“Suriye’de normal bir gün içerisinde, patlayan bombalar, uçaklardan atılan füzeler bunların oluşturduğu yıkımlar, imha edilmiş evlerin, iş yerlerinin enkazları arasındaki yükselen feryatlar, ağlama sesleri, beton yığınları altında yakınlarını arayan insan manzaraları artık alışılmış rutinlerdir.” diyen Atatürk Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Savaş Eğilmez, “Bunun gibi manzaralar, Suriye’nin geneli için yaklaşık beş yıldır rutin olarak yaşanıyordu. Ama son üç aydır, Rusya’nın gerçekleştirdiği hava saldırıları, ülkede özellikle mazlum ve sivil halkın yaşadığı zorlukları tam anlamıyla cehennem azabına çevirmiştir. Bölgedeki bağımsız kaynaklara göre sivil ölümleri yeni bir boyut kazanmış, 30 Eylül’den beri devam eden Rus bombardımanları, insanlığa büyük bir darbe vurmuştur. Yine bağımsız kaynaklardan ulaşılan raporlara göre, Halep’te terörist grupların hangi bölgelerde yerleşmiş olduğu herkes tarafından bilinmesine rağmen, terörizmle mücadele ettiğini iddia eden Ruslar, Halep’in merkezindeki camileri ve çarşıları hedef alıyor. Buna rağmen Rusya ısrarla sivilleri bombaladığını reddedip, Suriye’deki operasyonlarını DAİŞ ve Suriye el kaidesi şeklinde öne çıkan El-Nusra gibi terörist gruplara karşı yaptığını iddia ediyor.” diye konuştu.
Suriye’de yaklaşık 5 yıldır süren iç savaşta 250 bin kişi hayatını kaybettiğini belirten Eğilmez, “13,5 milyon insan çaresiz bir şekilde insani yardıma muhtaç duruma gelmiştir. Bunun yanında 6,6 milyon insan, Suriye içinde evlerini terk etmek zorunda kaldı ve milyonlarcası da mülteci durumuna düştü. Birleşmiş Milletler İnsani İşler Eşgüdüm Ofisine göre, Ekim’in başından beri Rus hava saldırıları yüzünden 120 binden fazla kişi yerlerinden oldu. İnsan Hakları Savunucusu Doktorlar Örgütü’nün yayımladığı rapora, sadece Kasım ayında, Ruslar 10 sağlık tesisini imha etti. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nin verilerine göre de, sadece Aralık ayının ilk yarısında 353 sivil vatandaş, Rus saldırılarında hayatını kaybetti. Rusya’nın güdümündeki Esed rejiminin gerçekleştirmek istediği temel stratejisi, muhaliflerin kontrolündeki alanları insansızlaştırmak. Rejim, Rusya, İran ve Hizbullah militanlarının desteklediği ile son dönemde özellikle Halep çevresinde yeni bölgeler ele geçirmeye başladı. Rusya-İran ve Esed arasındaki ortak saldırı stratejisine göre, Ruslar hedefteki bölgeleri yoğun bir şekilde bombaladıktan sonra İran ve rejim güçleri bombalanan bölgede saldırıya geçip o toprakları ele geçirmeye çalışıyor. Suriye’de Rusya denince sivil halkın aklına enkaz, ölüm ve imha anlamına geliyor. Suriyeliler masum insanlar kendi ifadeleriyle belirmek gerekirse “Rusya ile beraber insanlığa ve adalete olan tüm inançlarını yitirdiler” diye konuştu.