ERZURUM
Doğu Anadolu Bölgesi'nde Haziran ayında etkili olan yağmur bölgeye bereket getirdi. Üreticiler, yağışın bal üretimini ve tarım ürünlerindeki verimi artıracağını ümit ediyor.
Erzurum Meteoroloji Bölge Müdürlüğü yetkililerinden edinilen bilgiye göre, Erzurum'da 2010 yılının Haziran ayında metrekareye 50. 5 kilogram yağış düşerken, 2011 yılı Haziran ayının ilk 15 günlük süresinde metrekareye 54. 5 kilogram yağış düştü. Uzun yıllar ortalamasına göre ise 1988'den 2010 yılına kadar Haziran ayı yağış ortalaması 42. 8 olarak gerçekleşti. Yağış miktarındaki artışın tarım ve hayvancılık, özellikle de arıcılık üzerinde olumlu etkisi olması bekleniyor.
ALTUN’UN AÇIKLAMASI
Tarım İl Müdürü Mustafa Altun, ne yaptığı açıklamada, Erzurum'a bu yıl kışın geç geldiğini anımsatarak, dolayısıyla yazın da geç geleceğini söyledi.
Haziran ayının ortalarında olunmasına rağmen yağmurun etkili olduğunu ifade eden Altun, "2011 yılı yağış sezonunda önceki yıllara oranla daha fazla yağış alıyoruz. İklim olarak kışımız nispeten hafif geçti. Bahara sarkan Kışla birlikte iyi bir yağış aldık. Bu yağışlar, özellikle hayvancılıkla geçinen bir il olarak tarımsal manada düşürsek, tarım ve hayvancılık açısından önem arz ediyor" dedi.
YEM BİTKİLERİ AÇISINDAN SEVİNDİRİCİ GELİŞME
Yağışların, hayvancılığı besleyen yem bitkileri açısından da olumlu seyrettiğine dikkati çeken Altun, tek sıkıntının lokal dolu yağışlarının ekili araziler üzerinde nispeten olumsuz etkisi olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti: "Bölgemizdeki ekili arazilerde bir tarama yaptık. Şuan için olumsuz bir durum yok. İç Anadolu ve Akdeniz Bölgesi gibi değiliz. Ekimlerimiz daha geç olması dolayısıyla ürünlerimiz şuanda başak çıkarmadı. Eğer hububat taneye, başak çıkarmaya başlarsa dolu buna zarar veriyor. Ama buna henüz ulaşmış değil. Şuan için zarardan çok olumlu etkisi var. Uzun yıllara oranla bu yıl daha fazla ot daha fazla yem üretebileceğiz. "
"SULAMADAN DA KAR YAPTIK"
Haziran yağışlarının tarım ürünlerindeki verimi artıracağını vurgulayan Altun, "Sulanabilir bir arazide sulanarak ürün elde etmemiz yerine, şuanda sulama yapmadan doğal olarak su ihtiyacını bitkilerimiz karşılamış oluyor. Buğday, arpa, şeker pancarı, patates bunlar sulama yapmadan su ihtiyacını karşılamış oluyor. Yağmur suyu daha rantabl. Çünkü sulama suyu ile kayıplar olabiliyor. Yağmur sularıyla, toprağın yapısını bozmadan, bitki örtüsüne zarar vermeden yağışlar ürünlerin sulama ihtiyacını da karşılıyor" diye konuştu.
Yağmurun, hayvan yemi olarak kullanılan yonca, korunga, silajlık mısırı olumlu etkileyeceğini ifade eden Altun, yağışın bolluğuyla birlikte yem bitkilerinde de verimin fazla olacağını söyledi.
Etkili olan yağmurun bölgede zarardan çok bereket getirdiğinin altını çizen Altun, "Haziran yağmurlarının bereket getireceğini ümit ediyoruz. Bölgemizde etkili olan yağmur sayesinde, uzun yıllara oranla, bu yıl ürünlerden daha fazla verim almayı hedefliyoruz. Şuan itibariyle sonuçlar olumlu yönde seyrediyor" şeklinde konuştu. İl Tarım Müdürü Altun, ayrıca, Haziran yağmurları dolasıyla hasadın geç yapılacağını, ürünün olgunlaşma süresinin biraz gecikeceğini belirterek, dolayısıyla ekim sezonunda da 20-25 günlük bin gecikme olacağını dile getirdi.
HINIS FASULYESİ MARKALAŞMA YOLUNDA
Bölgede fasulye, arpa, buğday, patates, ayçiçeği, nohut, mercimek gibi ürünlerin öne çıktığını anlatan Altun, şöyle konuştu: "Verim, kalite ve sertifikasyon yönüyle öne çıkan bu ürünleri bölgede yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Yeni ürün şeklinde değil, mevcut bölgeye adapta olmuş ürünleri, verim ve kaliteli tohum kullanımı yönüyle teşvik etmeye çalışıyoruz. Örneğin, İspir, Hınıs fasulyesi artık markalaşma yolunda ilerliyor. Bakanlığın kuruluşu olan Tarımsal Araştırma Merkezi tarafından bölgede üretimi yapılan hububat, yem bitkilerinden tescilli olanlar var. Tescilli olan ürünleri tohumluk olarak kullanıyoruz. "
BAL ÜRETİMİ ARTIYOR
Erzurum İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Taner Bayır da, 2011 yılında yağışların zamanlı olarak devam ettiğini belirterek, bu yılın Bereketli geçmesini beklediklerini söyledi.
Bölgede yağışın belli aralıklarla etkili olduğunu anlatan Bayır, "Özellikle Doğu Anadolu Bölgesi'nde günün belli saatlerinde yağmur etkili oluyor. Sabahtan öğleye kadar güneşli, ikindin yağmur yağıyor. Bu da toprağın yeterince ısınmasını engelliyor ve yağan yağmurun toprakta emilmesini sağlıyor" diye konuştu.
BAYIR’IN DEĞERLENDİRMESİ
Haziran ayında etkili olan zamanlı yağışların ve gece-gündüz arasındaki sıcaklık farkının az olmasının bereket getireceğini vurgulayan Bayır, şunları ifade etti: "Mevsim iyi geçecek ve arıcılar açısından güzel olacak. Bu dönemde etkili olan arıcalar için çok önemli. Otsu bitkilerin çiçeklenme süresi 4-5 hafta sürmektedir. Otsu bitkiler yağmur ve sıcaklık sayesinde, gerek polen açısından gerekse nektar açısında sürekli salgı yapmakta ve böylece polen oluşmakta. Örneğin, karahindiba dediğimiz otsu bitki sürekli çiçek açar. Otsu bitkiler, ne kadar çok yağış alır ve hava sıcaklığı ne kadar iyi olursa, o kadar çok çiçek açar ve verim fazla olur. Ot çiçeklerinde durum ağaç çiçeklerinin tam tersidir. Ağaç türü çiçekler de ise durum farklıdır. "
"BÖLGEDE OTSU ÇİÇEKLER OLDUĞU İÇİN BALDA VERİM KAYBI OLMAYACAK"-
Elma, kiraz gibi ağaçların çiçek açtığı zaman, yağmur çiçeğin içindeki özünü yıkayıp, hatta bazen çiçeği kopardığını dile getiren Bayır, "Ağaç çiçeklerinin özünü yağmur yıkar. Bu da verim düşüklüğüne neden olur. Ama bizim bölgemizde zaten meyve bahçesi çok Yaygın değil. Bir de ağaçlar çiçeklerini çoktan açtı. Bunun için de bal üretiminde bir kayıp olmayacak" dedi.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile Arı Yetiştiricileri Birliğinin ortaklaşa yürütüğü, Arı Kayıt Sistemi (AKS) sayesinde Türkiye'deki koloni sayısının kayıt altına alındığını anımsatan Bayır, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sadece Erzurum'da 100 bin civarında kayıtlı arılı kovan var. 2010 yılında yapılan tespitlere göre bu kovanlardan 73 bininden bal verimi elde edildi. Türkiye ortalaması 16. 5 iken Erzurum'daki kovan başına ortalama 18 kilogram bal üretimi yapıldı. Yani 2010 yılında ortalama 73 kovandan bin 300 ton civarında bal verimi söz konusu. Bu yıl olumlu hava koşulları sayesinde, tabii don olayı olmazsa, samyeli esmezse, bal veriminde artış bekliyoruz. Kovan başına 20-25 kilogramın üzerine çıkacağımızı düşünüyoruz. "AYŞE YILDIZ/AA