Atatürk Üniversitesi ve Tortum Belediyesi işbirliğiyle 22-24 kasım tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan Şeyhülislam Musa Kazım Efendi sempozyumu hazırlıkları tamamlandı. Sempozyumla, Erzurum’un değerlerinden olan Erzurumlu Şeyhulislam Musa Kazım Efendi tüm yönleriyle tanıtılacak. Üç gün sürecek olan sempozyumda bildiriler sunulacak, müzakereler gerçekleştirilecek. Etkinlikte 2011 yılında Atatürk üniversitesi Tarih Bölümü emekli öğretim üyelerinden Prof. Dr. Enver Konukçu’nun gündeme taşıdığı, Edirne’de bulunan ve bakıma muhtaç durumdaki Şeyhülislam Musa Kazım Efendi kabrinin restorasyonu da ele alınacak.
Atatürk üniversitesi emekli öğretim üyelerinden Prof. Dr. Konukçu 25 Haziran 2011’de Şeyhülislem Musa Kazım Efendinin Edirne’de yer alan kabrinin bakıma muhtaç bir durumda bulunduğunu açıklamış, Tortum’un yetiştirdiği bu mümtaz Erzurum evladının kabrinin restorasyonu için Tortum Belediyesi’ne çağrıda bulunmuştu.
KONUKÇU ÇAĞRI YAPMIŞTI
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Enver Konukçu, 26 Haziran 2011’de yaptığı açıklamada, Erzurum’un, tarihte derin izler bırakan birçok Şeyhülislam yetiştirdiğini söylemiş, Feyzullah ve Vani Efendi gibi isimlerin, bunların sadece ikisi olduğuna dikkati çekerek, Tortumlu Musa Kazım Efendi’nin de, ilmi ve dini yönüyle Osmanlı’da bir döneme damgasını vurduğunu kaydetmişti. Musa Kazım Efendi’nin kabrinin nerede olduğunun kimseler tarafından pek bilinmediğini anlatan Konukçu, “Ben de şahsen merak ederdim, Bursa’da katıldığım bir sempozyumda meslektaşım Prof. Dr. Mehmet İspirli’ye bunu sordum. Cevaben; Musa Kazım Efendi’nin kabrinin Edirne’de olduğunu ve II. Murat’a ait Muradiye Camii’nin haziresinde medfun bulunduğunu öğrendim. Bu kıymetli bilgi şahsım kadar, Erzurum’u da yakından ilgilendiriyor.” İfadeleriyle bilgi vermişti.
Musa Kazım Efendi’nin kabrine ait fotoğrafa, Edirne Üniversitesi’nden Prof. Dr. M. İnbaşı sayesinde ulaştığını belirten Konukçu, kabrin bakıma muhtaç bir durumda olduğunu gördüğünün altını çizerek, “Erzurum’un bu mümtaz evladının kabrini elden geçirmek ve bakımını yaptırmak, bana göre en başta Tortum Belediyesi’ne düşer. “ vurgusunu yapmıştı.
KONUKÇU, TORTUMLU MUSA KAZIM EFENDİ’Yİ ANLATTI…
Tortum kökenli olan Musa Kazım Efendi’nin, İttihad ve Terakki ve dolayısıyla V. Mehmed Reşad devrinin önde gelen din adamlarından ve Şeyhülislamlarından olduğunu anlatan Konukçu, şu bilgileri vermişti: “Dini konularda derin bilgisi vardır. İttihad ve Terakki liderlerinin 1918’de yurdu terk etmelerinden sonra, Musa Kazım Efendi köşesine çekilmiş ve dini esereler kaleme almaya çalışmıştır. İngilizlerin baskısı ile tehcir konusu gündeme geldiğinde, Hükümet üyesi olması nedeni ile hakkında işlemler yapılmış ve Mahkemeye sevk edilmiştir. Kendisini aklama çalışmaları nedense, eski hükümetin düşmanı olan yeni yöneticilerce hoş karşılanmamış ve suçlu görülerek mahkumiyetine karar verilmiştir. Mabyenci Ali Fuad Efendinin, ‘Görüp İşittiklerim’ isimli hatıratında, Musa Kazım Efendi’nin mahkumiyet kararı saraya da intikal etmiş, Padişah 6’ncı Mehmed Vahideddin bir süre bu karar üzerinde düşünmek zorunda kalmıştır. Bir ara doğum yeri olan Erzurum Vilayeti Tortum kazasına gitmesi ve orada yaşanması istenmiş ise de, Musa Kazım Efendi, bunu kabul etmekle, suçluluğunun doğrulanacağını düşünerek buna karşı çıkmıştır.”
TORTUMLU ŞEYHÜLİSLAM MUSA KAZIM EFENDİ, SAYISIZ ESERE SAHİP…
Musa Kazım Efendi’nin daha sonra Edirne’ye gönderildiğini ve kendisinin ölümüne kadar burada yaşadığını dile getiren Konukçu, “10 Ocak 1920’de burada hayata gözlerini kapamıştır. İslam’da Meşveret Usulü ve Hürriyet, Riacalin Muhtırası ve siyasetçiler İstibdad Devri Ahvali ve sebep olanlar, İslam’da Cihad, İhlas ve Alek Tefsirleri, Şeyhülislam Musa Kazım Efendi Külliyatı gibi eserleri vardır. Ancak üzerinde kendi devirlerinde bile tartışmalara olan Şeyh Bedreddin’in meshur eseri Varidat hakkında Türkçeye çevrilmiş olan eser, Musa Kazım Efendi tarafından yorumlanmıştır. Onun böyle bir eseri kaleme alması cesaret ve bilim alanındaki sınırsız yeteneğini de ortaya koymuştur.” Kaydını düşmüştü
MUSA KAZIM EFENDİ’NİN EDİRNE’DE TOPRAĞA VERİLDİĞİ BİLİNİYORDU, ANCAK…
Şeyhülislam Musa Kazım Efendi’nin Edirne’de toprağa verildiğinin bilindiğini, ancak yerinin pek bilinmediğini ifade eden Konukçu, şunları kaydetmişti: “Bunun sebebi de Edirne’nin bulunduğu zor durum ve işgal yıllarıydı. Yöre dışında hayatını kaybetmiş Erzurumlular hakkında maalesef şimdiye kadar ciddi bir araştırma yapılmış değildir. Çoğu İstanbul’daki Yeni Cami Mezarlığından tutun da, Üsküp’e kadar yayılmış durumdadır. Birinci Dünya Harbi sonrası esir düşen birçok Erzurumlu Bakü’den Vetluga ‘dan Samarra’ya, oradan Kransnoyarsk ve Viladivostok’a kadar isimsiz mezarlıklarda yatmaktadır. Onlara sadece dualarımızla ulaşabilmekteyiz. Manevi bağ böyle koruyabilmektedir. Erzurum, Tortumlu Musa Kazım Efendi de öyledir. Vani Efendinin hanımı da öyledir. Bilindiği gibi son zamanlarda, İstanbul’daki Şükrü Paşa bile Edirne’ye nakledilmiş ve sonsuz uykusunu kendisine ait anıtta uyumaktadır. Erzurumluların yolu düşerse onu bu meçhul kahramanı ziyaretle dua etmesini isterim. Mezarın restoresi ve kitabesinin yenilenmesi gerekmektedir. Tortum Belediyesi’nin bu asli görevi üstleneceğinden eminim. Gurbet elinde sonsuz uykusunu uyuyan Musa Kazım Efendi’nin önünde saygı ile eğiliyoruz.”