Erzurum’da “Çocuk İstismarı Üzerine Multidisipliner Söylemler” konulu çalıştay düzenlendi
Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde; Atatürk üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Projeleri Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü ve Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) Erzurum İl Temsilciliği işbirliğinde “Çocuk İstismarı Üzerine Multidisipliner Söylemler” isimli Çalıştay Kültür Merkezi Mavi salonda yoğun bir katılım ile gerçekleşti.
Çalıştay’ın açılış konuşmaları Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fuat Gündoğdu ve Atatürk Üniversitesi Toplumsal Duyarlılık Projeleri Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Adnan Küçükoğlu tarafından gerçekleştirildi.
Rektör yardımcısı Prof. Dr. Gündoğdu konuşmasında “Çocuklar bizim hassas noktamız, UCİM derneğine üniversitemizin kapıları her zaman açık, mücadele hepimizin mücadelesi” dedi. Merkez Müdürü Küçükoğlu ise “ Merkezimiz bu tarz sosyal sorumluluk mücadelelerinde aktif olarak iş birliği içerisinde. UCİM derneği ile çocuk istismarı konusunda farkındalık oluşturmak için çeşitli etkinlikler yaptık ve yapmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Atatürk Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Ahmet Nezih Kök, Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç.Dr. Atıf Bayramoğlu, Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr.Öğr.Üyesi Hicran Doğru, UCİM Erzurum temsilcisi ve Atatürk Üniversitesi Avukatı Av. Ayşegül Aydoğan ve UCİM Erzurum Eğitim Koordinatörü Sosyolog Dr. Sait Yıldırım’ın konuşmacı olarak yer aldığı çalıştay, UCİM Türkiye Hukuk Koordinatörü Av. Adem Yaprak Moderatörlüğünde iki oturumda gerçekleşti.
Prof.Dr.Ahmet Nezih KÖK konuşmasında, Çocuk İstismarı konusunda adli tıp uygulamalarına ilişkin bilgiler verdi. İstismar mağduru çocuğun adli tıp birimindeki muayenesinde çocuğun daha az yıpranması noktasında dikkat edilmesi gereken noktalara değinerek Çocuk İzlem Merkezlerine dair 2012 yılında çıkarılan genelgenin çok özenle hazırlanmış bir genelge olmasına rağmen uygulanması noktasında yaşanan aksaklıklardan bahsetti. İstismar sürecinde multidisipliner çalışmaların istismarı önleme konusunda gerekli olduğunu belirten Kök, bu mücadelenin bir ekip işi olduğu ve herkesin taşın altına elini koyması gerektiği hususuna dikkat çekti.
Doç.Dr. Atıf Bayramoğlu; Acil tıp birimine gelen çocukların istismara maruz kalmış olma durumlarında ortaya çıkan birtakım ipuçlarını dinleyicilere aktardı. Bu noktada istismarın ortaya çıkışı ve görünümü noktasında hasta-doktor ve ebeveyn ilişkisinin önemine değindi. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre geçen sene dünyada 1 milyon 200 bin çocuğun fiziksel istismar nedeniyle hayatını kaybettiğini aktaran Bayramoğlu, dünyada her 4 yetişkinden biri, çocukken fiziksel istismara, her 100 çocuktan 12'si cinsel istismara maruz kaldığı hususuna dikkat çekti.
Dr.Öğr.Üyesi Hicran Doğru, çocuk istismarının psikiyatrik olarak teşhisi, istismar türlerinin neler olduğu, istismar vakası halinde yasal bildirim ve tedavi süreçlerinde dikkat edilmesi gereken hususlara değindi.İstismarın teşhis sürecinde aile ve çevresel etkenlerin belirleyici olduğunu dile getiren Doğru, özellikle istismar vakalarını adli mercilere bildirdikten sonra bildirimde bulunan hekimlerin yaşadıkları sıkıntıların çözüme kavuşturulması noktasında gerekli yasal düzenlemelerin gerekliliğine dikkat çekti.
Dr. Sait Yıldırım, yapmış olduğu Türkiye'de son on yılda işlenen ve medyaya yansımış olan çocuğa yönelik 500 cinsel istismar vakası çalışmasının değerlendirmesini yaptı. İstismarın ortaya çıkışı ve sebepleri noktasında küçüklükte yaşanan ihmal ve travmalar ile birlikte sosyal çevrenin etkili olduğunu ifade eden Yıldırım Çalışmada çocuk istismarına dair öneri ve tedbirler bağlamında eğitim faaliyetlerinin öncelikle cinsel suçlardan hüküm giymiş mahkumlar ve diğer suçlu bireyler üzerinden geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.
İl Temsilcisi Av. Ayşegül Aydoğan ise; istismar vakalarında hukuki süreç ile ilgili katılımcılara bilgi aktardı. Çocuğa yönelik istismar vakalarındaki yasal düzenlemelerden bahseden Aydoğan, çocuk ihtisas mahkemelerinin kurulması gerektiğine dikkat çekerken, çocuk istismarı vakalarında delil olmasa dahi sözlü bildirimin yasal sürecin başlaması için yeterli olduğu, herkesin ihbar yükümlülüğü olduğu, ve çocuk istismarı ile mücadele etmek için sessiz kalmamak gerektiğinin önemine değindi.
Çalıştay sonrası konuşmacılara katkılarından dolayı teşekkür belgesi verildi.