Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, IŞİD’in ilerlediği ve hakim olduğu bölgenin önemli bir kısmının Türkmen coğrafyası olduğunu ifade ederek, “Türkmen bölgesi IŞİD’in işgalinde. Geri kalan kısmı da, Kürt bölgesinde kalmıştır. Bölgedeki kaosun en büyük zararını Türkmenler görmektedir.” dedi.
Yrd. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, Şii-Sünni-Kürt çekişmesinin yaşandığı, her bir grubun kendi hakları için elindeki kozu başarıyla kullandığı Suriye-Irak hattında, en zor durumda olan grubun ne yazık ki Türkmenler olduğunu kaydederek, “Bölgede karışık etnik yapısı içerisindeki en önemli unsurlar Araplar, Kürtler ve Türkmenlerdir. Burada Türkmenleri diğer gruplardan ayıran en önemli özellik, diğer gruplar bir bütünlük arz ederken, Türkmenlerin farklı bölgelerde yaşıyor olmasıdır. Başka bir deyişle hızla parçalanmaya doğru giden Irak ve Suriye’de, bütün gruplar kendi içlerine birlik içerisindeyken, Türkmenlerde en az bölge kadar parçalı bir yapıya sahip olacaktır. Başka bir deyişle Türkmenler sözde yasaların içerisinde ve ayrıca pratikte de temsil edilmiyorlar. Örneğin Bağdat’ta Kürtlerin ve Şiilerin istedikleri olurken, Türkmenler hiçbir platformda dikkate alınmıyor. Türkmenlerin tek sahibi Türkiye’dir. Ortadoğu için en önemli ülkelerden biri olan Türkiye, bölgedeki Türkmenlerin anavatanıdır. Sadece Türkmenlerin değil, Irak’ta ve Suriye’deki tüm grupların Türkiye’ye ihtiyacı vardır. Ama Türkiye’nin desteğinden yoksun kalan Türkmenlerin sonu felaket olur. Türk devleti Türkmenlere olan desteğini artırarak devam ettirirken, kamuoyu da bu konuda aydınlatılmalıdır. Türk basını da Türkmenlere olan ilgisini artırmalı ve onların sorunlarını gündemde tutmalıdır.” diye konuştu.
TÜRKMENLERİN DURUMU
Türkmenler’in, Suriye’de Şam, Lazkiye, Hama, Humus, Halep, Rakka ile beraber toplam 523 köyde yaşamlarını devam ettirdiklerini kaydeden Eğilmez, “Irak Türkmenleri ise Irak’ın kuzeyinden itibaren Telafer, Musul, Erbil, Altunköprü, Kerkük, Tuzhurmatu, Kara Tepe ve Bağdat’ın doğusundaki bölgelerde yaşıyorlar. IŞİD’in ilerlediği ve hâkim olduğu bölgenin önemli bir kısmı Türkmen coğrafyasıdır. Türkmen bölgesinin IŞİD’in işgalinden geri kalan kısmı da, Kürt bölgesinde kalmıştır. Bölgedeki kaosun en büyük zararını Türkmenler görmektedir. IŞİD nedeniyle ya da bahanesiyle ABD ve Batı bölgedeki başta Kürt grupları olmak üzere Türkmenler hariç herkesi silahlandırıyor. Türkmenlerin ihtilaf içerisinde Kürtler hızla silahlandırılırken, Türklere dayatma bir siyaset uygulanıyor. Bu strateji ileride çok daha büyük sorunları doğuracaktır. Türkmenlerin ve bölge halkının geleceği için, çok acil uçuşa yasak güvenli bir bölge tesis edilmelidir. Çünkü yerlerini terk etmek zorunda kalan Türkmenlerin bu zorunlu göçü uzun sürerse geriye dönmeleri de çok zor olacaktır. Ve uzun süreli bir muhacirlik, arkasından hızlı bir asimilasyonu getirecektir. Türkmenlerin geleceği için tek hamileri olan Türkiye’nin var olan desteği daha da artırılmalı, gelecekte oluşması muhtemel bir asimilasyonun önüne geçilmesi için önlemlerin alınmalı ve mutlaka güvenli bir bölge oluşturulmalıdır.” şeklinde konuştu.