Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Üsküdar’da düzenlenen mitingde halka seslendi.
Mitingde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah 31 Mart akşamı herhalde burada böyle bir toplantıyı tekrar yaparsınız, yaparız. Türkiye’nin kalkınma mücadelesine emek veren katkı sunan her Üsküdarlı kardeşime şükranlarımı sunuyorum. Özellikle de milli irade meydanında bizi bekleyen on binlere hitap ettik. Kocaeli’ndeki resmi rakam 120bin kişiydi. Burada ayrıca Kuzey Marmara otoyolunun 476 milyon dolarlık 45 km kesimini daha açılışın yaptık. Toplam uzunluğu 398 km olan Kuzey Marmara otoyolunun bir safhasını daha milletimizin istifadesine sunduk. Dün gece de Nevmekan’da gençlerle bir sohbetimiz oldu. Dün gece de buradaydık şimdi de buradayız. Ayrılmamız söz konusu değil. İnşallah 31 Marta kadar tempomuzu sürdüreceğiz. Aşk ile çalışan yorulmaz. Sevdası millet olan yorgunluk nedir bilmez. Vatan için çarpan yürekler bahane kabul etmez. Hizmet ateşi ile yananlara durmak yakışmaz. Yunus Emre’ni ö güzel ifadesi gibi iz sevdik aşık olduk, sevildik maşuk olduk, bizden kim usanası. Biz de her dem yeniden doğarak sizin şu sevdanızdan güç, kuvvet, ilham alarak yolumuza devam ediyoruz. Evvel Allah milletin desteğini, duasını alan bir siyasetçiyi durdurabilecek hiçbir fani güç yoktur. Milletiyle aynı hedefe yürüyen aynı iradeleri paylaşan devlet adamının önünü kesebilecek hiçbir engel yoktur. Yeter ki biz birbirimize sahip çıkalım, davamıza ihanet etmeyelim, yeter ki biz kardeşliğimize leke sürmeyelim. Bunları başarınca Allah’ın izniyle ne Haçlı artıkları ne Bizans heveslileri ne de neo-nazi bozuntuları bizi yolumuzdan alıkoyabilir. Bunun için her fırsatta vatandaşlarımıza tarihimizi, kimliğini karakterini asaletini hatırlatıyoruz” dedi.
“İSTANBUL’DAKİ PROJELERİN ÇOĞUNUN MERKEZİ ÜSKÜDAR’DIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kardeşlerim İstanbul’da yaptığımız projelerin çoğunun merkezi Üsküdar’dır. Marmaray, Avrasya Tüneli, Üsküdar, Ümraniye, Çekmeköy, Sancaktepe metro hattı burada. Büyük Çamlıca Camii ve Küçük Çamlıca’da yapılan radyo televizyon kulesi burada. Bütün bunlarla beraber büyük Çamlıca Camiyi Türkiye’de bugüne kadar yapılmış olan camilerin hakikaten en mükemmeli. Ayrıca Kadıköy Kartal Pendik Tavşantepe metrosunu Halkalı Gebze Marmaray yüzeysel metro hattını hizmete aldık. Kibariye, Çamlıca karayolu tünelini sizlerin istifadesine sunduk. Üsküdar’da 8 adet köprü ve kavşak yolu ile bağlantı yollarını hizmete açtık. Söğütlüçeşme, Zincirlikuyu, Avcılar, Beylikdüzü metrobüs hattı ile sizlerle birlikte tüm İstanbullulara hizmet veriyoruz. Sahilde 5 adet iskele binasını restore ettik. Eminönü, Rumeli kavağı ve Üsküdar Anadolu Kavağı arası kıyıya paralel transit boğaz seferlerini başlattık Üsküdar Meydanı ve Harem Beyberleyi sahil yolu düzenlemesi ise hemen hemen tamamlandı. Üsküdar Meydanı toplamda 125 bin metrekarelik alan ile İstanbul’un en prestijli merkezi olarak ortaya çıktı. Eski belediye binasının olduğu alanda Üsküdar belediyemiz tarafından istimlak çalışmaları ile adeta yeni bir meydana dönüştürüldü. Oranın da açılışını bizzat kendim yaptım. Orası da altında bin araçlık otoparkı ile birlikte sadece Üsküdar’ın değil bu yakanın en özel noktalarından biri haline gelecek. Üsküdar için en önemli konulardan biri tapu meselesi. Şimdi bazı belediye başkanları çıkmış tapusunu ben vereceğim diyor, sen nasıl vereceksin? Sende tapu kadastro müdürlüğü var mı? Bunlar cambaz. Bunu verecek bir merci varsa devlettir. Onun da başı bu kardeşiniz. Yani tapu kadastro müdürlüğü çevre şehircilik bakanlığına bağlı. Belediye ile de o bakanlığımız irtibatlarını geliştirir ona göre adım atar. Özellikle boğaz bölgesindeki 16 mahallemizin bu mesele çok yakından ilgilendiriyor. Otuz yılı aşkın süredir devam edem imar planları ile ilgili problemleri biz çözüme kavuşturduk. Yatay kentsel dönüşümü teşvik edecek yeni imar hakları getirdik. Kim ki Üsküdar’da imar sorunu var diyorsa bilin ki sizlerin kafasını karıştırmak için yalan söylüyordu. Bazı bu konuda sorunlar var orada da birbirleriyle anlaşamadıkları için hissedarlar yargıya gidiyor. Sıkıntı buradan kaynaklı. Şimdi ancak imar planları kesinleştikten sonra çözülebilecek olan bu sorunlara biz devlet olarak neşteri vuruyoruz. Hissedarların aralarından anlaşmalarının imkansız olduğu büyük parselleri iptal edip bölerek onları küçültüyoruz. Şimdiden belediyeye başvurup işlemleri başlatabilirsiniz. Yine bu dönem Üsküdar’ımızda 2B tapu sorununun da tamamını çözdük ve 30 yıllık bir problemi daha ortadan kaldırdık” dedi.
“BUNLAR MAHKEME KAPISINDA NÖBET TUTMAYI MAHARET ZANNEDERLER”
“Biz sizin sorunlarınızı çözmekle uğraşırken muhalefet işi çıkmaza sürüklemenin mücadelesini veriyor” diyen Erdoğan, şunları söyledi: “Bunlar mahkeme kapısında nöbet tutmayı maharet zannederler. Türkiye Uzay Ajansından kamuda başörtüsü düzenlemesine kadar milletin hayrına hangi hizmet varsa hepsini de bu CHP yargıya taşımış. Üsküdar’da da aynısını yaptılar. 33 yıl sonra aldığı imar haklarını mahkemeye götürerek iptal ettirmeye çalışıyor. Ama biz hak sahiplerini asla mağdur etmeyeceğiz. Ben de bir Üsküdarlıyım ve bunu biz çözeceğiz. Cumhurbaşkanı olarak, sizlerin komşusu olarak belediyeniz nezdinden şahsen takipçisi ben olacağım. CHP’lilerin söylediklerine inanmayın. Sabah yaşan akşam yalan. Büyükşehir ve ilçe ve belediye başkan adaylarıma açıkça söylüyorum, iki yıla kadar Üsküdar’daki tüm tapu ve imar problemlerini birlikte çözeceksiniz.”
"MİLLET BAHÇELERİ PROJELERİYLE İSTANBUL’UN GÜZELLİĞİNE GÜZELLİK KATIYORUZ"
“Millet bahçeleri projeleriyle İstanbul’un güzelliğine güzellik katıyoruz” diyen Erdoğan, “Başakşehir, Baruthane, Çırpıcı millet bahçelerini ve Kayaşehir Millet Bahçesinin birinci etabını İstanbulumuza kazandırdık. Boğaziçi’nin belki de en güzel yerinde Nakkaştepe Millet Bahçesini hizmete sunduk. Nevmekan sahil türünün tek örneği olarak burası dikkat çekiyor. Burada tabii iki şey var. Bir burada aynı zamanda millet kıraathanesi var burada gençler ders çalışıyor, üniversite hazırlıkları yapıyor. Üsküdar İlim Merkezi ve gözlem kulesi ile İstanbul’un en büyüğü olarak çocuklarımıza, gençlerimizi hizmet vermeye başladı. Üsküdar’a22 yeni park yaptık. 6 tarihi eserimizi restore ettik. 26 adet tarihi çeşmenin bakım ve onarım tüm çalışmalarını tamamladık. Duyuyorum ki teşkilatımızda vatandaşlarımızı anlamakta zorlananlar var. Belediyelerimizde vatandaşlara yeterli itimadı göstermeyenler var. Milletvekillerimiz arasında vatandaşımızın ulaşmakta zorluk çektikleri var. Duyuyorum ki vatandaşımızın derdini hissiyatını sıkıntısını dinlemek istemeyen var. Burada sizlerin huzurunda yürekten gelen hissiyatla söylüyorum, vatandaşımızın gönlünü kıran benim de kalbimi kırmış demektir. Vatandaşımızı küstüren benim dünyamı yerle yeksan etmiş demektir. Vatandaşımızı ihmal eden beni tümden hiçe saymış demektir. Bu söylediklerimin hepsine yürekte inanıyorum. Kendi hayatımda tatbik etmeye gayret gösteriyorum. Hiçbir vatandaşımız kendini garip hissetmesin. Hiçbir kardeşimiz önemsenmediği hissine kapılmasın. Hiçbir vatandaşımız unutulduğunu düşünmesin. Bu ülkenin her bir vatandaşının başımız üstünde yeri var. Hele hele bu güne kadar davamıza gönül vermekten çalışmaya kadar, her düzeyde katkısı olan kardeşlerimize karşı minnet borcumuzu ne yapsak ödeyemeyiz. Eksik yapanların eksiğini, yanlış yapanların yanlışını düzeltmek boynumuzun borcudur. AK Pati kapısından tek bir eğri odunun girmemesi için var gücümüzle çalışacağız. Milletimiz ülkeyi yönetme vazifesini bize tebliğ ettiği sürece Dicle Nehri kıyısındaki her bir kuzunun yetimlerin, kuruşunun sorumluluk hakkını vermek için çalışacağız. Vatandaşımızın, kardeşimizin garibin yardıma ihtiyacı olduğunda yanında bulunmak için var gücümüzle çalışacağız” dedi.
“16 BİN 500 KİLOMETRE UZAKLIKTA DA OLSA BUNLAR BİZİM KANAYAN YARAMIZDIR”
Yeni Zelanda’da yaşanan terör saldırısına da değinen Erdoğan, şunları kaydetti:
“Yeni Zelanda, bakın bakan, başkam yardımcımı, dışişleri bakanımız ve genişçe bir heyeti basın mensupları ile oraya gönderdim. 16 bin 500 kilometre uzaklıkta da olsa bunlar bizim kanayan yaramızdır. 50 tane Müslüman şehit edildi. Oraya da gitmek zorundayız. 3 tanesi Türk. Diğerleri değişik ülkelerden. Şunu bilin Türk’ün elinin uzanmadığı yere kimsenin eli uzanmıyor. Gerekirse canımız pahasına çalışacağız. Zaferle değil seferle mükellef olduğumuzun bilinciyle, mücadelemizi verirken önce imkanımıza değil imanımıza bakacağız. Sizlerden diğer alanlardaki mücadeleniz ile birlikte bu mücadelenize de destek vermenizi bekliyorum. İnşallah 31 Mart akşamı seçimi sağ salim atlattıktan sonra tüm bu hususları enine boyuna düşünmek konuşmak tebliğleri almak için, fırsatımız olacak. Kardeşlerim sizlere hizmet mücadelemizi tevazu, samimiyet ve gayret ile 31 Mart’tan sonra da devam ettireceğiz. Büyükşehir belediye başkanlığında bakan, başbakan ve meclis başkanı olarak ömrü İstanbul’a ve tüm Türkiye’ye hizmetle geçmiş olan Binali Yıldırım kardeşimizi atadım. Dikkat edin burada çok önemli mesajım var. Herhangi bir ölüm söz konusu olmadıktan sonra bu kardeşiniz 4.5 yıl daha Cumhurbaşkanı olarak devletin başında. Büyükşehir ve ilçe belediye başkanımız, 5 yıl daha büyük şehir ve ilçede belediye başkan mı? İnşallah Binali Yıldırım kardeşim burada da Hilmi Türkmen kardeşim ele ele verecek Üsküdar’dan büyük şehre ve ülkeme, tüm ülkeyi ayağa kaldıracağız. Ama bu sizlerin desteği olduğu zaman gerçekleşecek. Her iki adayımızı da sizlere emanet ediyorum.”