Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Karşı tarafın kışkırtmalarına, çocuksu davranışlarına rağmen biz hep haklı olmanın, büyük devlet olmanın vakarı ile hareket ettik. Sürecin bu aşamaya gelmesinde Türkiye’nin sağduyulu, soğukkanlı ve bir o kadar da dirayetli tavrının önemi vardır” dedi.
DEVLET ÖVÜNÇ MADALYASI TEVCİH TÖRENİ
Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Devlet Övünç Madalyası Tevcih Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğu Akdeniz’deki sürecin diyalog aşamasına gelmesinde Türkiye’nin sağduyulu ve soğukkanlı tavrının çok büyük önemi olduğunu söyledi. Ne yapılırsa yapılsın göğüslerini vatanları, milletleri, bayrakları, ezanları için siper edenlere minnet borcunun tam manasıyla ödenemeyeceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz sadece bu fani dünyada şehit yakınlarımız ve gazilerimiz mağdur olmasınlar, hayatlarını belli bir standardın altında yaşamasınlar diye gayret ediyoruz. Şehitlerimizin emanetine, gazilerimizin fedakarlığına layık olmak için yaptığımız hizmetlerin en yakın şahitleri sizlersiniz. Son 18 yılda sizlerin ihtiyaçlarını gidermek, sorunlarına, sıkıntılarına çözüm bulmak amacıyla birçok kanuni düzenlemeyi hayata geçirdik. İstihdam hakkından gelir desteğine, eğitimden sağlık hizmetlerine hemen her alanda şehit yakını ve gazilerimizin yükünü hafifletecek adımlar attık. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız ile diğer kuruluşlarımız sizlerin her türlü ihtiyacında daima yanınızdalar. Biz de şehit yakınları ve gazilerimizin meseleleri ile yakından ilgilenmeye devam edeceğiz. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak Devlet Övünç Madalyası ve Beratı taktim edeceğimiz tüm asker ve polis kardeşlerimize, onların ailelerine ülkemize yaptıkları hizmetler için şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.
Erdoğan, “Allah’ın izni ile bizler de her karışında bir yiğidin yattığı bu güzel vatana düşman ayağı bastırmayacağız. Bağımsızlığımızın timsali ay yıldızlı al bayrağımızı indirtmeyeceğiz. Şehadetleri dinimizin temeli olan ezanlarımızı susturmayacağız. Bedeli kanla ödenmiş bağımsızlığımıza halel getirmeyeceğiz. Milletimizin kutlu yürüyüşüne set çekilmesine müsaade etmeyeceğiz. İstikbalimizin garantisi olan ebedi ve ezeli kardeşliğimizin zedelenmesine, zayıflatılmasına asla izin vermeyeceğiz. Şehit yakınlarımızı ve gazilerimizi sahipsiz bırakmayacağız” ifadelerini kullandı.
“DEVLETİMİZİ TEHDİT EDENLER BOYLARININ ÖLÇÜSÜNÜ ALMIŞTIR”
Sınırlar içinde ve dışında Türk milletinin hak ve hukukunu savunma konusunda en küçük bir tereddütlerinin olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kahraman emniyet güçlerimizin çabaları sayesinde Türkiye, terörle mücadele tarihinin en başarılı dönemini yaşıyor. Yeni güvenlik konseptimiz çerçevesinde nereye saklanırsa saklansınlar teröristleri inlerinde buluyor ve imha ediyoruz. Bölücü terör örgütü başta olmak üzere bu milletin birliğine, beraberliğine kast edenlerden, döktükleri her damla kanın hesabını misli ile soruyoruz, sormaya devam edeceğiz. Teröristleri artık ülkemiz sınırları içinde karşılamıyor, doğrudan bataklığı kurutacak adımlar atıyoruz. Aldığımız tedbirler sayesinde hem örgüte katılanların sayısında hem de terör örgütünün eylem kapasitesinde önemli gerilemeler yaşandı. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde uzun yıllar sonra tekrar sükunet ve barış ortamı tesis edildi. Bir dönem teröristlerin barındığı dağlarda bugün artık ceylanlar geziyor. Teröristlerin kalleş saldırıları dolayısıyla yavaş ilerleyen yatırımlar çok daha süratli şekilde insanımızın hizmetine sunuluyor. Dağdaki katil sürülerinin başlarına kaldırmalarına nasıl fırsat vermiyorsak, onların şehirlerdeki uzantılarına da müsamahakar davranmıyoruz. Teröre bulaşan, şiddeti teşvik eden, elindeki imkanları terör baronlarının emrine veren kim olursa olsun gözünün yaşına bakmıyoruz. Yapanın yanına kar kaldığı, terörün ve teröristin farklı bahanelerle meşrulaştırıldığı, yazarların, aydınları, siyasetçilerin teröristlere canlı kalkan olduğu eski Türkiye artık tamamen geride kalmıştır. Sırtını millet yerine terör elebaşlarına dayayanlar, dağdaki çapulculara güvenerek devletimizi tehdit edenler boylarının ölçüsünü almıştır. Türkiye’yi terörle esir alma girişimleri hamdolsun başarısızlığa uğramıştır. Türk milleti çukur eylemlerinde sadece şehir eşkıyalarını değil, aynı zamanda bölücü hevesleri de toprağa gömmüştür. Suriye’de gerçekleştirdiğimiz operasyonlarla ülkemizi güneyinden bir terör koridoru ile kuşatma girişimlerini akamete uğrattık. Irak’ın kuzeyini bölücü terör örgütü için güvenli liman olmaktan çıkarttık. DEAŞ’dan FETÖ’ye, DHKP-C’ye kadar insanımızın canına, malına, kutsalına saldıran ne kadar alçak varsa hiç birisine aman vermiyoruz” şeklinde konuştu.
“BÜYÜK DEVLET OLMANIN VAKARI İLE HAREKET ETTİK”
Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin ve KKTC’nin uluslararası hukuktan doğan meşru haklarını sonuna kadar savunduklarının altını çizen Erdoğan, “Akdeniz’deki en uzun kıyı şeridine sahip olan ülkemizi birilerinin sahillerimize hapsetmesine izin vermeyeceğiz. Tehdit dilinin işe yaramadığını, Türkiye’nin şantaja ve haydutluğa boyun eğmeyeceği artık konunun tüm muhatapları tarafından anlaşılmıştır. Son günlerde meselenin çözüm yeri olarak diplomasi masasının öne çıkartılması ülkemizin kararlı duruşunun sonucudur. Biz de başından beri bu meselede sorunun diyalogla, müzakereyle, komşuluk hukuku içinde çözüme kavuşturulması gerektiğini savunuyoruz. Karşı tarafın kışkırtmalarına, çocuksu davranışlarına rağmen biz hep haklı olmanın, büyük devlet olmanın vakarı ile hareket ettik. Sürecin bu aşamaya gelmesinde Türkiye’nin sağduyulu, soğukkanlı ve bir o kadar da dirayetli tavrının önemi vardır. Bundan sonra gereken olgunluğu göstermeye devam edeceğiz. Türkiye’ye samimiyetle yaklaşanlar bizden daima hüsnüniyet görecekler, Türkiye’nin sabrını ve kararlılığını test edenler de her zaman hak ettikleri cevabı bizden alacaklardır” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törenin sonunda şehit yakını ve gazi polis ve asker olmak üzere 77 kişi ve aileye Devlet Övünç Madalyası ve Beratı verdi.
NOT: HABER FOTOSU CUMHURBAŞKANLIĞI KURUMSAL SİTESİNDEN ALINMIŞTIR