Dadaşlar Milli coşkuda buluştu

Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıl dönümü, milli coşkuyla kutlandı.

Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıldönümü törenleri, sabah saatlerinde Havuzbaşı'nda bulunan Atatürk anıtına çelenk koyulmasıyla başladı. Çelenk koyma törenine Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak, AK Parti Erzurum Milletvekilleri Recep Akdağ, Mustafa Ilıcalı, Zehra Taşkesenlioğlu, İbrahim Aydemir ve Orhan Deligöz, 9’uncu Kolordu Komutanı Korgeneral Şeref Öngay, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Erzurum AK Parti İlBaşkanı Fatih Yeşilyurt, Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Ali Lapanta, İlçe Belediye Başkanları, Gaziler, Sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Atatürk anıtına çelenk sunulmasının ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın akabinde konuşan Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Erzurumluların 12 Mart kurtuluş gününü kutlayarak, vatanı ve bayrağı uğruna düşmana göğsünü siper edenlerin Türk tarihin deki yerini hiç kimsenin unutmayacağını belirtti.

“ERZURUM ANADOLU’NUN KİLİDİ VE ANAHTARI”

Sekmen konuşmasında şunları kaydetti, ‘Büyük ecdadımızın torunları; vatan müdafaasında destan yazdığımız 12 Mart Kurtuluş Günümüz, hepimize kutlu olsun. Erzurum; büyük Türk milletinin tarihi misyonunda ve alın yazısında her zaman Anadolu’nun kilidi ve anahtarı konumunu üstlenmiş kutsal bir Müslüman coğrafyasıdır. Dün olduğu gibi bugün de bu tarihi şehir; stratejik öneminden tarihi, dinî ve siyasî cazibesinden hiçbir şey kaybetmemiştir. Türk milletinin eline geçtiği yıllardan günümüze kadar, ülkemizde görülen her önemli vatan meselesinde Türk milletinin yüz akı ve yürek güveni olmuştur.

Tarihimizin öğrettiği ilk hakikat bu vatanı kurmanın kolay olmadığıdır. Üstünde bugün sere serpe gezdiğimiz bu topraklar, şehitlerimizin kanlarıyla vatanlaştırdığımız ülkemizin, Türk milletinin vatanı olabilmesi için, bin yıldan beri en seçme yiğitlerini, devlet adamlarını, komutanlarını,  en sevdiği, üstüne titrediği zekâları, ilim, fikir ve gönül adamlarını buralarda eritmiş, buralarda akıtmıştır. 1916-1918 yılları arasında Birinci Dünya Savaşı içinde Rus Ordusu ile ittifak yapan Taşnak, Hınçak ve Ramgavar adlı Ermeni Çeteleri Erzurum-Cinis’te, Tazegül’de, Alaca’da, Ilıca’da, Tepeköy’de, Dutçu’da, Erzurum Merkezde; Yanıkdere’de, Karskapı’da, Ezirmikli Osman Ağa ve Mürsel Paşa Konaklarında, Firdevsoğlu Kışlası’nda, Yeşilyayla’da, Hasankale’de, Tımar’da,  Köprüköy’de, Horasan’da tam bir “Müslüman Türk Soykırımı” gerçekleştirmiştir. Savaşla hiçbir ilgisi olmayan, masum sivil ahali, Ermeni Çeteleri tarafından sadece Türk ve Müslüman oldukları için katledilmişlerdir.

Birinci Kafkas Kolordusu Komutanı Kazım Karabekir Paşa, 12 Mart sabahını şöyle anlatır: “Erzurum’da öyle acıklı olaylar gördük ki insanı insanlığından iğrendiriyordu. Halk gözyaşlarıyla şuraya buraya koşuyor, kimi oğlunu, kimi babasını, kimi karısını süngülenmiş veya yakılmış buluyor, saçlarını yoluyordu. Sokaklarda hayat eseri görülmüyordu. Yerlerde çocuk, kadın ve yaşlılar kanlar içinde yatıyordu. Ermeniler yalnız son gece 3 bin Müslümanı katlettiklerini, öğünerek Ruslara anlattı.”

Muhacirliğin elemini, istilânın sıkıntılarını tatmış ve Ermeni zulmünün ağırlığını yaşamış olan bu eski ve şanlı kalenin çocukları, son ferde kadar müdafaanın bir zaruret olduğu imanını çehrelerinde taşıyorlardı. Bugün Erzurum’da hiçbir hane ve aile yoktur ki Rus ve Ermeni savaşlarında şehit vermemiş olsun. İstiklal ve hürriyet bizler için uğrunda ölünecek önemli ve vazgeçilmez bir kavramdır. Erzurumlu; vatanı, bayrağı, namusu ve ezanı muhammediyesi için gözünü hiç kırpmadan seve seve feda eder. İşte bu nedenledir ki 12 Mart; Erzurumlular için istiklal, hürriyet, Cumhuriyet ve demokrasi demektir.  12 Mart’ta Türk’ün sarsılmaz iradesi, vatan ve bayrak sevgisi, Dadaşın üstün cesaret ve kahramanlığı tarihe altın harflerle yazılmıştır. Tıpkı Çanakkale’de olduğu gibi Dadaşlar, 98 yıl önce “Erzurum geçilmezdir…” diyerek düşmana geçit vermemiştir. Bu yüzden Erzurum; İslam’ın kilidi, Anadolu’nun önsözü, ay yıldızlı bayrağımızın sancağı ve Türkiye'nin ana fikridir.

Tarihi şan ve şerefle dolu bu mübarek şehirde sizlerin hizmetkârı olarak çalışmalarımıza tüm hızımızla devam ediyoruz. Yaşanabilir, doğası, çevresi, bölgesi ve ülkesiyle uyum içerisinde olan bir Erzurum’u sizlerin dua ve desteğiyle hep birlikte inşa ve ihya ediyoruz. Amacımız; Erzurum’u Avrupa şehirleriyle yarışır bir kente dönüştürmektir. Vatan ve milleti için fedakârlıktan hiçbir zaman çekinmeyen sizler, hizmetlerin en güzeline layıksınız. Doğup büyüdüğüm bu topraklarda sizlere hizmet etmekten her zaman onur ve gurur duyuyorum. İnşallah bizlere olan güven ve desteğinizle az zamanda büyük işler yapacağız. Sözlerime burada son verirken bundan 98 yıl önce,  özgürlük, bağımsızlık ve kurtuluş için şahadet şerbetini içen şehitlerimizi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, Doğu’nun Muzaffer Kumandanı Kazım Karabekir Paşa’yı ve şanlı Türk ordusunun kahramanlarını rahmet ve minnetle anıyorum.’

Tören daha sonra halk oyunları gösterisi ve mehteran ekibinin gösterisiyle devam etti. Vatandaşlar töreni ilgiyle izleyerek mehteran ve bar gösterisini cep telefonlarına kaydetti. Havuzbaşı’ndaki törenin ardından Erzurum Valisi Ahmet Altıparmak, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, 9. Kolordu Komutanı Korgeneral Şeref Öngay ve askeri erkan, Karskapı Şehitliğini ziyaret ederek dua ettiler. Erzurum’un düşman işgalinden kurtuluşunun 98. yıl dönümü, gün boyu çeşitli etkinliklerle devam edecek.