IŞIK ÇAPANOĞLU
KARS (İHA) – Kars’ta geçen sene verici yerleştirilerek doğaya salınan 5 kurdu takip çalışması, kurtlardan gelen son SMS ile sona erdi.
2011 yılında Kuzey Doğa Derneği öncülüğünde başlatılan kurt izleme faaliyeti, Doğa isimli kurdun boynundan GPS tasmasının programlandığı şekilde bir yıl sonra 11 Ekim 2012’de düşmesi ve derneğin bilim koordinatörü Emrah Çoban tarafından bulunmasıyla son buldu. Dernek yetkileri Doğa’nın tasmasını 2 bin 800 metre yükseklikteki Erzurum Oltu ilçesi Ayyıldız köyü kırsalında buldu. Kuzey isimli kurt ise Ağustos ayında Sarıkamış ormanı içinden geçen yolda araba çarpması sonucu öldü.
Kafkas Üniversitesi Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi tarafından Kasım 2011’de doğaya tekrar kazandırılan vericili üç genç kurt ise yazı göremedi. İlkine salındıktan 2 hafta sonra araba çarptı. Kaçak avcılar tarafından öldürüldüğü tahmin edilen ikinci kurdun vericili tasması, iki ay sonra kesilmiş olarak bir çöplükte bulundu. Üçüncü kurt ise Gaziler köyünün köpekleri tarafından Mart 25’de öldürüldü ve tasması köyün deresinde bulundu.
TÜRKİYE’DE BİR İLK
Kuzey Doğa Derneği’nin Türkiye’de ilk defa gerçekleştiği kurt yakalama ve takip projesinin ilk yıl sonuçları, kurtlar için Türkiye’nin koruma alanlarının ne kadar küçük kaldığını ve de insanlar ile yolların yaban hayatı için oluşturduğu tehdidi bilimsel olarak gösterdi. 2,5 yaşındaki erkek Doğa isimli kurt, bir yılda 5 bin 423 kilometre yürüdü. Doğa, bir yılda 5 bin 324 kilometrelik yani yaklaşık İstanbul ilinin yüzölçümü kadar bir alanı da kullandı. Ölmeden önceki 10 aylık süre içerisinde 2 bin 181 kilometre yürüyerek bin 160 kilometrelik alanı kullanan Kuzey ise, her yıl yollarda ölen binlerce hayvanın bir sembolü oldu.
Konuyla ilgili Kuzey Doğa Derneği Başkanı ve Utah Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Çağan H. Şekercioğlu şunları söyledi:
“Sarıkamış Ormanı-Allahüekber Dağları Milli Parkı içerisinde yakalanan kurtlar, yakalandıkları milli parka sığmıyor. Türkiye’de ilk kez yapılan kurt takip projemiz, bu parkın bölgedeki büyük memeliler için ne kadar küçük olduğunu gösterdi. Sadece bir yıl içersinde milli parkın 23 katı büyüklüğünde alanı kullanan kurtlar, Türkiye’deki korunan alanların kara memelileri için ne kadar küçük olduğunu bilimsel olarak gösterdi.
Kurtlardan Doğa’nın bir yılda kullandığı alan, Türkiye’nin en büyük milli parkları olan Beyşehir Gölü ve Ağrı Dağı milli parklarının bile altı misli bir alan. Büyük yırtıcılar, büyük korunan alanlara ihtiyaç duyarlar. ABD’de boz ayıları ve kurtlarıyla meşhur olan Yellowstone Milli Parkı, yaklaşık 9 bin kilometrelik bir alanı kaplar ve Türkiye’nin en büyük milli parkından 10 kat daha büyüktür. 1997 yazında ABD hükümetinin kuş araştırma projesi için çalıştığım ABD’nin en büyük milli parkı Alaska Wrangell-St Elias ise, 32 bin kilometrelik yüzölçümüyle, en büyük milli parkımızın yaklaşık 40 misli bir alanı kaplar. Doğa’nın kullandığı 5 bin 324 kilometrelik alan, bu kurdun yaşadığı ama hala yüzde 85’i kereste olarak kesilen 400 kilometrelik Sarıkamış Ormanları’nın ise 13 mislidir. Aralık 1914’de 90 bin şehit verdiğimiz Sarıkamış ormanlarımızın tamamı bir şehitliktir ve tamamiyle korunmalıdır. Şehitlerimiz, Sarıkamış’ın toprağına ve ağaçlarına karışmıştır. Şehitlerimizle bütünleşmiş Sarıkamış’ın ağaçlarını kereste olarak kesmek, ülkemize yakışmayan bir harekettir ve bölgedeki yaban hayatının yaşadığı yetersiz alanı da daha da bozmaktadır.
İLK KURT TAKİP PROJESİ
Kuzey Doğa Derneği’nin gerçekleştirdiği Türkiye’nin ilk kurt takip projesi, bölgenin yaban hayatının zorlu hayat mücadelesini göstermiştir. Takip edilen 5 kurdun 4’ü, 10 ay içerisinde öldürüldü ve Türkiye’nin yaban hayatı üzerindeki insan tehdidinin en somut göstergesi oldu. Üçü genç, ikisi ise erişkin olan kurtların yüzde 80, bir yılın sonunu göremedi ve hepsi insan faktörü sonucunda öldü.
Bu kurtların ikisinin araba çarpması sonucu ölmesi, Sarıkamış ormanının içinden geçen yolların, özellikle yeni Kars-Erzurum karayolunun oluşturduğu tehdidi de açıkça göstermiştir. Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Karayolları Genel Müdürlüğü bir an önce bu ormanı geçen otoyollara yaban hayvanlarına uygun üst ve alt geçitler yapmalıdır. En kritik geçit noktalarını belirlemek için, daha fazla canlının takibine de ihtiyaç vardır. Kuzey Doğa Derneği’nin Eylül 2012 ayında yakalayıp verici ve National Geographic Crittercam kameraları taktığı 11 bozayı ise, derneğimizin Doğu Anadolu yaban hayati araştırma çalışmalarının en son aşamasıdır. Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile 2009’da imzaladığımız protokol kapsamında yapılan bu çalışmaların devam etmesi için bakanlığımızın gereken vericileri sağlamasını ümit ediyoruz. En önemlisi de, tüm Sarıkamış ormanlarının Sarıkamış-Allahüekber Milli Parkı kapsamında korunması ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı’yla gerçekleştirdiğimiz Türkiye’nin ilk yaban hayatı koridoru projesiyle izole orman parçalarının birbirlerine ve Doğu Karadeniz’in geniş ormanlarına bağlanmasıdır. Bu sayede, bölgenin yaban hayatı için daha geniş yaşama alanları oluşacak, popülasyonları birbirine bağlanacak ve bölgedeki köy tabanlı yaban hayatı turizmi de artarak bölgenin ekonomisine ve tanıtımına katkı sağlayacaktır.”