Ağrı’nın Taşlıçay ilçesinde sevdiği kızla başlık parası yüzünden evlenemeyen ve 55 yıldır ilçenin dışında bir kulübede yaşam mücadelesi veren ‘Memiş Dayı’ya yaklaşan kış mevsimi öncesi Türk Kızılay’ı tarafından konteyner yaşam evi verildi.
Türkiye ve dünyanın birçok ülkesinde mazlum ve yoksulların umudu olan Türk Kızılay’ı Ağrı’nın Taşlıçay ilçesinde 1960’lı yıllarda sevdiği kızla başlık parası yüzünden evlenemeyen ve Memiş Dayı’ olarak bilinen 70 yaşındaki Memiş Orhan Turan’a kucak açtı. 55 yıldır şehrin dışında bulunan tenha bir bölgede kulübede tek başına hayata tutunma mücadelesi veren ve yarım asırlık aşkıyla tanınan Memiş Dayı’ya Türk Kızılay’ı Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Özer ve Kızılay ekibi tarafından 2 odalı içerisinde lavabo, mutfak ve banyonun da bulunduğu konteyner yaşam evi verildi. Kulübenin hemen yanına kurulan konteynerin içi Kızılay ekiplerince donatıldı. Ekipler ‘Memiş Dayı’ya uzun süre yetecek gıda malzemeleri de bıraktı. Konteynere önümüzdeki günlerde Taşlıçay Kaymakamlığı tarafından elektrik ve su verilecek.
"MEMİŞ DAYI BENİ ÇOK ETKİLEDİ"
Memiş Dayı’yı ziyaret eden ve konteyneri teslim eden Türk Kızılay’ı Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Özer, 6 ay önce bölgeden geçerken Memiş Dayı ile sohbet ettiklerini söyledi. Memiş Dayı’nın sohbetinden oldukça etkilendiğini dile getiren Özer, "Sohbet esnasında bana nerede çalıştığımı sordu ben de Kızılay’da çalıştığımı söyledim. Başını kaldırdı havaya ve gözlerimin içine baktı hafifçe ‘bana bir yaşam konteyneri gönderir misiniz, kaldığım yer çok iyi bir yer değil çok kötü, yağmur yağınca su doluyor’ dedi. Konuşma tarzı, yaklaşım şekli, Kızılay’ın ne iş yaptığı ve misyonunu bilmesi beni çok etkiledi. Döndükten sonra arkadaşlarımızı görevlendirdik. Onlar da gelip Memiş Dayı’yı yerinde ziyaret ettiler. Ardından yaşam konteynerini buraya gönderip yerini yaptıktan sonra daha güzel bir yerde yaşamasını sağladık" ifadelerini kullandı.
"CANLA BAŞLA ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Kızılay’ın yurt içi ve yurt dışı faaliyetlerine de değinen Özer, ihtiyacı olan vatandaşlara kurum olarak yardım ettiklerini söyledi. Özer, "Aslında bu arkadaşlar ihtiyaç sahibi değildir, ihtiyaç sahibi olan bizleriz. Omuzlarımıza yüklenen manevi yükler var. Bağışçıların bize vermiş olduğu emanetler var. Bunlar bizim elimizde emanetler. Bu emanetleri coğrafyanın neresinde olursa olsun bize veren bağışçılarımızın emanetlerini yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu bölgede Ağrı ili Taşlıçay ilçesinde yol kenarında bulunan bir yer. Zaten bu bölgede yaşayanlar burayı biliyor. Umuyoruz ki Kızılay’ın yapmış olduğu bu yardım sayesinde diğer insanlarımız kendi çevrelerinde bulunan ihtiyaç sahiplerini belirlerler. Gerek kendi etrafındaki güçlerini bir araya getirerek gerek kendi Kızılay ile iletişime geçerek bu ihtiyaç sahiplerine ulaşmaya çalışırız. Biz de bu vesile ile coğrafyanın her köşesi ve Türkiye’nin her tarafında ihtiyaç sahiplerinin hiç birisinin ihtiyaç sahibi olarak kalmayacak şekilde canla başla çalışmaya devam edeceğiz" dedi.
"BEN ONU ÇOK SEVDİM VE SEVİYORUM"
Kızılay tarafından kendisine verilen yaşam konteyneri dolayısıyla çok mutlu olduğunu ve kulübede yaşamanın çok zor olduğunu vurgulayan Memiş Dayı çoğu zaman üşüdüğünü ifade ederek sıcak bir yuvaya kavuştuğunu anlattı. Memiş Dayı, "Allah’a şükrediyorum. Hamd ediyorum, sabrediyorum, devletime de dua ediyorum. Başlık parası yüzünden sevdiğimi alamadım o da öyle gitti. Sevdiğim kız ile burada komşuyduk. İyi de anlaşıyorduk. Ondan sonra buradan Akdeniz’e göç edip gittiler. Ben onu çok sevdim ve seviyorum. Sevdiğime dedim ki ‘cennetin anahtarı bende olsaydı hiç tereddüt etmez sana verirdim.’ Kötü insanların yüzünü Azrail görsün, sevenleri de mutlu etsin. İyi sevecen ama, alavere ve fırıldak yok. Üç kağıtçı sevmeyecen dürüst sevecen. Namuslu, asaletli, dürüst ve karşılıklı seveceksin. Kavuşamamak zor değil, sevginin zoru yoktur. Sevgi sabırladır, sabır olmasa sevilmez. Ben onun yüzünden Kur’an-Kerim’e başladım. 666 sayfa 127 bin cüz hepsini ezbere biliyorum. Tertemiz olarak Allah’ın kitabına yanaşıp onu insanlara anlatacaksın" şeklinde konuştu.
"ALLAH SEVDİĞİM İLE BERABER OLSUN"
Sevdiği kadın ile telefonda görüştüğünü ve zaman zaman Hatay’a gittiğini söyleyen Memiş Dayı, "Hatay’a gidip geliyorum. Telefonda konuşuyorum. O benden dinç ve sinirli aynı zamanda evlenmemiş. Ben hayata her zaman küsmem. Kaderime, şansıma, talihime mukadderatıma şükrederim. Yalnızca insanların yanlış yapanına küserim. Çeşmeye de yazmışım ‘bak bu çeşmenin suyuna içecek bir tası yok, kırma insanın kalbini yapacak ustası yok.’ Allah sevdiğim ile beraber olsun" diye konuştu.
"KAYMAKAMLIK MOTOSİKLET HEDİYE ETTİ"
Kızılay ekiplerine eşlik eden Taşlıçay Kaymakamı Enver Özderin, Memiş Dayı’nın ilçenin göz bebeği olduğunu ifade etti. Özderin, "Onun büyük bir aşk hikayesi var. Kendisinden dinledik. Türk Kızılay’ı sağ olsun, ona böyle bir konteyner hediye etti. Biz de kaymakamlık olarak insani ihtiyaçlarını karşılamaya çalıştık. Memiş Dayı geçtiğimiz günlerde beni ziyaret edip ‘ben artık yoruldum ayaklarım tutmuyor, bisikleti kullanamıyorum, kaymakamlık bana bir motosiklet alabilir mi’ dedi. Devletimizin imkanları çerçevesinde ona bir motosiklet hediye ettik. Güle güle kullansın" değerlendirmesinde bulundu.