Ağrı Valisi Musa Işın, PKK'nın Kürtlük perdesi altında her türlü zulmü reva gördüklerine işaret ederek, "Allah neyi emretmişse, neyi yasaklamışsa onun hepsini yapıyorlar. Allah'ı, Peygamber'i inkar ediyorlar, Kuran'a inanmıyorlar, kıbleye inanmazlar, sizi öldürürler, dininize, Allah'ınıza, namusunuza düşmanlar, çocuklarınızı götürüyorlar, haraç kesiyorlar. Hala biz bunu göremiyoruz. Hala görecek gözümüz yok. İşitecek kulağımız yok. Bunu görecek ferasetimiz yok” dedi.
Ağrı’nın Patnos ilçesinde yapımı tamamlanan 16 derslikli Selahaddin Eyyübi İlkokulu ve Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi ile Toplum Sağlığı Merkezi törenle hizmete açıldı. Vali Musa Işın, törende yaptığı konuşmada, Türkiye'de sağlık alanında devrim niteliğinde, kimsenin hayal edemeyeceği derecede çok ciddi yatırımlar yapıldığını anımsatarak, "Eskiden sabah saat 5'te, 6'da sabah namazından sonra gider, kuyruğa girerlerdi. Doktor'da ya iki dakika bakabilme fırsatı ya bulabilirdi yada bulamazdı" dedi.
Vatandaşların son 10 yıldır gerek özel gerekse kamu hastahanelerinde istedikleri hastahaneyi seçerek muayene olabildiklerine işaret eden Vali Işın, şöyle konuştu:
"Vatandaşlarımız ilaçlarını istedikleri eczaneden ücretsiz alabilmektedirler. Şuan da Türkiye'de 76 milyon insan tek kuruş para ödemeden hem tedavi hizmeti almakta, hem de ilaçlarını almaktadır. Bugün en zengin ülkelerde dahi bu hizmeti karşılıksız göremezsiniz. Ama bu ülke, bu haliyle sağlık hizmetlerini ücretsiz karşılamaktadır. Bu kadar büyük bir nimetle, büyük bir külfetle devletimiz bu işi yapmaya çalışmaktadır. Bizim devletimizin gayesi şudur. İnsanını yaşat ki devlet yaşasın. Biz insanları yaşatmaya çalışıyoruz. Biz, insanlarımız huzurlu yaşasınlar istiyoruz. Biz, insanlarımız hiçbir kederle, sıkıntıyla karşılaşmasın istiyoruz."
Işın, esnafın perişan olduğunu ve kentte kimsenin mal göndermek istemediğini dile getirdi.
Şemdinli'deki hastanenin terör örgütü tarafından yakıldığını anımsatan Vali Işın, şunları söyledi:
"Şemdinli'de Kürtlere hizmet edecek olan bir hastane bu. Siz bu hastahaneyi niye yakıyorsunuz? Sizin derdiniz ne. Siz Kürtlere düşmanlık ediyorsunuz. Netice itibari ile 30 tane doktor istifa etti ve gitti. Siz doktor olsanız, sizin hastaneniz yakılıyor, sizin canınız tehlikede siz görev yapar mısınız. PKK Kürtlerin düşmanıdır. Niye seni öldürüyor? Niye hastaneni yakıyor, aracını ve okulunu yakıyor? Doktorunu tehdit ediyor ve öldürüyor. Yolunu kesiyor, namusunu alıp dağa götürüyor. Bundan daha büyük bir düşman olamaz Kürtler için. Geçen sene Kobani'de 50 tane Kürt vatandaşımız öldürüldü. PKK ve yandaşları öldürdü. Patnos'u hepiniz gördünüz. Yağmalamadılar mı? Belediye binasını yakmadılar mı? Niçin yaktınız siz? Belediye size hizmet ediyor."
Işın, Kürtlük perdesi altında her türlü zulmü reva gördüklerine işaret ederek, "Bu PKK'lılar her türlü haltı yapıyorlar, her türlü suçu işliyorlar. Allah neyi emretmişse, neyi yasaklamışsa onun hepsini yapıyorlar. Allah'ı, Peygamber'i inkar ediyorlar, Kuran'a inanmıyorlar, kıbleye inanmazlar, sizi öldürürler, dininize, Allah'ınıza, namusunuza düşmanlar, çocuklarınızı götürüyorlar, haraç kesiyorlar peki bunlar nasıl sizin adınıza hareket ediyor olabilir" dedi.
Vali Işın şöyle konuştu:
"Daha geçen gün Diyarbakırda Diyarbakır belediyesi bir afiş astı. Peygamber efendimize hakaret. Danimarka'da yapıldı yer yerinden oynadı. Aynı afişi geldiler Diyarbakır'ın sokaklarında duvarlara astılar bunlar. Bunlar size diyorlar ki kardeşim biz sizin dininize inanmıyoruz, Allah'ınıza, Peygamberinize inanmıyoruz. Biz müslüman değiliz. Biz müslümanlara düşmanız. Biz sizin namusunuza düşmanız. Biz sizin haysiyetinize düşmanız. Biz sizin canınıza düşmanız. Biz sizin malınıza düşmanız. Ya bu adamlar daha ne desinler size. Hala biz bunu göremiyoruz. Hala görecek gözümüz yok. İşitecek kulağımız yok. Bunu görecek ferasetimiz yok. Devlet güçlü ve zengindir. Fakir fukaranın kendi halinde yaşayanın daima yanındadır. Ama zalim ve teröristlerinde karşısındadır. Buna asla fırsat vermeyeceğiz. Bakın şimdi insanlar geliyor. Muhtarları tehdit edip götürüyorlardı dağa, Şu partiye oy vereceksiniz diyorlardı. Sandık başkanları ve üyelerini tehdit ediyorlardı. Bakın şimdi tek tek gelip diyorlar ki bu bizi tehdit etti şu bizi tehdit etti. Şu bizi götürdü bu yaptı şu yaptı. Tek tek anlatıyorlar bakın. Sakın kardeşlerim bunların tuzaklarına düşmeyin. Allah size akıl vermiştir bir şey denildiği zaman akıl süzgecinden geçirin. Boşuna verilmemiş bu akıl. Bu aklı başkasının cebine koymak için Allah bize vermemiş. Bunların işleri güçleri akşama kadar yalandır. Biz biliyoruz bunlar evlere gittikleri zaman nasıl yalanlar uydurduklarını. Diyorlar bu devlet Kürtleri katlediyor öldürüyor, utanmazlar siz öldürüyorsunuz. Evlere diyor ki gelen sosyal yardımlar şunlar bunlar Avrupa'nın verdiği yardımlardır. Devlet hiçbir yardım yapmıyor. Avrupa menfaati olmadığı bir yerde sana kuruş vermez kuruş. Seni mi besleyecek? Bu mümkün mü?"