Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, bin yılların doğal reçetelerini, zamanın testinden geçmiş bir miras olarak gelecek nesillere aktarmanın kutlu bir görev olduğunu belirtti.
Emine Erdoğan, Dünya Sağlık Örgütünün, Hindistan Ayush Bakanlığı ile Gandhinagar'da düzenlediği "Hindistan Uluslararası Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresi'ne (GETAT)" video mesaj gönderdi. Mesajına, organizasyonu düzenleyen Dünya Sağlık Örgütüne teşekkür ederek başlayan Emine Erdoğan, "İnsanlığın şifa birikimini, yalnızca modern tıp tükendiğinde başvurulacak adeta son çare gibi algılamaktan vazgeçmenin büyük bir aydınlanma olduğu aşikar. Bin yılların doğal reçetelerini, zamanın testinden geçmiş bir miras olarak gelecek nesillere aktarmanın kutlu bir görev olduğu kanaatindeyim" değerlendirmesini yaptı.
“Yerel bilgelere kulak vermek, reçetelerine başvurmak, şifa arayışını kısaltabiliyor”
Her medeniyetin tedaviye dair köklü deneyimi ve başarı hikayesi olduğuna işaret eden Emine Erdoğan, "Hastalıklar nasıl yaşanan coğrafyaya özgü olabiliyorsa yitik şifayı yine aynı iklim ve toprakta yetişen doğal ürünlerde bulmak da kolaylaşıyor. Dolayısıyla yerel bilgelere kulak vermek, reçetelerine başvurmak, şifa arayışını kısaltabiliyor. Bu nedenlerle farklı kültürlerin deneyimlerinden istifadeyi amaçlayan Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresi'nin, hayırlara vesile olacağına, yürekten inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Ayrıca Emine Erdoğan, geleneksel tıbbın deva aramaktan önce sağlığı korumayı hedeflediğine işaret ederek, hekimlerin hastalıkların en önemli sebebi olarak, "doğal beslenmeden uzaklaşma ve fiziksel aktivite eksikliği" konusundaki uyarılarını anımsattı.
"Türkiye'de sağlığın korumasına çok önem veriyorum"
Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre, ölümlerin yüzde 70'inin bulaşıcı olmayan hastalıklardan kaynaklandığını aktaran Emine Erdoğan, şöyle devam etti:
"Kardiyovasküler hastalıklar başta gelirken kanser, solunum yolu hastalıkları ve diyabet üst sıralarda yer buluyor. Bu bakış açısının sonucu olarak, Türkiye'de sağlığın korumasına çok önem veriyorum. Öncelikle genç nesillere dengeli beslenme ve spor alışkanlıkları kazandıracak projeleri destekliyorum. Tarımsal üretimde, kimyasal gübre ve ilaçlardan ziyade doğal yöntemlerin kullanımını teşvik ediyorum. Yerel türleri ve biyoçeşitliliği korumayı amaçladığımız ‘Ata Tohum Projesi’ gibi kapsamlı kampanyaları himaye ediyorum."
“15 geleneksel ve alternatif tıp uygulaması, Sağlık Bakanlığı kapsamına alındı”
Emine Erdoğan, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, geleneksel tıbba başvurma oranının da yüzde 80'leri bulduğuna dikkati çekerek, Türkiye'de geleneksel tıp alanında yapılanlara ilişkin, "15 geleneksel ve alternatif tıp uygulaması, Sağlık Bakanlığı kapsamına alındı. Sonuçların bilimsel gelişmeler ışığında değerlendirilmesi amacıyla bir enstitü kuruldu. Üniversitelerimizde araştırma ve uygulama merkezleri hayata geçirildi. Böylelikle binlerce hekimimize bu alanda eğitim imkanı sağlandı" bilgisini verdi.
Düzenlenen iki uluslararası kongrede Anadolu tıbbını, kanıta dayalı yöntemlerle dünyaya tanıtmayı hedeflediklerinin de altını çizen Erdoğan, himayelerinde düzenlenen ve ilki 2018'de yapılan GETAT Kongresi'ne, 38 ülkeden bilim insanının 304 bildiriyle katıldığını hatırlattı.
“Hastalık yerine şifayı merkeze alan yaklaşım benimsendikçe daha sağlıklı nesiller yetiştirmenin mümkün olacağı kanaatindeyim”
Kongreler vesilesiyle bir araya gelen araştırmacıların geleneksel tıbbı bugüne taşıdıkça etkileyici veriler elde etmelerinin mutluluğunu yaşadığını dile getiren Emine Erdoğan, şunları kaydetti:
"Hastalık yerine şifayı merkeze alan yaklaşım benimsendikçe daha sağlıklı nesiller yetiştirmenin mümkün olacağı kanaatindeyim. Her birey, kendi kendisinin koruyucu hekimi olmaya başladıkça sağlığa ayrılan kaynaklar, insanlığın yararına başka alanlara kaydırılabilecektir. Dolayısıyla tabiat eczanesinin reçetelerini keşif yolculuğuna dönüşen kongrenin sonuçlarını merakla bekliyorum."