiziksel ve ruhen yorulacak daha verimsiz hale gelecektir. MEB, öğretmenlere iyilik yapıp, motivasyonlarını artırmak istiyorsa veya onlardan verim bekliyorsa, öğretmenleri Türkiye’nin en düşük gelirli üniversite mezunu memur sınıfından çıkarmalıdır. Öğretmene yapılan iltifatlar, bayram mesajları öğretmeni memnun etmiyor. ÖĞ-DER olarak tüm üyelerimizin sesini duyurmak istiyoruz. Öğretmen boş iltifat değil, özlük hakları verilsin istiyor. Motivasyonu artan öğretmenler hafta içi derslerinde daha çok verimli olurlar. Hafta sonu derslerine bile gerek kalmaz. Öğretmeni memnun edemeyen, rahat ettirmeyen MEB, başarıyı başka yerde aranmasın diyoruz.”