ANTALYA (İHA) - Hacettepe Üniversitesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve İmmuno-Onkoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Çelik, Kanser Daire Başkanlığı'nca yayımlanan rapora göre, Türkiye kanser istatistikleri verilerinin 2013 yılında ülkemizin yüzde 50'sini kapsama oranına ulaştığını bildirdi.
İmmüno-Onkoloji Derneği tarafından 14-18 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen "1.İmmüno-Onkoloji ve Hedefe Yönelik Kanser Tedavileri Kongresi", Antalya Belek'te Xanadu Otel'de başladı.
"TÜRKİYE'DE MEME KANSERİ RAKAMLARI BATILI ÜLKELERDEN AZ DEĞİL"
2014 yılında kurulum aşaması bitecek olan yeni merkezler ile 81 ilde de aktif kanser kayıt merkezi hizmetlerinin başlayacağını belirten Hacettepe Üniversitesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve İmmuno-Onkoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Çelik, “Rapora göre, ülkemizde her yıl yaklaşık 98 bin erkek ve 63 bin kadın kansere yakalanmakta. En sık görülen kanserler erkeklerde akciğer, kadınlarda meme kanseri. Akciğer kanserinde hastaların yarısı ileri evrede teşhis edilirken, meme kanserinde bu oran sadece yüzde 8'lerde. Meme kanseri doğuda az, batıda daha fazla görülüyor. Türkiye'de meme kanseri rakamları batılı ülkelerden az değil. Kadınlarda en sık görülen meme kanseri, her 4 kadın kanserinden birisi olmaya devam ediyor” dedi.
KANSERDE COĞRAFİ FARKILIK
Türkiye’de kanser türleri ve oranlarının coğrafi bölgelere göre farklılık gösterdiğini ifade eden Prof. Dr. İsmail Çelik, şunları söyledi:
”Doğu Anadolu’da yaşayan biriyle İzmir’de yaşayan birinin kanser olma riskleri ve yakalanabilecekleri kanser türleri farklılık seyrediyor. Dünyada mide kanserinin bağırsak kanserinden fazla olduğu tek bölge Türkiye’nin doğusu. Erzurum’da yaşayan biri çayı sıcak ve çok fazla içiyor, kırmızı et tüketiyor, biraz da yaşlanınca çok da fazla hareket etmiyor, şişmanlıyor; bir de eğer sigara içiyorsa bunların hepsi mide ve yutak kanseri riskini artırıyor. Bu nedenle mide kanseri ve yutak borusu kanseri ipek yolu kanserleri olarak da adlandırılıyor.”
MELANOM ARTIŞ HIZI DİKKAT ÇEKİYOR
Melanom yani habis cilt kanserinin erkeklerde 5’inci ve kadınlarda 7’nci sıraya yükseldiğini belirten Prof. Dr. İsmail Çelik, “Artış hızı en yüksek olan kanser türü olarak dikkat çekiyor. Çok hızlı ilerleyen habis cilt kanserinden korunmak için güneş ışığı maruziyetine dikkat etmek ve erken tanısı için düzenli olarak kontrollere gitmek gerekiyor” dedi.
MEME KANSERİNDE HEDEFE YÖNELİK İLAÇ REKABETİ HASTANIN LEHİNE
Marburg Üniversitesi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Direktör Yardımcısı Prof. Christian Jackisch ise, meme kanserinin, kullanılan yüksek teknolojik ürünler sayesinde artık ölümcül bir hastalık olmaktan çıkıp kronik bir hastalığa dönüştüğünü belirtti. Prof. Christian Jackisch, şunları söyledi:
“Meme kanseri dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Verilere göre, Türkiye'de her yıl yaklaşık 20 bin kadın meme kanserine yakalanmaktadır. Meme kanseri tedavisinde önceleri klasik kemoterapi ilaçları dışında tedavi seçeneği yoktu, ancak artık günümüzde yeni ve daha etkin kemoterapi ilaçları, hormonal tedavi ilaçları ve hedefe yönelik ilaçlar kullanılmaya başlandı. Meme kanserinde her dört hastanın birinde pozitif olan HER2 proteini bu anlamda çok önemli bir hedeftir. Trastuzumab etkin maddeli ürün, HER2 proteini pozitif meme kanserli hastalarda dünyada ruhsatlandırılan ve kullanılan ilk hedefe yönelik ilaçtır. Hem erken hem de ileri evre hastalığı olanlarda kemoterapi veya hormonoterapi ilaçlarıyla birlikte standart tedavi olarak kullanılmaktadır. Aynı grup hastalarda ilaçlardaki gelişmeler rekabetin kızışmasına, daha farklı ve etkinlikte alternatiflerin çıkmasına yol açmaktadır. Trastuzumab dışında, Ado-trastuzumab emtansine, Pertuzumab ve Lapatinib gibi tedavi şansını daha da arttıran yeni ürünler, FDA ve EMA onay süreçlerine girmekte ve birçok ülkede kullanılmaya başlanmaktadır.”