Erzurum Doğu Anadolu Perakendeciler Derneği’nin (PERDER) Yönetim Kurulu Başkanlığı’na 4’üncü kez Ömer Düzgün seçildi.
Organize perakendenin en önemli halkası olan yerel zincir marketlerin çatı örgütü Türkiye Perakendeciler Federasyonu’na bağlı Doğu Anadolu Perakendeciler Derneği’nin (PERDER) Olağan Genel Kurul toplantısı yapıldı. Derneğin Kurucu Başkanı Ömer Düzgün, oy birliği ile bir dönem daha Doğu Anadolu PERDER’in Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildi.
Perakende sektörünün en önemli ve en büyük çatı örgütü konumunda olan ve Türkiye Perakendeciler Federasyonu’na (TPF) bağlı olarak çalışmalarını sürdüren Doğu Anadolu PERDER’in 4’üncü Olağan Genel Kurul toplantısı, Palandöken’deki Snow Dora Otel’de yapıldı. Doğu Anadolu Bölgesi’nde Erzurum başta olmak üzere, Erzincan, Bayburt, Ağrı ve Kars illerinde faaliyet gösteren Doğu Anadolu PERDER’in 4. Olağan Genel Kurulu’nda Ömer Düzgün, oy birliği ile bir kez daha Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçildi.
İŞTE PERDER’İN YENİ YÖNETİM KURULU
Ömer Düzgün Başkanlığındaki Doğu Anadolu PERDER’in Olağan Genel Kurulu’nda yeni Yönetim Kurulu ise şöyle belirlendi: Ömer Düzgün (Düzgün Marketler), Muharrem Özdemir (Güvendik Marketler), Yavuz Güney (Güney Tavukçuluk), Murat Söylemez (Prodoryum Mağazaları), Muammer Aydın (Bakk-al Gross), Gürsel Demirci (Ayışığı AVM) ve Yusuf Çizmelioğlu (Çizmelioğlu Süt Ürünleri)
ÖMER DÜZGÜN PERDER’İ ANLATTI
Doğu Anadolu PERDER Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün, Genel Kurul’da yaptığı konuşmada oy birliği ile bir kez daha seçilmiş olmaktan duyduğu mutluluğu ifade etti. Düzgün, konuşmasında Doğu Anadolu PERDER’in yapısı ve çalışmaları hakkında bilgiler de aktardı. 5 ilde faaliyet gösteren Doğu Anadolu PERDER’in 28 üye işletme, buna bağlı 90 şube bin 900 personelle tüketicilere hizmet verdiğinin altını çizen Düzgün, hedeflerinin, bu hizmet yelpazesini sürekli genişletmek olduğunu kaydetti.
Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün, günümüzde yerel perakendeciliğin, bir yandan global işletme anlayışı ile şekillenirken, diğer taraftan bakkaliye kültürü ve bu çerçevede oluşan alışkanlıkları korumak suretiyle bugünkü noktaya ulaştığını belirterek, “Bu gelişme, beraberinde yerel hassasiyetlerin devamını da sağlamıştır. Tüketici, çoğu kez geçici özenti olarak tanımlanabilecek ‘yabancı veya ulusal işletmelere yönelme’ tutumunu terk ederek artık yereli destekleme bilincini kazanmakta önemli bir mesafe almıştır. Bunda kuşkusuz yerel perakendecilerin hizmet kalitesini artırması ve yerelcilik olgusunun her geçen gün tüketicide artarak yerleşmesi etkili olmuştur” diye konuştu.
YEREL İŞLETMELERİN ÖNEMİNE VURGU
Konuşmasında yerel işletmelerin önemine vurgu yapan Ömer Düzgün, küçük metrekareli ulusal işletmelerin kalite, hizmet ve çeşitlilikten uzak, dönemsel ucuz ürünler sunarak kârlılığı artırma amacına yönelirken, yerel işletmelerin ise, bölgenin sorunlarının çözümüne katkı sağlayıcı etkinlikleriyle yerel kalkınmanın temel dinamiklerinden birini, hatta en önemlisini oluşturduklarını vurguladı.
Düzgün, “Ayrıca, ulusal işletmeler, bulundukları bölgenin üreticisine, esnafına, nakliyecisine beklenen faydayı sağlamayan, kazançlarına ait vergilerini bulunduğu şehre vermeyen, şehir ekonomisine ciddi bir katkıda bulunmayan, günün sonunda sıcak parayı vakumlayıp merkezlerine aktaran kuruluşlardır” dedi.
YEREL PERAKENDECİLER SOSYAL SORUMLULUK ÜSTLENİYOR
Yerel perakendecilerin aile çevresinden başlayarak komşu, mahalle ve semt işsizlerine istihdam alanı oluşturduğu, böylece sosyal barışın güçlenmesine katkı sağladığının yadsınamaz bir gerçek olduğunu anlatan Düzgün, yerel perakendecilerin üstlendiği sosyal bir sorumluluğa da dikkat çekti. Düzgün, “Sektörde hiç çalışmamış bir kişinin ulusal ve uluslararası işletmelerde kabul görme imkânı yokken, yerel perakendeciler bu durumdaki hemşerilerine kucak açmakta, onları eğiterek sektöre kazandırmaktadırlar. Yani yerel işletmeler bir bakıma çıraklık eğitimi merkezi işlevini de üstlenmiş bulunmaktadırlar. Yerel perakendeciler sosyal sorumluluk anlayışı doğrultusunda okul ve cami gibi eğitim ve ibadet alanlarına yol, köprü ve çeşme gibi bayındırlık çalışmalarına doğrudan ve dolaylı desteklerde bulunmakta böylece toplumsal yapının korunması ve güçlenmesine ciddi boyutlarda destek sağlamaktadırlar” şeklinde konuştu.
YEREL PERAKENDECİLİĞİN SAĞLADIĞI KATKILAR
Doğu Anadolu PERDER Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün, yerel perakendecilerin, yöresel ekonomiye sağladıkları diğer kazanımları ise, şöyle sıraladı: “Yerel perakendeciler, yerel üreticilere ve tedarikçilere verdiği destekler ile onların büyümesine katkı sağlar. Yerel Perakendecilik, üretici-nakliyeci-toptancı-pazarlamacı ve ürünü nihai tüketiciye ulaştıran işletmeler zincirinin hepsinin bir arada çalıştığı bir mekanizmadır. Yerel perakendeci, vergisini kazandığı şehre veren, sermayesini dışarı çıkarmayarak tekrar o bölgede yatırıma dönüştüren, hatta zaman zaman sektör dışı yatırımlarda bulunarak gayri safi milli hasılaya destek sağlayan yatırımcıdır. Perakendeciliğin geleneksel ve organize olmuş, modern kanalını bir bütün olarak düşündüğümüzde, yerel perakendeciliğin bu bütünlük içinde büyük bir payının olduğunu, sektörün lokomotifi ve temel taşı olduğunu söyleyebiliriz.”
“BAZI YASAL DÜZENLEMELERE İHTİYAÇ VAR”
Perakendecilik sektörü ile ilgili yasal düzenlemelerin beklentileri karşılayabilecek ölçüde gerçekleştirilmesi halinde sektör çalışanlarının yaptıkları işin, profesyonel meslekler arasında daha saygın bir yer bulacağını ve sektörün kendi iç dinamizmini geliştirmiş olacağını anlatan Düzgün, “Yerel perakendecilik, sadece gıda perakendeciliği veya marketçilik olarak algılanmamalıdır. Yerelde ekonomiye güç katan, bölgenin büyümesine katkıda bulunan her türlü işletme yereldir” vurgusunu yaptı.
“ÇOK ÇALIŞMALIYIZ, KENETLENMELİYİZ”
PERDER Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün, konuşmasında ülke ekonomisinin geçirdiği zor döneme de değindi. Bu sürecin perakende sektörünü dolaylı da olsa olumsuz yönde etkilediğini dile getiren Ömer Düzgün, “Bu süreçte biz perakendecilere düşen en büyük sorumluluk, daha çok çalışmak, birlik ve beraberlik içerisinde olup, daha çok kenetlenmektir. Ülkemize üretim ve istihdam alanında katkılarımızı artırmak için çabalamamız gerekiyor. Hizmet kalitemizi arttırmalı, yerel perakendeciler olarak yerel üreticilere daha fazla destek vermeliyiz. Hizmet ve fırsat rekabetini bir arada yapıp, işletmelerimizin geleceğinin sürdürülebilir bir şekilde olması için gelir-gider dengesini verilerle raporlayıp kontrol altına almamız gerekiyor” hatırlatmasında bulundu.
HALİÇ KONGRE MERKEZİ’NE DAVET
Öte yandan Ömer Düzgün, konuşmasının sonunda 17-18 Nisan tarihleri arasında 11’incisi düzenlenecek olan “Yerel Zincirler Buluşuyor” adlı organizasyonu da hatırlattı. İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilecek olan dev organizasyona bölgedeki tüm yerel işletmeleri davet eden Düzgün, sözlerini şöyle tamamladı: “Doğu Anadolu PERDER’in Genel Kurulu’nda şahsıma gösterdiğiniz güven ve teveccühten dolayı sizlere çok teşekkür ediyorum. Önümüzdeki yeni dönemde yeni yönetimimizle inşallah daha güzel işler yapıp, şehrimiz, bölgemiz ve Türkiye’mizin ekonomisine katkıda bulunmak için çalışmalarımıza hız vereceğiz. Kongremize gösterdiğiniz ilgiden dolayı teşekkür eder, saygılarımı sunarım.”