Başkent’te bu yıl ilki gerçekleşen Doğu ve Güneydoğu Tanıtım Günleri'ne vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. 21 ilin meşhur lezzetlerinin vatandaşlarla buluşturulduğu fuarda en çok ilgiyi Van’ın tuzlu inci kefali, Bitlis balı ve yöresel peynir çeşitleri gördü.
Ankara'da ilki gerçekleştirilen Doğu ve Güneydoğu İlleri Tanıtım Günleri. Altınpark fuar alanında kapılarını ziyaretçilere açtı. Başkent’te yeni yılın ilk fuarında Doğu rüzgarı esti. Tanıtım Günleri’nde kazıyla ünlü Kars’tan tarihi evleri ile binlerce turist çeken Mardin’e, kayak merkeziyle dünyaca üne kavuşmuş Erzurum ve 21 il lezzetleri ve kültürleriyle Başkentlilere tanıtıldı. Fuarda Erzurum cağ kebabından Urfa ciğerine, Hatay’ın kağıt kebabından Gaziantep’in içli köftesine kadar onlarca çeşit yemek vatandaşların beğenisine sunuldu. Kars’ın kaşar peyniri, Ardahan’ın küflü peyniri de stantlarda en çok merak edilen ürünler arasında bulunuyor.
FUARDA ÜRÜNLER İNDİRİMLİ OLARAK SATIŞA SUNULUYOR
Bitlis’ten gelerek fuarda stant açan Emin Kılvan, Bitlis balının doğallığına işaret ederek, “Şekersiz, katkısız bir bal. Şeker hastası bile bu balı yiyebiliyor. Hiç kuşkusuz kahvaltıda yiyebilir, şifadır. Fiyatlar ucuz. Bitlis’te bu balı 180’den aşağı vermiyoruz ama şu an burada kilosu 120 lira” ifadelerini kullandı.
Fuarda en çok Bitlis ürünlerinin dikkatini çektiğini söyleyen Fahriye Bektaş, “Stantların hepsi çok güzel, hakikaten güzel ürünler getirilmiş ama en çok dikkatimi çeken Bitlis fuarı oldu, çok daha doğal. Çok lezzetli buluyorum bütün ürünlerini, çok fazla tüketiyorum. Özellikle Bitlis’ten çok fazla alışveriş yaptım. Bal aldım. Bitlis'in balı meşhurdur biliyorsunuz. Hakikaten çok lezzetli bir bal. Ankara’da bulamayacağınız bir bal. Peynirini aldım, otlu peyniri çok lezzetli. Fiyatlar normal, alınabilecek fiyatlar” dedi.
Bitlis Tatvan’dan fuara katılan esnaflardan Celal Öğretmen, “Bitlis Tatvan. O bizim Van Gölü balığı, inci kefal. Bu salamura balıklar tuzda muhafaza ediliyor, bunun tek etkisi uzun süre kalabiliyor. Bir gün suyun içinde kalıyor, güzelce yıkanıyor, başı kesilip pişiriliyor. Normalde bu tandırın içinde çok güzel olur. Güzelce yıkanıp, yağda kızartılıp pişiriliyor. Bunun yanında bulgur pilavı, bir de bir çay içerseniz ister istemez tuzu geçiyor. Bozulmadan 2-3 yıl kalır, bir şey olmaz. Serin yerde, sıcak olmadığı sürece hiçbir şey olmaz. Normalde fiyatı bunun 15 lira. Ayrıca kendi ürettiğimiz tulum peynirleri de var” diye konuştu.
Bitlis’ten getirdiği dağ elmalarını fuarda satan Müşhülhan Öğretmen ise, “Bitlis Hizan'dan geliyoruz biz. Kaliteli ürünleri getiriyoruz, dağ elmaları gibi. Bu ürünler bizim kendi ürünlerimiz. Bu ürün sadece Bitlis Hizan'da yetişiyor, dağ elmaları diyorlar. Bunu toplarken toprağa gömüyorlar, ondan sonra çıkarıyorlar ve bunlar ilkbahara kadar bir sene böyle kalıyor. Bu çok ekşi, toprağa gömünce biraz tadı farklı oluyor. Bunu biz kurutuyoruz, suyu da çok şifalı. Bu elma her yerde bulunmaz. Tansiyona, şekere çok iyi geliyor. Biz herkese tavsiye ediyoruz. Şehirde yaşayanlar bu hormonlu elmaları yiye yiye daha farklı bir tat alıyor ve mükemmel oluyor. Bunu normalde biz 10 liraya vermemiz lazım ama biz fuara özel 5 liradan veriyoruz” şeklinde konuştu
Gürol çifti, yöresel tatlara bakmak ve ihtiyaçları olan ürünleri almak için fuarı ziyaret ettiklerini belirterek, “Tarhana aldık. Yaşımız icabı artık otlarla besleniyoruz. Fuar çok güzel. Sürekli olması lazım. Doğal beslenmek insan sağlığı için çok önemli” dedi.
Vatandaşlardan Abbas Yıldırım, fuarı güzel bulduğunu söyleyerek, “Dışarıdaki fiyatlarla aynı. Emekli olduğum için vaktimi değerlendirmek ve gözümü de doyurmak için buraya geldim. İmkanlarımız dahilinde doğal beslenmeye dikkat ediyoruz” dedi.
Öte yandan fuarda farklı yörelerden ürünler de yer aldı. Çankırı’nın tuz ve tuz ürünleri vatandaşlardan yoğun ilgi gördü. 40 senedir kesecilikle uğraşan 75 yaşındaki Yılmaz amca da Bursa’dan getirdiği organik keseleri satışa sundu.