AHMET AKBUĞA
ERZURUM (İHA) –
DES Erzurum Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Zülfikar Kotanlı sözleşme sürecini değerlendirdi.
Yıl başından bu yana maaşlarına zam bekleyen 4,3 milyon memur ve emeklisinin dört gözle beklediği zam pazarlığının 30 Nisan tarihinde başlayan ‘Toplu sözleşme’ görüşmeleriyle hayal kırıklığına dönüşmeye yüz tuttuğunu söyleyen Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Merkez Yönetim kurulu üyesi ve Erzurum İl Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı, “Türkiye tarihinde ilk kez memurlar toplu sözleşme için hükümet ile masaya oturdu. Toplu sözleşme görüşmelerinin daha başındayken yetkili sendikaların birbirlerine karşı düşmanca tutumları, birbirini suçlayıcı tavırları ve ‘memurları pazarlıyorlar’ sözü milyonlarca memur ve emeklisini adeta hüsrana uğrattı. Kendisini tek yetkili gibi gören büyük sendika umarız toplu sözleşmenin bitiminde geçmiş yıllardaki gibi, toplu oyalamaya dönüşmesin” dedi.
Toplu sözleşme masasına oturan yetkili sendikaların birbirine düşmesi ve masada birbirlerini rakip olarak görmesinin doğru olmadığını, hükümetin karşısında ‘tek ses, tek yumruk’ hareket etmesi gerektiğini söyleyen Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Merkez Yönetim kurulu üyesi ve Erzurum il başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı, “Aksi halde hükümetin işi çok kolay olacak. Yetkili sendikalar birbirleriyle uğraşmaktan toplu sözleşme boyunca memurların ve emeklilerin hakkını almak için yeterli direnişi gösteremeyecek. Birbirlerine karşı düşmanca tavır ve suçlamalarla masaya oturan yetkili sendikalar aksi takdirde bu kafayla zam falan alamaz” dedi.
YÜZDE 4+4 ZAM İNSAFSIZLIKTIR
Maaş zammında parayı verecek olan Maliye Bakanlığı’nın zam hesaplarının, sendikaların zam taleplerinin çok altında olduğunu; Maliye Bakanlığı kulislerinde dolaşan bilgilere göre, 2012 yılı bütçesinde memur zamları için yüzde 3 artı 3’e yetecek kadar ödenek bulunduğunu ve bu oranı geçen her türlü zammın bütçeye ek yük getireceğinin dillendirildiğini söyleyen Kotanlı, “Maliye Bakanlığı’nın hesabı, altı aylık dönem için yüzde 3, gecikme faizi olarak da yüzde 1 zam vermek. Bu da yüzde 4’lük zam anlamına geliyor. Ve yıllık olarak 4 artı 4 zam yapılması öngörülüyor. Böylesine düşük bir zam oranını kabul etmemiz mümkün değildir. Ocak ayından itibaren elektriğe ve doğalgaza yapılan zamlar Maliye Bakanının % 3 lük zammı yanında cılız kalmaktadır. Türkiye’nin büyümesinin de göz önünde bulundurularak 2012 için yüzde 22 oranında zam ve Türkiye’nin 2011 yılı büyüme oranı olan yüzde 8,5 ek artış istiyoruz. 2013 için ise yüzde 20 oranında zam ve 2012 yılında Türkiye’nin büyüme oranını kadar ek artış talep ediyoruz” dedi.
Kamu çalışanlarının maaşlarına 2012 yılı için yüzde 28,5, 2013 içinse yüzde 20 oranında yüzdelik zam yapılmasını istediklerini, taban aylığa ise 2012 için 150, 2013 içinse 120 TL artış yapılmasını talep ettiklerini söyleyen Kotanlı, “Ayrıca özel hizmet tazminat puanlarının artırılarak 100 TL artış talep ediyoruz. Toplu sözleşme yasasında ek bir düzenleme yapılarak 2012 yılından başlamak üzere her yıl gerçekleşen enflasyon+büyüme oranı+refah payı kadar ücret artışı istiyoruz” diye konuştu.
666 SAYILI KHK MAĞDURU ÖĞRETMENLERE VE DİĞER KAMU ÇALIŞANLARINA 500 TL EK ZAM İSTİYORUZ
Memurların elektrik, doğalgaz gibi zorunlu ve zaruri ihtiyaçlarına yapılan yüksek orandaki zamlar neticesindeki göstergelere göre maaş zammı istediklerini ifade eden Mehmet Zülfikar Kotanlı, “Kamuda ‘eşit işe eşit ücret’ ayarı olarak lanse edilen fakat öğretmenleri, akademisyenleri ve eğitimcileri mağdur eden 666 sayılı KHK düzenlemesinden faydalanamayan eğitim çalışanlarına toplu sözleşmelerde 500 TL ek ödeme yapılmasını istiyoruz” dedi.
ÇOCUK YARDIMI 200 TL OLMALI
Kotanlı, son olarak şunları kaydetti;
“Başbakanın 3 çocuk açılımını haklı ve gerçekçi bir telkin olarak görüyor fakat bunun gereği olarak, çocuk yardımının 200 TL’ye, eş yardımının 150 TL’ye çıkarılmasını istiyoruz. Kreş hizmetinin sunulmadığı kurumlarda çalışan kamu görevlilerine aylık 200 TL kreş yardımı yapılmalıdır. Kurumlarında yemek yemeyen eğitim çalışanlarına günlük 10 TL yemek yardımı yapılmasını istiyoruz. Servis hizmeti bulunmayan kurumlarda çalışan eğitimcilere günlük 5 TL ulaşım yardımı yapılmasını istiyoruz. Özellikle süreğen hastalığı ve rutin rahatsızlığı bulunan arkadaşlarımızın bütçesini zorlayan muayene katılım payı ve reçete bedeli katılım payı uygulamalarının da kaldırılmasını talep ediyoruz. Ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması ve vergi matrahlarının yükseltilmesi gerekiyor.”