Çin hükümetinin 2016’yılından beri Doğu Türkistan'da 31 cami ve 2 türbeyi yıktığı ortaya çıktı.
Çin hükümetinin Müslüman Uygur Türklerine karşı asimilasyon politikası devam ediyor. Hükumetin Uygur kültürünü asimile etmek için kurduğu toplama kamplarının ispatının ardından cami ve türbelerin de sistematik şekilde yıkıldığı belgelendi. Halka açık uydu görüntülerini karşılaştırıldığında Doğu Türkistan'da birçok cami ve türbenin yıkıldığı kolayca görülüyor.
Çinli bir öğrencinin, Hotan’da bulunan yaklaşık 700 yıllık Keriya Aitika Camii’nin yıkıldığını gösteren uydu fotoğraflarını karşılaştırıp sosyal medyadan paylaştı. Geniş yankı uyandıran fotoğrafların üzerinde harekete geçen The Guardian gazetesi ve Bellingcat isimli internet sitesi ortak çalışma düzenleyerek 91 bölgeyi inceledi. Araştırmanın sonucunda, 2016 yılından beri toplam 31 caminin ciddi hasar gördü ve 15’inin tamamen yıkıldığı gözlendi. Ayrıca ünlü 2 türbenin de tamamen yok edildiği belgelendi.
UYGURLARI MÜSLÜMAN YAPAN ASKERİN TÜRBESİ YOK EDİLDİ
Taklamakan Çölü’nde bulunan kahraman bir asker olan İmam Asım’ın türbesi ve tekkesinin yıkıldığı gözlendi. İslamiyet’in Uygur bölgesine yayılmasını sağladığı söylenen İmam Caferi Sadık’ın çölün ortasında bulunan türbesinin de tamamen kaybolduğu belgelendi. Nottingham Üniversitesi İslam tarihçisi Rian Thum, “Atalarının mezarlarını, Uygur tarihinin simgeleri olan kutsal mabetleri yok etmek, Çin hükumetinin Uygurların kültürünü yok edip geçmişleriyle olan bağlantısını koparmak istediklerinin en temiz göstergesidir” dedi.
Araştırmacılar, hükumetin binlerce camiye zarar verildiğine inanıyor. Ancak polisin Uygur bölgesinde gazetecilerin ve bağımsız araştırmacıların serbestçe dolaşmasına izin vermemesi nedeniyle iddia edilen birçok yıkım kanıtlanamıyor.
ARTIK CAMİLERE GİDİLMİYOR
Hotan’da bulunan başka bir büyük cami olan Yutian Aitika Camii ise geçtiğimiz yılın Mart ayında tamamen yok edilmiş. Bölgedeki en büyük mabedi olan Yutian Aitika Camii’nin 1200’lü yıllarda inşaa edildiği biliniyor. Yutian ilçesinde yaşayan Çinli bir vatandaş, gazetecilere verdiği mülakatta, “Birçok cami yok oldu. Bu bölgede eskiden her köyde bir tane cami olurdu” ifadesini kullanarak bölgedeki camilerin yaklaşık yüzde 80’inin yıkıldığını ifade ediyor. Yine aynı kişi, camilerin yıkılmasıyla birlikte artık Müslümanların bir araya gelmediğini ve cami cemaatinin artık toplanmadığını ifade ediyor.
CAMİ KAPILARINDA KİMLİK KONTROLÜ
Uzmanlar, kültürel yapıların yıkarak bir sonraki nesli asimile etmeyi amaçladığını söylüyor. The Guardian gazetesinin ulaştığı vatandaşlar, Müslümanların korkudan, gözetleme sistemleriyle donatılmış camilere gitmeyi bıraktıklarını söylüyor. Ülkedeki çoğu caminin girişinde kimlik kontrolü yapılıyor. Bunula birlikte kültürel festivaller ve türbe ziyaretleri de birkaç yıldır yapılmıyor. Başka bir Uygur Türki ise toplama kamplarında insanların yeniden eğitildiğine dikkat çekerek, “Eğer şimdiki neslin ebeveynlerini elinden alırsanız ve kendi kökenlerini hatırlatan kültürel mirası yok edersiniz, büyüdüklerinde bunlar onlar için “yabancı” olacaktır.
HÜKÜMET İDDİALARI REDDEDİYOR
Çinli yetkililer, Müslüman azınlıkların hedef alındığına dair bütün iddiaları reddediyor. İddialara cevap veren Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Geng Şuang, “Çin din özgürlüğünü sağlıyor ve aşırılık yanlısı dini düşünceye şiddetle karşı çıkıyor ve mücadele ediyor. Çin'de 20 milyondan fazla Müslüman ve 35 binden fazla cami var. Dini inananlar, yasalara göre dini faaliyetlerde özgürce yer alabilirler” açıklamasında bulundu.