KOBİ'LERE KREDİ BİLGİLENDİRME TOPLANTISINDA KONUŞAN KOSGEB DIŞ TİCARET MERKEZİ SÜREÇ YÖNETİCİSİ BAĞDAT:

KOBİ'LERE KREDİ BİLGİLENDİRME TOPLANTISINDA KONUŞAN KOSGEB DIŞ TİCARET MERKEZİ SÜREÇ YÖNETİCİSİ BAĞDAT: KOBİLER ÜRÜN VE HİZMETTE REKABET ETMELİ Küçük ve Orta Ölçekli Sanayiyi Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) Dış Ticaret Merkezi Süreç Yöneticisi Metin Bağdat, ''Batıda Türkiye'deki rekabet anlayışı yok. Bizde rekabet deyince akla hemen fiyat geliyor. Oysa batıda ürün ve hizmette rekabet söz konusudur'' dedi. ERZURUM’DA BİLGİLENDİRME TOPLANTISI KOSGEB'in Küçük ve Orta Boy İşletmelere (KOBİ) verdiği krediler konusunda Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası toplantı salonunda bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşan Bağdat, Türkiye'deki KOBİ'lerin rolü hakkında bilgi verdi. Türkiye'nin genç nüfusu nedeniyle gelecek gösteren ülkeler arasında yer aldığını ifade eden Bağdat, ''Türkiye'nin güler yüzlü insanları sayesinde ürünlerini pazarlama konusunda önemli avantajı var. Ayrıca ülkemizde müteşebbisler tarihinde görmedikleri kadar öz güvene sahip oldu'' dedi. REKABET YALNIZ FİYATTA OLMAZ Türkiye'de rekabet anlayışının insanların içine yerleştiğini öne süren Bağdat, şunları söyledi: ''Rekabet etmek içimize fazlasıyla yerleşti. Rekabet denilince aklımıza hemen fiyat geliyor. Oysa batıda ürün ve hizmette rekabet söz konusudur. Rekabet için işletmeler bir araya gelmeli ve birbirlerini bütünlemelidir. Türkiye'de insanlar sadece para kazanmak için bir araya geliyor. Bu çok yanlıştır. Katma değer üretmek için bir araya gelinmelidir. Çünkü söz konusu para olunca, tartışma yaşanıyor ve bir araya gelenlerden biri diğerine dirsek atarak yoluna devam ediyor.'' TEKNOLOJİK ORTAKLIĞIN ÖNEMİ KOBİ'lerin uluslararası işletmelerle işbirliği içinde olması gerektiğini de kaydeden Bağdat, şöyle devam etti: ''Bir Fransız firması Türkiye'ye gelip süt ve süt ürünleri pazarlıyor. Biz 3 bin yıldır sütü, yoğurdu icat eden millet olmakla gurur duyuyoruz. Ancak dışarıdan bir ülke geliyor pazarlama sistemini kuruyor ve onların sattığı ürünleri 10 bine yiyoruz. Oysa sütün kilosu 30 YKr'dir. Bu anlamda ütülüyoruz. Çünkü bir KOBİ işbirliği yok. Bir uluslararası şirket geliyor. Çok profesyonelce çalışıyor. Pazarlama faaliyetleri ile bizim pazarımıza giriyor. Bunları düşünmeliyiz. Yabancı firma gelip, Türkiye'de su tesisleri alıyor. Bizim suyumuzu satıyor. Teknolojiyle ilgili konu olsa anlayabiliriz. Artık bunları kendimiz yapmalıyız. Basit işlere kendimiz girmeliyiz. Bu işlerle alakalı bizim yabacı sermayeye ihtiyacımız yok. Bizim ihtiyacımız olan teknolojiliyle ilgili ortaklıklara girmektir.''