İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıl dönümünde İzmir Valiliğini ziyaret eden TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Türkiye’nin bölgesinde önemli bir güç olduğunu ifade ederek, “Vatan topraklarını, mavi vatanı da içine alacak bir şekilde, uluslararası hukukun ve anlaşmaların bize verdiği hakları sonuna kadar savunacağız. Kimsenin zerre toprağında, bir damla suyunda gözümüz yok. Bizim de bir karış toprağımızda, bir damla suyumuzda kimsenin gözünün olmasına müsaade etmeyiz. O gözü çıkarırız. Türkiye, bunu yapacak kudrettedir” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıl dönümünde kente gelerek bir dizi ziyaretlerde bulundu. İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’i makamında ziyaret eden TBMM Başkanı Şentop, İzmir Valiliği Şeref Defterini imzaladı.
9 Eylül’ün İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıl dönümü olduğunu hatırlatan Başkan Şentop, "98 yıl önce düşman işgalinden kurtulmamız sırasında canını feda eden şehitlerimizi ve başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm gazilerimizi de rahmetle anıyorum. Türkiye o tarihlerde çok zor günler yaşadı. Fakat İzmir’in kurtuluşu, milli mücadelenin silahlı mücadeleyle ilgili ilgili kısmın tamamlanması anlamına geliyor. Bu bakımdan İzmir bayrak bir şehrimizdir. Ben genelde 9 Eylüllerde İzmir’de bulunmayı tercih ediyorum” dedi.
NATO kapsamında düzenlenecek Türkiye-Yunanistan arası heyet görüşmelerinin Yunanların isteği üzerine bugün değil yarın yapılacağını ifade eden Şentop, "Türkiye, çok zor zamanlarda vatan toprakları için neler yapabileceğini göstermiştir. 50 yıl savaştan savaşa, cepheden cepheye koşan bu milletin çocukları, elindeki savunma imkanları itibariyle çok zor şartlarda ama gözünü kırpmadan ölüme giderek, mücadeleyi sürdürerek bu toprakları vatan yapmıştır. Zaten bin yıldır bu toprakların bizim olmasının izahı budur. Bu topraklarda varlığımızı sürdürme ve muhafaza kararlılığımızdır. Bunu gösterdik. Bugün Türkiye, 100 yıl öncesine göre ekonomik olarak, teknolojik olarak ve askeri güç olarak çok daha iyi bir seviyede. Türkiye, bölgesinde önemli bir güçtür. Vatan topraklarını, mavi vatanı da içine alacak bir şekilde, uluslararası hukukun ve anlaşmaların bize verdiği hakları sonuna kadar savunacağız. Kimsenin zerre toprağında, bir damla suyunda gözümüz yok. Bizim de bir karış toprağımızda, bir damla suyumuzda kimsenin gözünün olmasına müsaade etmeyiz. O gözü çıkarırız. Türkiye, bunu yapacak kudrettedir” diye konuştu.
“FRANSIZLARIN BU COĞRAFYADA NE ARADIKLARINI MERAK EDİYORUM”
Yunanistan’ın aklıselimle hareket etmesini isteyen Şentop, “Yunanistan’ın, uluslararası hukuka, anlaşmalara ve Türkiye’nin Adalar Denizi başta olmak üzere Akdeniz’de hak ve yetkilerine saygılı olmakla mükellef olduğunu düşünüyorum. Bu tür siyasetçilerin şahsi ihtiraslarının, kendilerini gösterme gayretlerinin bu coğrafyada mecburen sınır komşumuz olduğu için bir arada yaşamak zorunda olduğumuz halklar için de çok tehlikeli çok riskli durumlar doğurabileceğini görmek lazım. Ayrıca Yunanistan’ın peşine takılıp da buraya gelen, Yunanistan’ı bu anlamda kendi iç siyasetine alet etmeye çalışan ülkeler de var. Bunların başında Fransa geliyor. Fransızların bu coğrafyada ne aradıklarını merak ediyorum” dedi.
“FRANSA, YAKIN TARİHİNDE BİR ASKERİ BAŞARI KAZANMIŞ BİR ÜLKE DEĞİL”
Kifayetsiz siyasetçilerin, iç siyasetteki sıkışıklıklarını uluslararası alanda akıl dışı hamlelerle örtmeye çalıştıklarını kaydeden Şentop, “Fransa, yakın tarihinde bir askeri başarı kazanmış bir ülke değil. En son 1940’ta Almanların 1 hafta içerisinde Paris’e gittikleri bir çatışmayı, savaşı hatırlıyoruz. Fransız ordusundaki asker sayısı Almanlardan 2 kat fazla. Fransızların silahları, tankları Almanlara göre çok daha yeni ve etkiliyken 1 haftada Alman ordusu Paris’e gidiyor. Bugün bile 1 haftada Paris’e gidebilmek zor. Bunlar hoş hadiseler değil ama elindeki askeri imkanlara rağmen kendi vatan topraklarını müdafaa edemeyen bir durum yaşamış Fransa. Fransa’nın Almanlara karşı kendi egemenliğini kazanması da İngilizlerin ve Amerikalıların yardımlarıyla olmuştur. Fransa’nın askeri başarısı bir tek Afrika’da silahı olmayan insanlara karşıdır. Elinde mızrakla savaşanlara, uçakla ve tanklarla gitmişlerdir. Tarihe baktığımızda da bir tek başarılı komutan var Napolyon’dur. O da esasen Fransız değildir. Bugün 9 Eylül nedeniyle tarih yüklü bir gün yaşıyoruz. O açıdan tarihin hırslarla değiştirilemeyeceğini göstermek için tarihin dikkatli okunması gerekir” şeklinde konuştu.
“Türkiye’ye kendilerince ders vermeye kalkanlara derslerini verip göndermeye Türkiye muktedirdir”
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’een uzun kıyısı olan ülke olduğuna vurgu yapan Şentop, “Doğu Akdeniz’deki olaylar buraya kıyısı olan ülkelerin arasında tartışıp bir karara varabileceği meseledir. Batı Akdeniz’den gelip de Doğu Akdeniz’de bir takım hayallerin peşinde, bölgenin huzurunu bozmaya kimsenin hakkı yoktur. Biz Türkiye olarak, hukuken haklı olduğumuzu bildiğimiz için her zaman diplomasi yoluyla görüşmeye hazırız. Ama bu yolla değil de başka yolla Türkiye’ye kendilerince ders vermeye kalkanlara derslerini verip göndermeye Türkiye’nin muktedir olduğunu ifade ediyorum” dedi.