TBMM Başkanlığı’na İstanbul milletvekili Numan Kurtulmuş seçildi. 30. TBMM Başkanı seçilen Kurtulmuş, yaptığı konuşmasında yeni anayasa vurgusu yaparak "Türkiye'nin darbe izlerini taşıyan anayasadan kurtulması gerekmektedir. Milletimizin bizden beklentisi yeni bir anayasa ile Türkiye'nin önünün açılmasıdır." dedi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Anayasa'nın bana vermiş olduğu tarafsızlık ilkeleri, prensipleri içerisinde Meclis Başkanlığı görevini bütün siyasi partilerle diyalog içerisinde sürdüreceğimin bir kere daha altını çizerek ifade etmek istiyorum." dedi.
TBMM Genel Kurulundaki 3. tur oylamanın ardından Meclis Başkanlığına seçilen AK Parti İstanbul Milletvekili Kurtulmuş, teşekkür konuşması yaptı.
Kurtulmuş, TBMM Başkanlığı seçimi dolayısıyla kendisine gösterilen teveccüh ve itimattan dolayı milletvekillerine, Meclisin açıldığı andan itibaren dirayetle, vukufiyetle, devlet adamı vasfıyla oturumlara başkanlık yapan TBMM Geçici Başkanı Devlet Bahçeli'ye teşekkür etti.
Cumhuriyetin ikinci asrının başladığını, 2023'ün sadece bir tarih olmadığını anlatan Kurtulmuş, "2023, aziz milletimiz için varmak istediği hedeflerden birisi olarak önümüze gelmiştir. Birinci Meclis'in kuruluşundan ve Cumhuriyetimizin ilanından bu yana 100 sene geçmiş oldu." dedi.
Bu ilk yüzyılda Türkiye'nin büyük merhalelerden geçtiğini, büyük kazanımlar elde ettiğini aktaran Kurtulmuş, "TBMM, devlet kuran bir Meclistir. Bütün cephelerde yenilmiş, neredeyse 20 yıl gibi kısa bir süre içerisinde koskoca bir cihan imparatorluğundan Anadolu kıtasına sıkışmış olan bu aziz millet, milli bağımsızlık ruhuyla ve gerçekten fevkalade ciddi bir şekilde inançları ve değerleriyle 'ya Allah' diyerek ayağa kalkmış ve Kurtuluş Savaşımızı başarıyla kazanmıştır. Bu savaşın milli mücadelesinin öncülerini, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere minnetle ve şükranla yad ediyoruz." diye konuştu.
İlk TBMM'den kalan iki temel değerden ilkinin, "tam bağımsız Türkiye hedefine kilitlenerek ileriye doğru yürümek", ikincisinin ise Türkiye'yi o savaşların yıkıntılarından bir an evvel kurtarmak ve muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarmak olduğunu dile getiren Kurtulmuş, "Çok şükür Türkiye bütün bunlarda büyük mesafe almıştır. Ama bizim gibi büyük ülkelere yerinde durmak yakışmaz, bizim gibi büyük milletlere gündelik hesapların peşinde koşmak hiç yakışmaz." dedi.
Önlerine yeni hedefler, yeni ufuklar ve yeni ülküler koymak durumunda olduklarını ifade eden Kurtulmuş, "İşte Türkiye Yüzyılı olarak adlandırdığımız, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını dünyada sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye'yi oluşturma mücadelesine hep beraber TBMM olarak güç vereceğiz, omuz vereceğiz, destek vereceğiz Allah'ın izniyle." değerlendirmesini yaptı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, bunun sadece seçim sırasında söylenmiş bir slogan olmadığını vurgulayarak, "Nasıl 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' sözü sadece bir motto değilse, sadece bir slogandan ibaret değilse; demokratik teamüller bakımından bir bakış tarzı, demokratik bir anlayış manzumesiyse, aynı şekilde Türkiye Yüzyılı da milletimizin tamamı için ortak bir hedef, ortak bir amaçtır. Her alanda daha güçlü, daha büyük Türkiye'yi kurmak için canla başla çalışacağız." ifadelerini kullandı.
İnsanların fani, kurum ve kuralların ise kalıcı olduğunu söyleyen Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Bu millet bize bir mühlet vermiş, fırsat vermiş, imkan tanımıştır. Bu imkanı her birimiz Allah'ın bize verdiği güç ve kudret çerçevesinde, milletin verdiği destekle Allah'ın izniyle sonuna kadar kullanacağız ve milletimizin teveccühüne layık olmak için canla başla çalışacağız. Bizden sonraki nesiller de ikinci yüzyılımızı, dünyada sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye'yi kurmuş olmanın huzuru içerisinde önüne daha büyük hedefler koyacak ve yollarına devam edecektir."
Kurtulmuş, Mecliste 16 farklı siyasi partinin yer aldığına, bu kadar farklı görüşlere sahip bir Meclisin olmasının Türk demokrasisi bakımından bir zenginlik olduğuna işaret ederek, "Fikirlerimizi takip edeceğiz, başa baş mücadelemizi yapacağız, siyasi mücadelemizi yapacağız, her alanda partilerimizin görüşlerini dile getireceğiz ama ellerimizi asla yumruk şeklinde tutmadan, ellerimizi uzatacağız, el sıkışacağız ve Türkiye Yüzyılı'nı hep beraber birlikte kuracağız." diye konuştu.
Önceki kabinede yer alan milletvekillerine teşekkür eden Kurtulmuş, "Milletvekili olarak TBMM'ye hoş geldiniz." dedi.
Yürütme, yasama ve yargıdan oluşan güçler ayrılığı sistemine riayet ederek, amaç birliğinden de vazgeçmeden yeniden bir Türkiye ideali etrafında hep beraber mücadeleyi sürdüreceklerine dikkati çeken Kurtulmuş, fikirlerin, kendileri için bir ayrılık vesilesi değil, bir çeşitlilik, farklılık ve kazanım olduğunun farkında olacaklarını belirtti.
Numan Kurtulmuş, milletvekillerinin teveccühleriyle Meclis Başkanlığına seçildiğini anımsatarak, "Anayasa'nın bana vermiş olduğu tarafsızlık ilkeleri, prensipleri içerisinde Meclis Başkanlığı görevini bütün siyasi partilerle diyalog içerisinde sürdüreceğimin bir kere daha altını çizerek ifade etmek istiyorum." ifadesini kullandı.
TBMM'nin, Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk Meclisi olduğuna işaret eden Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "28. Dönem Meclisin üzerine düşen çok büyük sorumluluklar olduğu gibi bir büyük sorumluluğu da başta şahsım olmak üzere her bir milletvekili arkadaşıma hatırlatmak istiyorum. O sorumluluk da Türkiye'de hala darbe döneminin izlerini taşıyan bu Anayasa yükünden Türkiye'nin kurtulması mecburiyetidir. Türkiye'de çağdaş, katılımcı, demokrat, kuşatıcı ve milli bir anayasa yapılarak 28. Dönemin Türkiye Yüzyılı'na büyük bir katkı sunacağını ümit ediyorum. Çünkü milletimizin bizden beklentilerinden biri de yeni bir anayasayla Türkiye'nin önünün açılması, Türkiye demokrasisinin daha da ileriye doğru gitmesinin temin edilmesidir."
Milletin, yeri geldiği zaman parmağını sallayarak Türkiye'ye demokrasi dersi verenlere inat, demokratik bir olgunlukla mükemmel bir seçim kampanyasını geride bıraktığını ve TBMM'yi oluşturduğunu anlatan Kurtulmuş, "Dünyadaki birçok ülkeye örnek teşkil edecek birinci turda yüzde 87, ikinci turdaki yüzde 85'lik katılım oranı ise Türkiye demokrasisinin olgunluğunu gösteren, bu milletin her hal ve şart altında demokrasiye sahip çıktığını gösteren en önemli göstergelerden biridir." değerlendirmelerinde bulundu.
Kurtulmuş, üzerinde özellikle yoğunlaşacakları, hassas bir şekilde titreyerek hakkını hukukunu koruyacakları yegane yerin bizatihi milletin kendisi olduğunu vurgulayarak, "İnşallah hep beraber huzur içerisinde, neşe içerisinde milletin dertleriyle zaman zaman dertlenerek ama hiçbir şekilde milletin meselelerini ihmal etmeyerek yolumuza devam edeceğiz." diye konuştu.
Türkiye'nin, 6 Şubat'ta dünya tarihinin ender yazdığı büyük yıkımlardan birine şahit olduğunu, depremin yaralarını en kısa sürede, kalıcı bir şekilde sarabilmek için seferber olacaklarını kaydeden Kurtulmuş, konuşmasını, "Bu süreçte, depremin yıkıntılarıyla karşı karşıya kalmalarına rağmen demokrasiye sahip çıkmaktan vazgeçmeyen bölgedeki depremzede yurttaşlarımıza da yürekten şükranlarımı ifade ediyorum, hepsinden Allah razı olsun." diye tamamladı.
Kurtulmuş'u, konuşmasının ardından AK Parti milletvekilleri ayakta alkışladı. TBMM Geçici Başkanı Devlet Bahçeli, seçimin tamamlanmasının ardından birleşimi, 13 Haziran Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere kapattı. Kurtulmuş, birleşimin kapanmasının ardından siyasi parti temsilcileriyle tokalaştı, milletvekillerinin tebriklerini kabul etti. Öte yandan Numan Kurtulmuş'un ailesi de Genel Kuruldaki teşekkür konuşmasını izledi.