~~ ELİF HASANÇEBİ
ERZURUM (İHA) - Saadet Partisi (SP) Erzurum İl Başkanı Faik Çalık, Türkiye’nin gerçek gündeminden uzakta kısır tartışmalarla gün geçirmekte olduğunu belirtti.
Gündeme dair açıklamalarda bulunan çalık, “Bu kısır çekişmelerin zararını milletimiz çekmekte ve ülkemiz kaybetmektedir. Mecliste yapıcı muhalefet görevini yerine getirmeyen muhalefet sadece çarşı her şeye karşı mantığı ile hareket etmektedir. Bu anlayışta ki bir muhalefetin ve bu tartışma ortamından faydalanan hükümetin bu ülkeye verebilecekleri maalesef bir şey kalmamıştır. Uzunca bir süredir Olan ve son günlerde iyice açığa çıkan cemaat, iktidar kavgasını da bu bağlamda değerlendirmek gerekmektedir. Hatırlarsanız geçtiğimiz günlerde Konya’da bir olay yaşandı. Doktor ile hemşire hastayı ameliyat masasında bırakıp kavga ettiler. Ve hasta bir hafta sonra hayatını kaybetti. İktidarla muhalefeti de bunlara benzetiyorum. Maalesef ülkenin sorunlarını bırakmış kavga ediyorlar.” dedi.
Çalık, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Ekonomide bugünlerde mecliste görüşülen bütçeye baktığımızda, bütçe içerisinde memura, işçiye, çiftçiye deva olacak tedbirlerin alınmadığını görmekteyiz. Bütçe içerisinde 33 milyar lira açık olduğunu, 52 milyar lira da faize ödenek ayrıldığını, bütçenin geri kalan kısmının geçen yıl ki bütçe olduğunu vurgulamamız lazım. Her sene yeni bir bütçe hazırlanıyor sonuç ne? Bakıyoruz, sistem ırkçı emperyalizmin istediği gibi işlediği için milletimiz aç, milletimiz işsiz, milletimiz borçlu. Bunları nereden anlıyoruz? Açıklanan bütçe ortada... 10 yılda sadece faize ödenen para 500 milyar liraya yakındır. Hükümetin en çok övündüğü konu olan duble yollara 10 yılda harcanan para 60 milyar lira civarındadır. Geçtiğimiz günlerde açılışı yapılan Marmaray'a harcanan para 10 milyar liradır. Görülüyor ki, 1 yılda ödenen faiz miktarıyla 10 yıldır yapılan duble yollar yapılabiliyor. 1 tane Marmaray yerine tam 5 tane Marmaray yapılabiliyor. Başbakanımız faiz lobisiyle mücadele ettiğini söylüyor da bu nasıl mücadeledir, doğrusu bizler anlamakta güçlük çekiyoruz. Erzurum İlimizde her geçen gün kan kaybetmektedir, İlçelerimiz Birer,birer köy haline dönmekte, köylerimiz bekçisi bile olmayan terk edilmiş mesken haline dönmektedir. Küçücük İlçelerde bile Ulusal marketlerin açılması kıt kanaat geçinen ilçe esnafını zor durumda bırakmış ve bazı yerlerde esnaf kışın iş yerini kapatıp gurbete gitmeye başlamıştır.Tüm ülkemizde olduğu gibi Erzurum’da Tarımda gerileme var. Köylüler ekmesinler biçmesinler büyükşehirlere göç etsin istiyorlar. Türkiye tarihinde ilk kez saman ithal etmek durumunda kalmıştır. İnsanları ekmemeye teşvik ederseniz olacağı budur. Türkiye üretim yapmadan istihdam yapmadan hayvancılık sektörünü büyütmeden ekonomide istikrar sağlanamaz. Yapılması gereken milli politikalara dönülmesi ve üretim ekonomisine geçilmesidir.
Dış Politika’da Türkiye Bilinçli olarak yalnızlaştırılıyor. Adım adım Siyonist İsrail’in hedeflediği Arzı mevud’a doğru gidildiğini görmekteyiz. Bütün İslam ülkeleri karıştırılmakta kardeş kardeşe düşman hale getirilmektedir. Arap ülkelerinde yaşanan Arap baharının kış olduğunu, BOP projesinin İslam Ülkelerinin haritasını değiştirmekten başka bir şey olmadığını artık İktidarın anlaması gerekmektedir. Hemen yanı başımızda kurulmak istenen uyduruk devletlerin bir ABD ve İsrail projesi olduğunu görmemiz dostu düşmanı buna göre seçmemiz gerekmektedir. Biliyorsunuz 1897 Siyonistler İsviçre’de toplantısında alınan kararlar neticesinde 100 yıllık plan doldu. Onlar 1997 yılında artık üç tane temel planın gerçekleşmiş olması üzerine adım atacaklarını biliyorlardı. Ancak Allah’a şükürler olsun Türkiyemizdeki Milli Görüş Hareketi’nin gelişmesi ve bu noktada bütün Türkiyemizin ve insanımızı şuurlandırma noktasında atmış olduğu adımlar bu planı geciktirmiş gözüküyor. Ancak bu, Batı’nın ve Siyonizm’in planlarının ortadan kaldırıldığı anlamına gelmez. Bu bölgede onlarında bir planları vardı, Kahramanmaraş tan Mekke’ye kadar olan alanında Siyonizm’in planı işlenmektedir. Saadet Partisi olarak yaklaşan yerel seçimlerde yeniden Milli Görüş Belediyeciliğini Halkımıza yaşatmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Özellikle son günlerde yaşanan yolsuzluklar ve rüşvet furyasından çıkan gerçek yeniden belediyelerin girişine Rüşvet Alanda Verende Melundur levhalarının asılmasıdır. Rüşveti önleyecek olan tabela değil zihniyettir. Bu tüyü bitmemiş yetimin hakkını koruyan bir zihniyetin belediyelerde iktidara geldiğinin göstergesi olacaktır.”