Eğitim Bir-Sen’in Erzurum 2 Nolu Şube Başkanı Şimşek, 2009 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nda 318 farkla ve 137 bin 464 üyeyle “Yetkili” olan sendikalarının, bu yıl farkı 4 bin 444’e çıkardığını kaydederek, “Sendikamız, 143 bin 249 üyeyle “Yetkili Sendika” unvanını pekiştirmiştir. Eğitim hizmet koluna dâhil diğer kurumlardaki üyelerimizle birlikte mutabakatlara yazılan üye sayımız 150 bine ulaşmıştır. Ücretsiz izinde olan ve çeşitli nedenlerle mutabakata yazılamayan üyelerimizi de barındıran üye takip sistemimizde 162 bin üyemiz bulunmaktadır. Büyük bir aile olmanın, yetkili olmanın ve etkili olmanın gururunu, mutluluğunu yaşıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı’nda gerçekleştirilen ve “Yetkili Sendika” olarak çalışanları temsil ettiğimiz Kurum İdari Kurulu’nda, çalışanların bize yüklediği temsil sorumluluğunun bilinciyle sorunların çözümüne yönelik gayretli çalışmalar ortaya koyduk ve pek çok konunun da çözüme kavuşturulmasına katkıda bulunduk. Önümüzdeki dönemde de aynı ciddiyet, samimiyet ve gayretle çalışanların beklentilerinin karşılanması doğrultusunda çalışmalarımıza devam edeceğiz.” diye konuştu.
//EĞİTİM SİSTEMİNİN EN ÖNEMLİ SORUNU
Eğitim sisteminin, ana illetlerin gölgesinde, palyatif müdahalelerle yürütülmeye çalışıldığını vurgulayan Şimşek, “Eğitim sistemimizin en önemli problemi sınav ve dershane odaklı oluşudur. Sınav ve dershane odaklı olmaktan kurtulmanın yolu, okullardaki yönlendirme çalışmalarının güçlendirilmesinden geçmektedir. Bireyin en önemli gelişim aşaması olan meslek seçimi, hayatı boyunca vereceği en önemli kararlardan biridir. Meslek seçiminin bilinçli bir yöntemle yapılması, hem kişi ve ailesi açısından hem de ülkenin geleceği açısından önem arz etmektedir. Meslek seçiminde öğrencinin bireysel özellikleri yanında ilgi, yetenek ve değerlerinin önemli olduğu, ailelerin ve öğretmenlerin bu noktayı göz önünde bulundurarak mesleki yönlendirme yapmaları önemlidir.” dedi.
Yaptıkları tespitlere göre, Türkiye genelinde 149 bin öğretmen açığı bulunduğunu vurgulayan Şimşek; “Bununla birlikte 250-300 bin öğretmen adayı da atama beklemektedir. Öğretmen açığının giderilmesi için en az 100 bin öğretmen hemen atanmalıdır. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde öğretmen açığı oldukça fazladır. Bu yörelerde çalışan öğretmenlere ücret anlamında pozitif ayrımcılık yapılarak, illerin durumuna göre, tazminat ödenmelidir. Derslik başına ortalama 28 öğrenci düşmesi için toplamda 76 bin dersliğe ihtiyaç bulunmaktadır. Bu açığın giderilmesi yönünde çaba gösterilmesi gerekmektedir.” diye konuştu.
“70 BİN SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMEN KADROYA GEÇİRİLMELİDİR”
Milli Eğitim Bakanlığı’nda 70 bin sözleşmeli öğretmen çalıştığına dikkati çeken Şimşek, “Sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçişi için yapılan çalışmalar bir an önce sonuçlandırılmalı; Başbakanlıkta bekletilen düzenleme ivedilikle Bakanlar Kurulu’nda imzaya açılarak Meclis’e gönderilmelidir. Kadroya geçiş sürecine ilişkin bir takvim belirlenmeli, kadroya geçişleri sağlanan öğretmenler adaylık sürecinden muaf tutulmalıdır. Eğitim kurumları yöneticilerinin aylık karşılığı haftada 6 saat derse girmeleri zorunluluğu esnetilerek, ‘6 saate kadar derse girmeleri’nin sağlanması bakımından ilgili mevzuatta değişiklik yapılmalıdır. Ekonomik kriz gerekçesiyle ek ders ücretlerine şimdiye kadar bir artış yapılmamıştır. Ek ders ücretleri mutlaka artırılmalıdır. Ayrıca, ek ders ücretleri vergiden muaf tutularak, vergi matrahına dâhil edilmemelidir. Öğretmenlerin 2006 yılı öncesinde olduğu gibi, dersleri aylık ve ücret karşılığı ayrılarak haftalık ders dağılım çizelgelerinde ayrı ayrı belirlenmelidir. Öğretmenden kaynaklanmayan sebeplerden dolayı ders işlenememesi halinde derse gelen öğretmenlere ek ders ücreti verilmelidir.”