İstiklal’den anlamlı konferans
Özel İstiklal Eğitim Kurumları tarafından düzenlenen İstanbul’un Fethi adlı konferans Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleşti. Konferansa çok sayıda öğrenci ve veli katıldı.
Özel İstiklal Eğitim Kurumları tarafından Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen İstanbul’un fethi adlı konferans, katılımcılar tarafından beğeniyle izlendi. Tarihçi Yazar Yavuz Bahadıroğlu’nun anlatımıyla gerçekleşen Konferansta Fatih Sultan Mehmet ve İstanbul’un Fethi anlatıldı. Konferansta Bahadıroğlu, Millet olarak hedeflerimizin her zaman büyük olması gerektiğini vurgulayarak bunun bize ecdadımızdan, özellikle de Peygamber Efendimizden miras kaldığını belirtti. Bahadıroğlu sözlerine şöyle devam etti: “Ertuğrul gazi Anadolu’ya aşiretiyle gelip yaşayacak bir yer ararlarken abileri O’na: “Nereye kadar gideceğiz. Şimdiye Moğollar vatanımızı terk etmişlerdir, en iyisi geri dönelim.” dediklerinde, Ertuğrul Gazi onlara: “İleriye gideceğiz, denizleri geçeceğiz ve devlet olacağız. Boğaz’ı geçip Bizans’ı feth edeceğiz.” diyerek hedeflerimizin ne denli büyük olması gerektiğini bizlere göstermiştir.” diye konuştu.
ÇAĞDAŞ DEVLETTE DAYATMA OLMAZ
Osmanlı’nın 550 sene önceden özgürlükleri ne denli geniş şekilde yaşattığını dile getiren Bahadıroğlu: “Fatih, İstanbul’un fethinden 7 gün sonra bir Aman-name yayınlıyor. Özgürlük Belgesi de denilen ilanda 7 gün önce kılıç kılıca savaştığı düşmanlarına: “Ben ki Emir-i Azam Muhammed Han, Allah ve kuşandığım kılıç aşkına andolsun ki size şu özgürlükleri veriyorum: 1-İnanç, 2- İbadet, 3- Kıyafet, 4- Seyahat ve 5- Ticaret Özgürlükleri.”, diyerek özellikle bu özgürlüklerden kıyafet özgürlüğüne değiniyor. Fatih’in 550 sene evvel Rumlara verdiği istediği kıyafeti giyebilme özgürlüğünü, biz kendi evlatlarımıza vermemişiz. Bu da günümüzün şuan ki büyük kavgasını belirtiyor. Çağdaş Devlet olabilmenin en önemli normu insanlara kıyafet ve siyaset dayatmamaktır. Hele hele kıyafet dayatması yaptığımız insanları potansiyel suçlu olarak görmek çok büyük hatadır. Fatih, insanlara o hakkı verdiği için çağı deldi, yeni bir çağ açtı. Bu hakkı vermeyene de “çağın içinde kalan, çağ dışı olan” denmektedir.” şeklinde açıklamalarda bulundu
Tarihçi Yazar Yavuz Bahadıroğlu daha sonra Konferans çıkışında kutaplarını imzalayarak bir süre okurlarıyla muhabbet etti.