ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
AFAD zamanla yarıştı
AFAD zamanla yarıştı
Artvin – Ardahan yolunda heyelan
Artvin – Ardahan yolunda heyelan
Öğrenciler Sarıkamış şehitlerine yürüdü
Öğrenciler Sarıkamış şehitlerine yürüdü
Sarıkamış Şehitlerinin hatırasına sadakat
Sarıkamış Şehitlerinin hatırasına sadakat
Sarıkamış şehitlerine saygı nöbeti
Sarıkamış şehitlerine saygı nöbeti
HABERLER>TÜRKİYE
9 Ekim 2023 Pazartesi - 05:05

‘Mazlumun yanında durmak bizim görevimizdir’

Erdoğan, 'Bizim medeniyetimizde mazlumun da zalimin de kimliğine bakılmaz. Adı, inancı, mensubiyeti ne olursa olsun, zalimin karşısında mazlumun yanında durmak bizim görevimizdir. ' dedi

‘Mazlumun yanında durmak bizim görevimizdir’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Filistin meselesi uluslararası hukuka göre çözülmeli. Adil bir barışın kaybedeni olmaz. Başkenti Kudüs olan bir Filistin devletinin hayata geçirilmesi artık ertelenemez bir ihtiyaçtır. Ateşe körükle gitmenin faydası yok. Türkiye, gerilimin düşmesi için elinden geleni yapacak" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mor Efrem Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi açılış törenine katıldı. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Afganistan'da meydana gelen depremlerde vefat eden kardeşlerimize Allah'tan rahmet niyaz ediyorum. Yaralılara acil şifalar diliyor. Ülkem ve milletim adına Afganistan’a geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. 8 ay önce asrın felaketini yaşamış ve 50 bine aşkın insanını deprem de kaybetmiş bir ülke olarak tüm imkanlarımızla Afgan kardeşlerimizin yanındayız. İlgili kurumlarımızı Afgan halkının ihtiyaç duyduğu yardım malzemelerinin deprem bölgesine süratle ulaştırılması noktasında talimatlandırmak. Uluslararası toplumu da Afganistan’a yardım etmeye çağırıyorum” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "85 milyonun her bir ferdi gibi Süryani toplumunun ihtiyaçlarını karşılamayı da devletimizin asli görevleri arasında addediyoruz. Özellik Yeşilköy’de ibadethane konusunda Süryani vatandaşlarımızın bizden geçmişi 14 yıla kadar uzanan bir talebi vardı. Başbakanlığımız döneminde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız rahmetli Kadir Topbaş’la birlikte bu süreci başlattık. Süryani cemaatinin yöneticileri ile eş güdüm içinde çalışarak uygun yer tespitinden arsanın tahsisi ile ilgili idari düzenlemelerin halledilmesine kadar gerekli adımların atılmasını sağladık. Sürecin kesintiye uğramaması ve süratle neticelendirilmesi noktasında Vatikan nezdinde de girişimlerde bulunarak 3 Ağustos 2019 tarihinde kilisenin temelini attık. İlk günden itibaren bizzat takip ettiğimiz karşılaşılan sıkıntıların çözülmesi noktasında güçlü irade gösterdiğimiz kilisenin bugün açılışını yapmanın sevincini yaşıyoruz. Devletimizin desteği, Süryani toplumunun da maddi katkısıyla inşa edilen kilisenin Süryani vatandaşlarımıza ve şehrimize hayırlı olmasını temenni ediyorum. Cumhuriyet tarihinde inşa edilen ilk kilise olan Mor Efrem Süryani Kadim Ortodoks Kilisesi 2002’den beri din ve inanç özgürlüğü alanında hayata geçirdiğimiz reform niteliğindeki bir çok çalışmadan sadece birisidir" diye konuştu.

“Ülkemizdeki azınlıklara ait toplam 58 okul mevcuttur”
Türkiye’de azınlıklara ait 58 okul olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yasal değişikliklerle cemaat vakıflarının taşınmaz mal edine bilmelerine ve bunlar üzerinde tasarrufta bulunabilmelerine imkan sağladık. Taşınmaz malların vakıf adına tescili için gereken Bakanlar Kurulu izni şartını kaldırdık. Daha önce el konulmuş cemaat vakıf mallarının iadesini 3’üncü şahıslara geçenlerin ise bedelinin ödenmesini temin ettik. Bugüne kadar 113’ü Süryani cemaati olmak üzere toplam bin 84 taşınmazın cemaat vakıfları adına tescili tamamlandı. Dini azınlıklara ait ibadethanelerin restorasyonunu da ihmal etmiyoruz. Toplam 20 ibadethane restore edilerek ibadete açıldı. Balkanlar ve Batı Trakya’daki kardeşlerimize yönelik ayrımcılık artarak devam etse de biz farklı inanç gruplarına karşı asla böyle bir yola tevessül etmedik. Edilmesine de izin vermedik. Hiçbir şekilde bazı ülkelerle ikili ilişkilerimizde zaman zaman yaşanan anlaşmazlıkların vatandaşlarımızı etkilemesine müsaade etmiyoruz. Ülkemizdeki azınlıklara ait toplam 58 okul mevcuttur. 2013 yılında Süryanilerin de ana okulunun açılmasını temin ettik. Bu bölgede talep edilen okul konusunu da İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya beyin bugün verdiği müjdeyle yaklaşık 2 dönüme yakın arazinin tahsisiyle o adımı da atmış olacağız. Bu okulları devletimizin resmi okullarından ayrı tutmuyoruz. Ücretsiz kitaplardan diğer teşviklere kadar her türlü desteği kendilerine sunuyoruz. Ayrıca uzunca bir süredir yapılamayan vakıf seçimleri çıkarılan yönetmelik sayesinde başarılı bir şekilde kısa sürede gerçekleştirildi. Yeni yönetmeliğin yürürlüğe girmesiyle 6 ay içinde 167 azınlık vakfının seçimleri suhuletle tamamlandı. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak bundan sonra da her türlü ihtiyacınızda sizlerin yanında olmayı sürdüreceğim. Ortak devletimiz ve vatanımız olan Türkiye Cumhuriyeti'nin güçlenmesi, büyümesi, dünyada hak ettiği yere gelmesi için sizlerin de gereken desteği vereceğinize inanıyorum. Türkiye Yüzyılı'nın inşasında sizlerin destek ve katkısına güveniyorum" dedi.

“Zalimin karşısında mazlumun yanında durmak bizim görevimizdir”
“Zalimin karşısında mazlumun yanında durmak bizim görevimizdir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Dünyanın pek çok yerinde acılar, zulümler, haksızlıklar, çatışmalar yaşanırken burada sergilediğimiz şu hoş görü tablosunu çok anlamlı ve değerli bulduğumu ifade etmek istiyorum. Türkiye farklı kültürleri, inanç mensuplarını asırlar boyunca barış içinde yaşatmış örnek bir birikime sahiptir. İnsanı yaratılmışların en şereflisi gören inancımız bizlere her zaman adil olmayı ve hakkaniyetle davranmayı emrediyor. Aynı şekilde bizim medeniyetimizde mazlumun da zalimin de kimliğine bakılmaz. Adı, inancı, mensubiyeti ne olursa olsun, zalimin karşısında mazlumun yanında durmak bizim görevimizdir. Ahmet Yesevi'den Yunus Emre'ye, Mevlana'dan Hacı Bektaşi Veli'ye kadar tüm gönül sultanlarımızın manevi rehberlerimizin bize telkini de bu yöndedir. Son dönemde İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığı başta olmak üzere doğrudan insana yönelik nefret suçlarının arttığını görüyoruz. Kur'an-ı Kerim'i yakan fanatiklerin alçakça saldırılarına, düşünce hürriyeti denilerek maalesef göz yumuluyor. Büyükelçiliklerimizin önünde milyarlarca Müslümanı rencide ve tahrik eden bu saldırılan gerçekleştirilmesine müsaade ediliyor. Müslümanlarla birlikte akıl, izan ve vicdan sahibi diğer inanç gruplarının da bu nefret suçları karşısında verdiği tepki yok sayılıyor. Günden güne büyüyen, kimi ülkelerde artık tahammül sınırlarını aşan bu saldırılara yenilerinin eklenmesini asla kabul edemeyiz. Hangi bahaneyle olursa olsun, insanların kutsallarına saldırılmasına müsaade edenleri anlayışla karşılamamız mümkün değildir. Nefret suçlarına göz yumanlar farklı kültürlerin bir arada barış içinde yaşama iradesini de ne yazık ki dinamitlemektedir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Asırlardır çeşitli inanç mensuplarına ev sahipliği yapan Türkiye İslam ve yabancı düşmanı akımlarla mücadelede de öncü rol üstlenmektedir. Birleşmiş Milletler başta olmak üzere üyesi olduğumuz tüm uluslararası platformlarda bu tehlikeye dikkat çekiyor, insanların kutsallarına yönelik eylemleri reddettiğimizi güçlü bir şekilde dile getiriyoruz. Musevi'si ve Hristiyan'ıyla ülkemizdeki tüm cemaatlerin bu konuda kararlı bir tavır takındığını görmekten memnuniyet duyuyorum. İstanbul Süryani Kadim Vakfı'na, Kuranı Kerimi ve Müslümanları hedef alan nefret suçları karşısında verdikleri tepki için teşekkür ediyorum” dedi.

"Orta Doğu'ya kalıcı barışın gelebilmesi ancak Filistin-İsrail sorununun nihai bir çözüme kavuşturulmasıyla mümkündür"
Orta Doğu'ya kalıcı barışın gelebilmesi ancak Filistin-İsrail sorununun nihai bir çözüme kavuşturulmasıyla mümkün olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "3 semavi dinin de mukaddes beldesi olan Kudüs-ü Şerif'in hepimiz için önemi, anlamı, değeri ve yeri tartışılmaz. 4 asırdan fazla Kudüs'e hizmet etmekle müşerref olmuş milletimiz açısından bu mübarek beldenin çok müstesna bir konumu var. Kanuni Sultan Süleyman tarafından El-Halil kapısının üzerine yazdırılan, la ilahe illallah, İbrahim halilullah ifadesi atalarımızın Kudüs-ü Şerifin zengin karakterine gösterdiği ihtimamın en güzel en önemli sembolüdür. Ancak Osmanlı'nın bölgeden çekilmesiyle birlikte Müslümanların ve Hristiyanların Kudüs üzerindeki hakları, sayısız Birleşmiş Milletler kararına rağmen adım adım ihlal edilmiştir. Yüzyıllar boyunca bir barış ve esenlik yurdu olan Kudüs ne yazık ki gerilimin, işgalin, yıkımın ve gasbın sembolü haline gelmiştir. Orta Doğu tarihini bilenler şu gerçeği çok net bir şekilde görebiliyor. Bugün bölgemizdeki sorunların tamamının kökeninde Filistin meselesi bulunuyor. Bu mesele hakkaniyete uygun bir şekilde çözülmedikçe bölgemiz barışa hasret yaşamaya devam edecektir. Orta Doğu'ya kalıcı barışın gelebilmesi ancak Filistin-İsrail sorununun nihai bir çözüme kavuşturulmasıyla mümkündür. Bu noktada her zaman ifade ettiğimiz gibi iki devletli çözüm perspektifinin muhafazası son derece önemlidir. 1967 sınırları temelinde bağımsız ve coğrafi bütünlüğü haiz başkenti Kudüs olan bir Filistin Devletinin hayata geçirilmesi artık ertelenemez bir ihtiyaçtır” ifadelerini kullandı.
"Kudüs'ü zaman ve mekan olarak bölme gayretleriyle haremi şerife yönelik tacizlerin sayısı her geçen gün artmaktadır" ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye olarak bu konudaki tepkimizi ve itirazımızı her fırsatta dile getirdik. Tüm dünyanın sustuğu dönemlerde biz hakkı, hakikati, acı da olsa doğruyu söylemekten hiçbir zaman çekinmedik. Filistinli kardeşlerimizle daima dayanışma içinde olurken, bölgede gerilimi tırmandıracak, daha fazla kan akmasına yol açacak sorunları daha da derinleştirecek her türlü adımdan imtina edilmesi gerektiğini vurguluyoruz. Gazze halkının abluka sebebiyle çektikleri sıkıntıların hafifletilmesi için de ilgili kurumlarımız aracılığıyla her türlü gayreti gösterdik. Bugün de adil bir barışın kaybedeni olmaz düsturuyla hareket ediyoruz” dedi.

"Ateşe körükle gitmenin, hiç kimseye bir faydası olmaz"
Ateşe körükle gitmenin hiç kimseye bir faydası olmayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Muhataplarımızla temaslarımızda en fazla üzerinde durduğumuz husus Filistin meselesinin uluslararası hukuka göre çözülerek bölgenin huzura, kalıcı barışa ve istikrara kavuşmasıdır. Adaleti tesis etmede geç kalındıkça maalesef bunun faturasını Filistinliler ve İsraillilerle birlikte tüm bölgemiz ödüyor. Özellikle masum çocukların daha kundaktaki bebeklerin ölümü ve acı çekmesi hepimizin yüreğini yaralıyor. Ateşe körükle gitmenin, başta her iki taraftaki siviller olmak üzere hiç kimseye bir faydası olmaz. Türkiye, çatışmaların bir an önce durması son hadiselerle birlikte iyice tırmanan gerilimin düşürülmesi için elinden geleni yapmaya hazırdır. Sükunetin tekrar tesis edilmesi için başlattığımız diplomatik çabaları yoğunlaştırarak devam ettirmekte kararlıyız. Bölgede söz sahibi tüm aktörleri de barışa samimiyetle katkı vermeye davet ediyoruz" diye konuştu.

 
Trendyol 1. Lig: Keçiörengücü: 0 - Tuzlaspor: 2
 
9 aylık kaza bilançosu yürek sızlattı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
‘AK Parti yüz milyonların umudu’
Kendi insanlarıyla birlikte gönül coğrafyalarındaki insanların da emanetini ...
‘Türkiye'yi hedefleriyle buluşturmakta kararlıyız’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti 4. Olağanüstü Büyük Kongresi’ne gelişinde ...
Kurtulmuş’tan 'yeni anayasa' açıklaması
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Türkiye’nin artık yeni bir anayasa yapma ...
 
Türk Dünyası Noterler Birliği kuruldu
Türk Devletleri Teşkilatı'na üye Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ...
‘Bu bir hatırlatmadır’
Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, başta dost ve müttefik ülkeler olmak ...
Emine Erdoğan Gönül elçilerine seslendi
Emine Erdoğan, koruyucu ailelerden yegane beklentilerinin, sevgi ve saygı ...
 
‘Önceliklerimizden hiçbir zaman taviz vermedik’
Erdoğan, ‘Milletimize vaadimiz olan Türkiye Yüzyılı'nı adaletin de yüzyılı ...
Erdoğan ülke ekonomisini değerlendirdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Son 21 yılda toplam 255 milyar dolar uluslararası ...
Kurtulmuş’tan AİHM tepkisi
Kurtulmuş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) Yüksel Yalçınkaya ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Devletin “Merhamet” Politikası: Terörü Besleyen Bir Uygulama mı?
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Kasadaki Altın Saatler
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Kağıt gazete dönemi bitti!
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Sosyal Medya ve Siyaset: Ahlakın Kaybolduğu Yer mi?
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Prof. Dr. Fatih Alper Gibi Derman Olacaksın !
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
İş Yapma Ayrı Sahiplenme Ayrı İştir Ve Erzurumspor
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva