Kazım Karabekir’in kızı Timsal Karabekir Yıldıran, 1915 olaylarının 100. yılında yeniden dillendirilen sözde Ermeni soykırım iddialarını eleştirerek Ermenilerin dış güçler tarafından maşa olarak kullanıldığını söyledi. Sözde soykırım iddialarına karşı babasının hatıralarıyla yanıt veren Yıldıran, “Bu bir oyundur. Bu bir böl, parçala yut oyunudur. Yarın öbür gün bizi birbirimize düşürmek için başka konularda kullanılacaktır” dedi.
1915 olaylarının 100. yıldönümünde, sözde Ermeni soykırım iddiaları yeniden gündeme geldi. Özelikle, Katoliklerin ruhani lideri Papa Francis’in ‘soykırım’ ifadesini kullanması Türkiye’de tepkilere yol açtı. Genelkurmay Başkanlığı’nın arşivleri ve belgeleriyse, olayların 100. yılında, Ermeni çetelerinin o dönemde yaptığı zulmü ortaya koyuyor.
Kurtuluş Savaşı’nın önemli kahramanlarından Kazım Karabekir’in hatıraları da, Ermeni çeteleri tarafından yapılan zulmü ve binlerce masum insanın olaylar sırasında öldürüldüğünü doğruluyor. Kazım Karabekir’in kızı Timsal Karabekir Yıldıran da yaşananlara tepki gösterdi. İstanbul'da sessiz sakin bir hayat sürdüren ve gittiği her noktada soykırım olmadığını belgelerle, babasının yazdıklarıyla yalanlayan Karabekir, babasının adına açılan Kazım Karabekir Paşa Müzesi’nde İhlas Haber Ajansı (İHA)’na özel açıklamalarda bulundu.
“ERMENİLER İHANET ETTİ”
İddiaların oyun olduğunu anlatan Timsal Karabekir Yıldıran, Ermenilerin Osmanlı Devletine ihanet ettiğini söyledi. Ermeni çetelerinin o yıllarda binlerce insanı katlettiğini aktaran Yıldıran, soykırım iddialarına karşı babasının hatıratlarından cevap verdi. Karabekir, bir oyun oynandığğını belirterek şunları söyledi: "Bu bir böl, parçala yut oyunudur. Yarın öbür gün bizi birbirimize düşürmek için başka konularda kullanılacaktır. Bu vatandan toprak alıp, bu vatanı zayıflatmak için bir takım insanların oyunudur zincirin bir halkasıdır Ermeni konusu. Ermenilerin ilk Başbakanı Kaçaznuni diyor ki; ‘Biz ihanet ettik. Osmanlı tehcirde haklıydı. Çünkü biz ihanet ettik.’ Bunu kendi Başbakanları söylüyor. Osmanlı Balkanlarda can veriyor, kan veriyor, Osmanlı Sarıkamış’ta can veriyor. Osmanlı toprak kaybediyor ve bu sırada Osmanlı’nın sadık teba diye bağrına bastığı Ermeni vatandaşlar Ruslarla bir olup Türk’ü Osmanlıyı sırtından vuruyor. İşte Osmanlı, o zaman sen vatanın o yöresinde muzurluk ediyorsun, seni vatanın başka bir yöresine göç ettiriyorum. Tehcir bu demek ve açın Osmanlı arşivlerini açtığımız zaman her kafileye doktor verilsin, her hamile kadına süt verilsin döndükleri zaman borçları ertelenmiş olsun. Eğer Osmanlı bir soykırım yapmaya niyetlenseydi ne sütüyle, ne doktoruyla ne de borcuyla ilgilenmezdi. Hitler ilgilenmedi Musevinin borcuyla sütüyle o soykırımdı.”
“CANLI CANLI KAZIĞA OTURTULDU”
Ermeni diasporasının amacının 4t’den oluştuğunu ifade eden Kazım Karabekir’in kızı Timsal Karabekir Yıldıran, Ermeni çetelerinin yaptığı zulümlere de değindi. Babasının gördüğü manzarayı paylaşan Yıldıran, sözlerini şöyle sürdürdü: “Babamın anılarında çok çarpıcı çok yürek kanatacak anılar var. 'Erzurum’a o kadar çok yaklaştım ki, zaten biraz daha geç kalsam içeride kurtaracak can bulamayacaktım' diyor. Sanki mezarlıklar ölüleri dışarıya fırlatmış gibiydi diyor. Kollar, bacaklar mezarların dışındaydı. Ve o kadar yaklaştım ki Erzurum’a insanlar gülerek beni karşılıyorlar dişlerini görecek mesafedeyim. Biraz daha yaklaştığım zaman ortada bir gayrı tabiilik hissettim bu insanlar hiç kımıldamıyordu. Biraz daha yaklaştığım zaman dehşetle gördüm ki her biri Ermeniler tarafından canlı canlı birer kazığa oturtulmuştu. Ve ızdıraptan kasılmıştı çehreler öylece can vermişlerdi. Bizim vatanımızda bizim canlarımız işte böyle can verdi. Gerek diaspora çok maksatlı devletler, maalesef bu acıyı özelikle 4t’nin peşindeler. Tanıma, tanıtma, toprak, tazminattır. Ama tarihini yeteri kadar bilmeyen, tarihine yeteri kadar sahip çıkmayan bir takım insanımızda onlara alkış tutuyor.”
“ESAS YOK EDİLMEYE ÇALIŞILAN TÜRKLER”
Timsal Karabekir Yıldıran, sözde Ermeni soykırım iddialarında uydurma raporlar oluşturulduğunu ifade ederek, Ermenilerin dış güçler tarafından maşa olarak kullanıldığını dile getirdi. Timsal Karabekir, Sarıkamış faciasında Ermenilerin ihanetinin görüldüğünü belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Ruslara diyorlar ki ‘Türklere takviye gelmedi çekilmeyin’ Bu bile başlı başına bu ihanet bile tehcire neden olabilirdi ki bunun yanında çok büyük ihanet görüyoruz. O Van faciası Van yakılmış, yüzlerce binlerce insanımız gerçekten hunharca öldürülmüş. Sadece Van değil Erzurum, Erzincan her yerde maalesef o acıları görüyoruz. Esas yok edilmeye çalışanlar öz yurtlarında Türklerdi, Türkler Ermenilere kötü davranmamıştır. Ama uydurma raporlarla maalesef insanlar bize yapılanları raporlamış ve ortaya çıkıyorlar. Özür dilediğin zaman arkasından toprak ve tazminat diyecekler. Özür niçin dileyeceksin kazığa oturttular o insanın evladı torunu olsan özür diler miydin Ermeni'den? Kazım Karabekir ile Ermeni Başdelege arasında şöyle bir konuşma geçer, ufacık boyunla koskoca Osmanlı’ya nasıl karşı geldin dediği zaman, Ermeni Başdelegenin cevabı birebir bugünün adresidir. "Aldatıldık paşam. Emperyalist güçler bize vaatlerde bulundu. Bütün Doğu’yu bize vaad ettiler. Bundan böyle Sevr’deki haksız iddialarımızı geri çekiyorum" Yani o günkü Ermeni Başdelege bile nasıl bir maşa olarak kullanıldığını, Ermenileri emperyalist güçlerin maşa olarak kullanıldığının aynen bugün gibi farkında.”
Timsal Karabekir Yıldıran, babası Kazım Karabekir’in çocukları çok sevdiğine de değinerek, Ermeni çocuklarına sahip çıktığına dikkat çekti. Ermeni çocuklarının Kazım Karabekir Paşa’ya bir kara kalem portresini hediye ettiğini vurgulayan Yıldıran, “O iğrenç yalana, o sözde soykırım yalanına başlı başına bir belgedir” dedi.