Ticaret Sektörünün değişmez adreslerinden
TOPHANE 2. VAKIF İŞHANI
Bu hafta ticaret sektöründe 34. yılını idrak eden , Vakıflar Bölge Müdürlüğüne ait olan Tophane İş hanı’nı tanıtıyoruz.İş hanı 1971 yılında kurulmuş. 1500 metre kare alan üzerine kurulu olan ve yüksek bir ticaret potansiyeline sahip bulunan iş hanında 71 iş yeri bulunuyor.. 6 kat üzerine kurulu olan iş hanında çoğunlukta terzi olmak üzere, elektronikçi, mefruşat, kozmetik, mağaza, kuyumcu, kahve gibi dükkanlar yer alıyor.. Tophane İş hanı’nda yaklaşık olarak 150 kişi istihdam ediliyor.
Taşmağazaları’nın hemen giriş bölümünde yer alan İş hanı oldukça bakımsız durumda. Dış cephesinin sıvası uzun yıllardır yenilenmemiş. İş hanının esnafı sorunlarını; otopark sıkıntısı, üniversite öğrencisinin gelmemesi, iş hanının yenilenmemesi başlıkları altında sıralıyorlar. Kentin en tecrübeli esnafını barındıran Tophane İş hanı’nın sergüzeştini yöneticisi ve esnafının aktarımıyla sunuyor, iyi haftalar diliyoruz.
ESNAF SİFTAHSIZLIKTAN BUNALIMA GİRDİ
Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne ait olan Tophane İş hanı’nın yöneticiliğini esnaf Aslan Mutlu yapıyor. Mutlu iş hanında ticari durgunluktan şikayetçi. Diyor ki: “İş hanında ticari potansiyel yüksek ama alışverişler kesat. Erzurum piyasasının genel durgunluğu bizi de olumsuz etkiliyor..Erzurum ekonomisinin durgunluğu her yeri kasıp kavuruyor. İş hanında esnafımızın çoğusu siftahsız dükkan kapatıyor.”
VAKIFLAR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ İŞHANIYLA İLGİLENMİYOR
İş hanının bakımsız olmasının müşteriyi olumsuz etkilediğini ve tarihi işhanının cazibesini kaybettiğini söyleyen yönetici Mutlu: “Pasajımızın dış cephesi çok kötü durumda. Bununla birlikte iş merkezimizin içi de dökülüyor. Vakıflara ait olmamıza rağmen buraya bir çivi çakılmış değil. Vakıflardan bu iş merkezinin dış cephe tadilatını yapmasını ve pasajımızın içini onarmasını istiyoruz.” Şeklinde konuşuyor.
Tophane İş hanı yöneticisi Aslan Mutlu, esnafın içinde bulunduğu sorunlardan kurtulması için Erzurum ekonomisinin düzelme sürecine sokulmasına değgin özel çabalar sarf edilmesi gerektiğini, bunun için de özellikle milletvekillerinin özel çaba sarf etmelerinin şart olduğunu söylüyor.
ENFLASYON, ALIM GÜCÜ OLMADIĞINDAN DÜŞÜK ÇIKIYOR
Erzurum’da hemen her evde en az birkaç işsizin bulunduğunu, kamudan nafakalanma dağılımının da adaletsiz olduğunu öne süren Mutlu, işsizliğin öncelikli sorun olduğunu ve buna yatırımlarla çare üretilmesini istediklerini kaydediyor. Mutlu şunları söylüyor: “İşsizliğin yoğun olduğu bir kentte elbetteki ticaret sektörü de ayakta kalamaz. Alışveriş olmaz, mal sirkülasyonu durur. Bakın Erzurum’da enflasyon hep Türkiye ortalamasının altında çıkıyor. Buna sevinemiyoruz, çünkü halkın alım gücü olmayınca, talep düşüyor. Tüccar, esnaf mal satamıyor. Fiyatlar da haliyle stabil hale geliyor.”
ESNAF MİLLETVEKİLLERİNİ GÖRMEK İSTİYOR
Kentteki genel ekonomik durgunlukta miletvekillerinin de payı bulunduğunu vurgulayan Mutlu, milletvekillerin esnafı ziyaret etmemeleri ve sorunlarıyla ilgilenmemelerinden yakınıyor.
Mutlu şöyle konuşuyor: “ Seçimlerde Erzurum'dan yedi tane milletvekili gönderdik Ne var ki beklentilerimize henüz cevap bulamadık. Kentimize sadece açılışlara ve cenazelere gelen vekillerimizin, biraz da halka ve esnafa vakit ayırmaları lazım. Sivas, Kırşehir, Konya, Malatya gibi illerde bir günde otuz kırk fabrika temeli atılırken, biz de bir gelişme yok. Bunda biraz da siyasilerimizin ilgisizliği var”
ÇAKMAKÇI: “VAKIFLAR, SAHİBİ OLDUĞU İŞHANIYLA İLGİLENMELİ”
Metehan Çakmakçı , Tophane İş hanı’nda Seçkin Tekstil mağazasını işletiyor.
Çakmakçı İş hanına müşteri ilgisinin azlığından yakınıyor. Bunda Tophane İş hanı’nın bakımsızlığının da rol oynadığını açıklayan Çakmakçı: “İş hanı bakımsız ve çok kirli. Burayla ilgilenen yok. Kapının önüne gelen müşteri, içerideki durumu gördüğü zaman geri dönüyor. İmalatçılar ve satıcılar arasında kalmış bir iş merkezi konumundayız.” şeklinde konuşuyor.
“Erzurum’da büyük marketlerin çoğalması iş merkezlerindeki esnafı da zor durumda bırakıyor” diyen Çakmakçı şunları kaydediyor: “Çünkü süper markette bulunan tüm reyonlar, koca bir iş merkezinde yer alıyor. Onlarla rekabet gücümüz yok. Büyük marketlerin şehir merkezlerinden çıkarılması lazım. Ne var ki böyle bir uygulamada yok. Halkın alım gücündeki düşüklük, kredi kartı kullanımını artırdığından, vatandaş daha çok süper marketlere yöneliyor. “
KIZILTUNÇ: “HALK YOKSULSA ESNAF DA ÖYLE OLUR”
Bünyamin Kızıltunç İş hanında terzihane işletiyor. Uzun yıllar siyasetçilik de yapan Kızıltunç esnafın mevcut durumunu, kentte ticaret sektörünün gelişmesine uygun planlama yapılmamasına bağlıyor. Halkın gelirindeki azalma, işsizlik gibi sorunların esnafı da kayıt altına aldığını, iş potansiyel ve hacmini daralttığını söyleyen Kızıltunç şunları aktarıyor: “İş hanına öğrenci, asker gelmiyor. Taş mağazalarının başında bulunduğumuz için, dışarıdaki mağazalara kalitesi yüksek müşteriler geliyor. Erzurum'da bu tür müşteriler çok az. Zaten onlarda bu iş merkezine uğramıyorlar. Pasajın olduğu bölüme öğrencilerin ve askerlerin çekilmesi gerekiyor. Kentteki dolmuş trafiği bizi olumsuz etkiliyor. Üniversite öğrencileri Tebrizkapı’ya yönelemiyorlar.”
Kızıltunç Belediye ve il Trafik Komisyonunun Tebrizkapı bölgesindeki esnafa canlılık kazandırmak için yeni bir trafik düzenlemesi yapması gerektiğini vurguluyor ve sözlerini şöyle noktalıyor: “ Dolmuşların son durakları Cumhuriyet Caddesi olmamalı. Üniversite dolmuşlarının son durağı Cumhuriyet Caddesinden alınıp Tebrizkapı tarafına getirilmeli. Böylelikle hem Tebrizkapı canlanmış olur hem de iş hanı da canlılık kazanır. Civar esnaf da iş yapar”
DAŞKESEN: “PASAJ KÜLTÜRÜMÜZ YOK”
Doğu Buket Kozmetik işletmecisi Fatih Daşkesen “bu pasajdaki iş aktivitesi gerçekten çok düşük.” Sözleriyle başlıyor konuşmaya. Kentte pasaj kültürünün olmayışından dem vuruyor ve şöyle diyor: “ Erzurum'da pasaj kültürü yok.Halk pasajlarda ne olup bittiğinden haberdar değil. Ekonomik durumu iyi olmayan esnaf tanıtım yapamıyor. Yapması gereken belediye gibi kuruluşlar da bu konuya hiç girmiyorlar. Halkın alım gücünün olmaması da pasajdaki esnafın iş yapamayışının nedenlerinden biri. Buradaki esnaf siftahsız dükkan kapatıyor. Bunun başta gelen nedeni pasaj kültürünün yok denecek kadar olmasıdır. Pasaj kültürünü de yakalayabilmemiz için kentimizdeki herkesin alım gücünün artması gerekiyor.”
Tophane İş hanında faaliyet eren esnafın kapasitesini kullanamadığını ve iş hanında bulunan esnafın ancak yüzde ellisinin ticaret yapabildiğini kaydeden Daşkesen iş hanın temizlik ve düzenleme bakımından olumsuz bir durumda bulunduğunu belirterek: “İş hanımızın temizlikçisi yok. İş hanı temiz durumda değil. Gelen müşterilerde pasajın pisliğini görünce geri dönüyorlar.” şeklinde konuşuyor.
TESUN: “ KENT TRAFİK DÜZENLEMESİ GELİR ADALETSİZLİĞİNE YOL AÇIYOR”
Mehmet Tesun, İrfan Saatçilik mağazasını işletiyor.İş hanında ticari aktivitenin gün geçtikçe düşüş kaydettiğini, işhanı esnafının zaman zaman siftahsız dükkan kapadığını belirtiyor.
Diyor ki: “Günlerce siftah edemediğimiz oluyor. Dükkanlarımızı boşu boşuna açıp boşu boşuna kapattığımız günler çok. Bu pasajın işlevlik kazanması için ilk olarak taş mağazalarının tanıtılması gerekiyor. Halk ve öğrenci buraya çekildiğinde Tebrizkapı esnafı canlılık sürecine girecektir.Özellikle vurguluyoruz;. Üniversite öğrencisi bu şehrin ekmek kapısıdır. Ne var ki yanlış trafik düzenlemesi yüzünden öğrenci buralara gelemiyor. Belli merkezler öğrenciden yararlanırken, diğerleri iş yapamıyor. Üniversite Dolmuşlarının Tebrizkapı’ya kadar getirilmesi kaçınılmaz. Böylelikle öğrencileri Erzurum'un her yerine dağıtmış oluruz. Kredi kartı olayı da piyasayı çökertti. Bu kartlarına çıkması ile birlikte insanlar hep büyük mağazalara yöneldi. Nakit ortamı ortadan kalkınca iş merkezlerindeki bir takım esnaf da ortadan kalkmaya başladı.”.
BAĞDAGÜL: “ESNAFIN ÜZERİNE ÖLÜ TOPRAĞI SERPİLMİŞ GİBİ
Celal Bağdagül, Akça Tekstil’in sahibi. İş hanındaki ticari aktiviteyi tek kelimeyle tarif ediyor:
“ Sanki ölü toprağı serpilmiş gibiyiz” diyor. Ve ekliyor: “ Burada faaliyet veren esnaf günlerce iş yapamıyor ve siftahsız dükkanlarını kapattığı çok oluyor.”
Tophane İş hanının şehrin en güzel yerinde bulunduğunu ve sahipliğini Vakıfların yaptığını kaydeden Bağdagül şunları belirtiyor: “ Bu pasaj vakıflara ait, ancak vakıflar buraya bakmıyor, ilgilenmiyor. Buranın bir temizlikçisi yok. Pasaj pislikten görülmüyor. İş merkezinin başta dış cephesi olmak üzere içinin de tadilata ihtiyacı var.. Müşteriler gelip pasajın içine baktıkları zaman gerisin geriye dönüyorlar. İş merkezindeki esnaf elinden geldiği kadarıyla buranın temizliğine yapmaya çalışıyor ancak yeterli olmuyor.”
İş hanının bakımsız durumda bulunmasının müşteriyi olumsuz etkilediğini anlatan Bağdagül, Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne çağrıda bulunarak, bakım ve onarım yapılmasını istiyor.
KÖSEOĞLU: “MİLLETVEKİLLERİMİZ ESNAFI DİNLEMELİ”
Murat Köseoğlu, “Çantacı Murat” Mağazası’nı işletiyor.Tophane iş merkezinin ticari çeşitlilik gösterdiğini fakat ticari canlılığın olmadığını söyleyerek başlıyor sohbetine.Diyor ki: “Esnafımızın çoğusu siftahsız dükkan kapatıyor. Vergi yükü ağır, pirim taksitleri yüklü. Bunun suyu var, kirası var, elektriği var, işçi parası var. Ortada kazanç yok. Bunun pek çok sebebi var. Erzurum ekonomisinin anahtar kitlesi olan Üniversite öğrencileri Tebrizkapı’yı bilmiyorlar. Dolmuşlar ve özel halk otobüsleri öğrenciyi buraya getirmiyor. Durgunluğun diğer bir sebebi de iş hanının bakımsız durumda bulunması.Genel sebep olarak da halkın alım gücünün bulunmayışı gösterilebilir.”
Erzurum ekonomisinin yıllardır bir çıkmaz içinde bulunduğuna işaret eden Köseoğlu bunda siyasi otoritenin de katkısı bulunduğunu, özellikle milletvekillerinin ticaret sektörü meselelerine eğilmemesinin bulunduğunu söylüyor. Erzurum ekonomisinin gelişme trendine girmesi için Milletvekillerinin ticaret sektörüne eğilmesi ve hedef kitle olarak da esnafı dinlemesi gerektiğini ifade eden Köseoğlu 3 Kasım 2002’den bu yana hiçbir milletvekilinin iş hanına uğramadığını belirtiyor.
SEVER: “PASAJLAR VE İŞHANLARINI HALK TANIMIYOR”
Sever Çiçekçilik işletmesinin sahibi olan Lütfü Sever, iş han, merkez ve pasajlarda iş hacmi daralmasında baş etken olarak pasaj kültürünün olmayışını, esnafın da kapalı alan ticaretçiliği bilincine sahip olmamasını gösteriyor.
Büyükşehir Belediyesi tarafından Erzurum’daki İş merkez, han ve pasajların tanıtımı konusunda bir katalog hazırlanması gerektiğine değinen Sever,.bunun belediyeye ait bir görev olduğunu vurguluyor.
Kent trafik düzenlemesinde gelirin genele dağılımının gözetilmediğini, Üniversite dolmuşlarının belirli merkezlerde yoğunlaştırıldığı kaydeden Sever, bunun gelir adaletsizliği doğurduğunu kaydediyor.
Erzurum’da özel sektör yatırımlarının bulunmaması yanında kamu yatırımlarının da gözle görülür biçimde azaldığına dikkat çeken Sever, bunun istihdamda daralma oluşturduğunu ve halkın alım gücünü düşürdüğünü dolayısıyla da esnafı iş yapamaz hale getirdiğini belirtiyor.