Hizmet İş Sendikası Erzurum Şubesi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde kadına şiddete dikkat çekmek ve erkek kadın arasındaki barışçıl ilişkilere dikkat çekmek için bir etkinlik düzenledi. Erzurum Baro Kafe'de düzenlenen etkinliğe Hizmet İş Sendikası Erzurum Şube Başkanı Erol Aksakal, Hizmet İş Sendikası Kadın komisyonu Başkanı Fatma Uğur, Hizmet İş Sendikası Erzurum Şube Sekreteri Fikret Göğdemir, davetliler ve basın mensupları katıldı.
KADINA SAYGI
Etkinlik esnasında konuşan Hizmet İş Sendikası Kadın komisyonu Başkanı Fatma Uğur, aile ve toplum içersinde kadının çok büyük öneme sahip olduğunu söyledi. Kadının her dönemde büyük bir başarı unsuru olduğunu belirten Uğur, "Kadın toplumun en özverili, çalışkan ve üretken bireyidir. Bunlara karşın kadın toplumda hak ettiği saygı, sevgi ve değeri bulamamaktadır. Diğer toplumlara bakıldığında ezilen, harcanan ve aşağılanan birey olarak görülen kadın ülkemizde ana olarak görülmüş ve hak ettiği değeri almıştır. Kurtuluş Savaşı'mızda bildiğiniz üzere analarımız önemli çalışmalar yapmışlardır. Yeri gelmiş cephede savaşmış, yer gelmiş cephe gerisinde orduya büyük destek olmuşlardır. Bu yönüyle bakıldığında kadın toplumu yönlendiren, başarıla vesile olan bir konumda yer almaktadır. Bu bilinçte hareket etmek ve kadına hak ettiği değeri göstermemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
Hizmet İş Sendikası Erzurum Şube Başkanı Erol Aksakal da, kadına yönelik her türlü şiddete sonuna kadar karşı olduğunu vurguladı. Aksakal, " Aile kurumunun temel taşı, değerlerimizin temsilcisi olan kadınlarımız ve annelerimiz daima özverinin, sevginin temel kaynağını oluştururlar. Yüreğinde sınırsız sevgi ve hoşgörüyle geçmişten günümüze kadar, Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasında, yeri gelmiş cephede savaşmış, yeri gelmiş cephe gerisinde savaşa destek olmuştur. Savaş sonrasında dahi, ülkemizin kalkınmasında kadınlarımız en önde yer almışlardır. Kadınlarımızın iyi şartlara kavuşması demek, toplumumuzun çağdaş uygarlıklar seviyesine ulaşması anlamına gelmektedir. Cumhuriyetimizin yükselmesinde, demokrasimizin gelişmesinde ve kültürümüzün çağdaş uygarlıklar düzeyinin üzerine çıkarılmasında eğitimli, özgür düşünceli Türk kadınlarımıza görevler düşmektedir. Bu anlamda, 8 Mart dünyada eşitlik, kalkınma ve daha huzurlu yaşam özlemlerini dile getirdikleri gündür. Toplumumuzun yapısını güçlendiren, şekillendiren, aile birliğinin en önemli unsuru Türk kadını, daima özveri ve sevginin kaynağı olmuştur. Bizler, kadınlarımızı senenin sadece bir gününde değil, her gününde hatırlayarak, onlara gereken hassasiyeti göstermeliyiz" dedi.