TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Arkasında kim olursa olsun, Orta Doğu'daki bu terör örgütlerine ya da artık bir terör devleti niteliği kazanmış olan İsrail'e kim arka çıkarsa çıksın, sonunda hakkaniyet kazanacak, sonunda insanlık kazanacak, sonunda insaf kazanacak ve inşallah Orta Doğu sükunete, selamete erecektir." dedi.
Kurtulmuş, Kocaeli Kongre Merkezi’nde düzenlenen Muhtarlar Günü Buluşması Programı'nda yaptığı konuşmada, muhtarlık müessesesinin, milletin muhtar kavramına yüklediği değerler dolayısıyla fevkalade önemli olduğunu söyledi.
Türkiye'de özellikle son yıllarda muhtarlık müessesesine büyük önem verildiğini, itibarının artırıldığını, özlük haklarının geliştirildiğini ve bugün muhtarlığın, Türkiye demokrasisinin önemli kurumlarından birisi haline geldiğini ifade eden Kurtulmuş, muhtarlara çalışmalarında başarılar diledi.
Kurtulmuş, kadın muhtarların sayısının artmasından da memnuniyet duyduklarını dile getirdi.
Kocaeli'nin Türkiye'nin önemli illerinden olduğunu ifade eden Kurtulmuş, böylesine büyük bir ilde görev yapan vali, milletvekilleri, belediye başkanları başta olmak üzere kamu görevlilerine, muhtarlara ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerine başarılar diledi.
Türkiye'nin önemli bir döneme girdiğini dile getiren Kurtulmuş, cumhuriyetin ilk asrının 29 Ekim'de geride bırakılacağını ve cumhuriyetin ikinci asrının kapısının açılacağını belirterek, şöyle devam etti:
"Cumhuriyetin ilk asrında nice zorluklardan geçtik, nice yokluklardan, nice yoksulluklardan geçtik. İki büyük küresel savaş gördük. Bölgemizde fevkalade büyük sıkıntılara muhatap olduk, onların etkisinde kaldık. Ayrıca Türkiye'nin kalkınma mücadelesini sürdürürken diğer taraftan Türkiye'de demokrasi mücadelesini de verdik.
Geçtiğimiz asırda beş kere önü darbelerle kesilmiş, sayısız darbe tehditleriyle yolu kesilmeye çalışılmış bir milletin evlatlarıyız. Bunların her birisinde sabırla, metanetle ama milli şuurla mücadele ederek yolumuzu açtık. Milletin egemenliğinden başka hiçbir egemenliğe eyvallah etmedik. Bu millete giydirilmeye çalışılan bütün dar elbiseleri yırtıp bir kenara attık. Türkiye'de hem ekonominin gelişmesi hem demokrasinin gelişmesi hem toplumsal dokumuzun kuvvetlenmesi bakımından olağanüstü adımlar attık."
"TÜRKİYE, ÖNÜMÜZDEKİ SÜREÇTE DÜNYADAKİ BİRÇOK GELİŞMEYE ÖNCÜLÜK YAPACAK"
"Bize durmak yakışmaz. Bize herhangi bir hedefe ulaştıktan sonra, 'Tamam, bu oldu.' diyerek yerimizde saymak hiç yakışmaz." diyen Kurtulmuş, şimdi Türkiye'nin önünde milli bir hedef olan Türkiye Yüzyılı'nın yeni bir ufuk, yeni bir amaç olarak bulunduğunu aktardı.
Bölgedeki ve dünyadaki gelişmelerin, Türkiye'nin önündeki hedeflerin çok sağlam ve çok sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmesini zorunlu kıldığına dikkati çeken Kurtulmuş, "Türkiye'nin iki ayağı da yere çok sağlam basan bir anlayışla yoluna devam etmesi lazım. Türkiye, önümüzdeki süreçte dünyadaki birçok gelişmeye öncülük yapacak. Sadece 85 milyonun sözcüsü değil, yer yüzündeki mazlum ve mağdur milletlerin de sözcüsü olacak, hakkaniyeti, adaleti, hakikati, vicdanı ve insanlığı yer kürede yayacak büyük bir atılımın içerisinde olmalıdır. Bunun için diyoruz ki önümüzdeki asrı, sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye Yüzyılı yapmak için her birimiz canla başla çalışacağız." şeklinde konuştu.
"85 MİLYONA SAHİP ÇIKAN BİR TÜRKİYE'NİN KURULABİLMESİ İÇİN GAYRET SARF EDECEĞİZ"
Sözü güçlü, gücü tesirli Türkiye'nin ilk şartında "toplumsal yapısının sağlam olması"nın yer aldığını dile getiren Kurtulmuş, "Farklılıklarımızı bir zengin aracı olarak gören bir Türkiye. Ötekileştirmeyen, ayrıştırmayan, kenara itmeyen, değersizleştirmeyen bir anlayışla toplumun 85 milyonuna sahip çıkan bir Türkiye'nin kurulabilmesi, böyle bir anlayışın hakim olabilmesi için gayret sarf edeceğiz." dedi.
Sağlam toplumsal yapının olmazsa olmaz koşullarından birisinin güçlü bir aile yapısı olduğunu aktaran Kurtulmuş, "Aileyi bozmaya çalışan bazı şer odaklarının, aile değerlerini ortadan kaldırmaya çalışan bazı sapkın fikirlerin Türk toplumunun içerisinde de yaygınlaştırılmaya çalışıldığını biliyoruz. Bunlara müsaade etmeyeceğiz." diye konuştu.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, reformlar konusunda da geri durmayacaklarını belirterek, "Önümüzdeki dönemde, 12 Eylül döneminin bu ülkenin başına musallat kıldığı bu darbe anayasasından kurtularak özgürlükçü, insanı esas alan, kuşatıcı, katılımcı, siyasi partilerimizin birlikte çalışmasıyla yeni, milli bir anayasayla ümit ediyorum ki yol alacağız. Türkiye demokrasisinin standartları yüksek bir demokrasi haline getirilmesi, sivil toplumun daha güçlü bir hale getirilmesi de Türkiye'deki toplumsal yapının güçlenmesini sağlayacak önemli mekanizmalardan birisidir." ifadesini kullandı.
"BU BÖLGEDE DAHA FAZLA ÇATIŞMAYI, KAVGAYI, GÜRÜLTÜYÜ İSTEMİYORUZ"
Güçlü ve büyük Türkiye idealinin bir diğer temel sütun ise "dış politikada etkin bir Türkiye'nin varlığı" olduğunu aktaran Kurtulmuş, "Türkiye, milli menfaatleri doğrultusunda Balkanlarda, Karadeniz'de, Kafkaslar'da, Orta Doğu'da, Doğu Akdeniz'de barış, esenlik, istikrar ve güvenden yanadır. Bu bölgede daha fazla çatışmayı, kavgayı, gürültüyü istemiyoruz. Bunun, Türkiye'nin milli menfaatlerine de uygun olmadığını biliyoruz. Onun için başta Orta Doğu'da vekalet savaşları olmak üzere, bu bölgedeki çatışmaların sonlandırılmasını milli bir hedef olarak ortaya koyuyoruz." şeklinde konuştu.
"GAZZE MESELESİNDE 85 MİLYON YEKVÜCUT OLDUK"
Orta Doğu'da devam eden ateşin bir an evvel söndürülmesi için gayret sarf ettiklerini belirten Kurtulmuş, "Birileri zalime, katliam yapanlara sarılarak sırtlarını sıvazlarken, Türkiye bir yandan 85 milyonun hissiyatına tercüman olarak katliamcıya, insanlık dışı suç işleyenlere, Siyonist rejime yaptıklarını hatırlatıyor, aynı zamanda da acilen ateşkesin sağlanması ve Filistinli kardeşlerimize Gazze'de insani yardımların gönderilmesi için bütün gücünü seferber ediyor." diye konuştu.
Kurtulmuş, milletin muazzam bir irfanının bulunduğunu, farklılıklara rağmen Gazze meselesinde 85 milyonun yekvücut olduğunu ifade ederek, "Zulme karşı 'Dur' demesini bilen, mazluma elini uzatan bir millet olmaktan iftihar ediyoruz. Şuna inanıyorum ki, arkasında kim olursa olsun, Orta Doğu'daki bu terör örgütlerine ya da artık bir terör devleti niteliği kazanmış olan İsrail'e kim arka çıkarsa çıksın, sonunda hakkaniyet kazanacak, sonunda insanlık kazanacak, sonunda insaf kazanacak ve inşallah Orta Doğu sükunete, selamete erecektir." dedi.
Filistin'de açık, aleni savaş suçları işlendiğini ve bunların devam ettiğini belirten Kurtulmuş, bu insanlık suçlarının, yapanın yanına kar kalmayacağını vurguladı.
Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Türkiye cansiperane bir şekilde bu sorunu çözmek için gayret ederken, bazı ülkeler gayret ederken, kimileri ise bilgisayar başında savaş oyunu oynar gibi bu işi seyretmektedir. Böylesine insanlık dışı bir durum Gayretullah'a dokunur. Siz uçaklarınızla her bir Gazzelinin üstüne bir bomba atabilirsiniz. Her bir Gazzeli'yi hayattan koparabilirsiniz, böyle bir gücünüz var. Amerika da geldi, 'Ben de arkandayım.' diyor. Ama insanlığı öldüremezsiniz, insafı susturamazsınız, vicdanları yok edemezsiniz, insanların varlığını, geçmişini silemezsiniz.
Bugün dünyanın birçok yerinde insaf sahibi, Hristiyanlar, Yahudiler, başka dinlerden insanlar da Filistin davasına destek veriyor. Bugün Batı'daki büyük üniversitelerin kampüslerinin bir kısmında hem de gayrimüslim çoğunluklar bir araya gelerek Filistin davasına destek veriyor. Amerikan Senatosuna Siyonizm karşıtı Yahudiler gelerek bayraklarını açıyor, 'Şimdi ateşkesi sağlayın, Filistin'deki katliamı durdurun, bu insanlık suçunun biz ortağı değiliz' diyorlar.
Artık dünyanın vicdanı harekete geçmiştir. Hangi savaş makinelerinizi getirirseniz getirin, hangi uluslararası kuruluşlarınızı kullanırsanız kullanın, hangi iki yüzlü siyasetinizi dünyayı ikna etmek için devreye sokarsanız sokun, artık söz sırası insanlığa, vicdana, hakkaniyete gelmiştir. İnanıyorum ki hepimiz göreceğiz, öyle kağıt üzerinde mahallelere bölünmüş bir Filistin değil, tam manasıyla bağımsız, egemen, halkına ve hakkına sahip çıkan, başkenti Kudüs olan bir Filistin devleti eninde sonunda mutlaka ama mutlaka kurulacaktır."