ÖĞ-DER Erzurum Şube Başkanı Abdullah İkinci, helal gıda konusunda hassasiyet istediklerini belirtti. İkinci, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Son yıllarda basın yayın organlarında çıkan haberler ve basılan çok sayıdaki beslenme konusundaki birçok kitapta yer alan bilgilere göre yediğimiz ve içtiğimiz konusunda İslâm’a göre izin verilmeyen gıdalar ve yenmesi şüpheli ürünler konusunda sıkıntı olduğunu görmekteyiz” dedi.
İKİNCİ’NİN AÇIKLAMASI
Birçok üründe hatta ilaç sanayinde dahil İslama göre haram olan ürünlerin domuz, alkol ve türünden olanlar, GDO içerikli ürünler kullanıldığı belirtildiğini dile getiren İkinci, “Yurt dışından ithal edilen birçok katkı maddesinin helal olamayan içerikler taşıdığı belirtilmektedir. Marketlerde kullandığımız ürünlerin katkı maddelerinde az da olsa alkol veya İslama göre haram olan ürünlerin kullanıldığı belirtilmektedir. Özellikle İslama göre haram olan hayvanlardan elde edilen katkı maddelerinin kapsüllü ilaç sanayinde ve hazır ürünlerde kullanıldığı belirtiliyor. Birçok üründe tatlandırıcı, renklendirici, kıvam artırıcı, koruyucu antioksidanlar, incelticiler, mayalandırıcılar, yapısı değiştirilmiş ürünler (GDO), alkol ve yan ürünleri, karmin gibi böcek ürünleri, domuzdan elde edilen mayalar, domuz jelatininden veya helal kesilmeyen hayvanlardan elde edilen kapsül ilaçların, domuz katkı maddesinden yapılan jelatin şekerleme, yoğurt, margarin, kozmetik ürünler, keklerde, meyve sularında, peynirlerde, dondurmada, pastalarda, sakızda kullanıldığı görülmektedir. Ürünlerde ne kullanıldığını bilmiyoruz. Paket üzerine yazılan “E” kodların ne içerdiğini bilmiyoruz. Yurt dışından getirilen ithal yemlerle beslenmiş, helal kesilmemiş şüpheli hayvanların yedirildiği iddiaları vardır.
Maalesef bu ürünler kanunen serbest ve ülkemizde kullanılmaya çalışılıyor. 7 den 70’e hastaların hızla yayıldığı ülkemizde, bu ürünlere tedbir alması gerekenlere ÖĞ-DER olarak çağrı yapıyoruz. 3-5 büyük şirketin insafına memleketin geleceği terkedilmemelidir. Helal sertifikası daha etkin hale getirilmelidir.
Bütün işlenmiş gıdalar, Helal ve temiz olmalıdır. Namaz, oruç, hac, zekat nasıl islama göre farz ise helal gıda yani helal ürünlerle beslenme de öyle farzdır. Her Müslüman helalle beslenmek zorundadır. Müslüman her bulduğunu yiyemez. Marketlerden aldığımız ürünlerde seçici olmak zorundayız. Gıda, tarım ev hayvancılık bakanlığının Avrupa’dan ithal edip yürürlüğe koyduğu Gıda kodeksi İslamın helal beslenme esaslarına aykırı ürünleri serbest kılmaktadır. Sağlıklı, hijyen ve kaliteli Helal gıda standardına biran evvel ulaşmamız gerekir.
Bu gün yediğimiz ve içtiklerimiz konusunda büyük şüpheler duymaktayız. Halkın kahir ekseriyeti Müslüman olan ülkemizde şüpheli ürünler farklı ad ve kodlarla saklanarak milletimize yedirilmemesine müsaade edilmemelidir. Kanserden ölenlerin sayısı terörden ölenlerden daha çoktur. Terörle mücadele edildiği gibi Gıda terörü ile de ilgilenilmelidir. Musevilerin “Kosher Food” sertifikası ile kendilerince yasak olan ürünleri seçtiği gibi Müslümanlarından dinlerince yasak ürünleri yememesi gerekir. Devletimiz denetimi artırmalı. Helal sertifikası yaygınlaştırılmalı hatta zorunlu hale gelmelidir. Paketin üzerine sahte “helal belgesi” koymakla ürün helal olmaz. “E” rumuzlu içerikler açıkça ne olduğu pakete yazılmalıdır. Milletimize haram ve şüpheli olan bu ürünleri yedirenler ağır ceza ile cezalandırılmalıdır. ÖĞ-DER olarak bu konunun acil olarak açığa çıkarılması ve tedbir alınması gerekir. ÖĞ-DER olarak yakında konu ile ilgili halkı bilinçlendiren bir konferansta düzenleyeceğiz.” Diye konuştu.