ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Doğu Anadolu'da 'sis' şöleni
Doğu Anadolu'da 'sis' şöleni
Taş evler ilgi odağı oldu
Taş evler ilgi odağı oldu
Kişi başına 81.5 bin TL kredi kullandık
Kişi başına 81.5 bin TL kredi kullandık
ATAUNİV’de nanoteknoloji gündemi
ATAUNİV’de nanoteknoloji gündemi
ETÜ’den ilçeler bazında işbirliği köprüsü
ETÜ’den ilçeler bazında işbirliği köprüsü
HABERLER>KÜLTÜR-SANAT
5 Mayıs 2015 Salı - 18:11

‘Bizim romanımız, şarkılarımızdır’

“Gelenekten Geleceğe Türk Musikisinin Üretim, Aktarım ve Öğretim Sorunlarının tartışılacağı çalıştayın açılış programı, Atatürk Üniversitesi Kültür ve Gösteri Merkezi’nde yapıldı.

‘Bizim romanımız, şarkılarımızdır’

Atatürk Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Müdürlüğü’nün düzenlediği,2015 yılı bilimsel ve kültürel etkinlikleri kapsamında “Gelenekten Geleceğe Türk Musikisinin Üretim, Aktarım ve Öğretim Sorunlarının tartışılacağı çalıştayın açılış programı, Atatürk Üniversitesi Kültür ve Gösteri Merkezi’nde yapıldı. Etkinliğe, onur konuğu olarak Devlet Sanatçısı Prof.Dr. Alâeddin Yavaşça ve eşi Ayten Yavaşça yanında Rektör Vekili Prof.Dr. M.Sait Keleş, Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Müdürü Doç.Dr. Nesrin Feyzioğlu, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.

TÜRK MUSİKİSİNİN TARİHİ VE ÖNEMİ

Programın açılış konuşmasını yapan Doç.Dr. Nesrin Feyzioğlu, Türk Musikisinin tarihi ve önemine vurgu yaptı. Toplumların kültürel kimlikleriyle yaşadığını, kültürümüzün en önemli parçalarından biri olan musikinin kültürel, medenî şahsiyetinin bütün zengin yüzlerini, âdeta yaşamlara dönüştürdüğünü belirten Feyzioğlu, konuşmasına şöyle devam etti; “17. yüzyılın ikinci yarısında millî hayatımızın asıl yaratıcılığı mimarîden musikiye geçmiş,  meselâ Sultan Abdülmecid devrinde bütün zevkimizi, musikimiz idare etmiştir. Kültür varlıklarının belgelenmesi korunması ve gelecek kuşaklara aktarılmasında eğitim kurumları birinci derecede pay sahibidir.  Üniversitemiz, bugüne kadar yürüttüğü eğitim öğretim faaliyetlerinin yanında, kültürel mirasımızı ele alıp işleyen, değerlendiren çok sayıda çalışmayı gerçekleştirmiş, bu konuda pek çok başarılı projeye imza atmıştır.

Bugün yaşadığımız dünyada, küreselleşme ile başa çıkabilmek, bölgemizin, ülkemizin ve dünyamızın geleceğini iyi okumak için kültür kaynaklarımızdan doğru bir biçimde yararlanılması gereğinin farkında olan Üniversitemiz, bu amaçla, Atatürk Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı’nı açarak hizmete sokmuştur.”

“BİZİM ROMANIMIZ, ŞARKILARIMIZDIR”

 Türk dünyası ile coğrafî yakınlığı bir şans olarak kabul ettiklerini dile getiren Doç.Dr Nesrin Feyzioğlu konuşmasına şöyle sürdürdü; “Öncelikle Türk musikisini geleneksel dokusu ile yeni nesillere öğretip aktarmayı, ilimizde yaşayan, hâlâ önemli ölçüde bâkir olan ve musikimizin önemli bir bölümünü oluşturan halk ezgilerini, folklorik malzemeyi derleyerek değerlendirmek sureti ile musiki varlığımıza sunmayı, musikimizi gerçek varlığı, tarihî geçmişine uygun biçimde tanıtmayı, Türk dünyası müzikleri ile mukayeseli çalışmalar yapmayı temel hedefleri arasında saymaktadır. Konservatuvarımız 2011 senesinde kuruldu. Henüz fizikî eksikliklerimiz mevcut. Hizmet binamızın inşa çalışmaları sürmektedir.”

 “MUSİKİNİN SÖZLÜ DİLİ SÖZLÜKTEN UZAKLAŞMIŞ BAŞKA BİR DİLDİR.”

Çalıştay’ın önemine de dikkat çeken Feyzioğlu, “Amacımız, konservatuvarımızın ilk bilimsel çalışması olduğu için bize bir yol haritası çizecek fotoğrafı ortaya koymak.

Çalıştayımızla ilgili bir diğer amacımız ülkemizde Türk Musikisi eğitimi veren konservatuvarlarımızın değerli yöneticileri ve akademisyenleri ile tanışmak çok yönlü işbirlikleri tesis etmek, fikir, görüş alışverişlerinde bulunmak ve tabii ki konservatuvarımızın varlığından onları haberdar etmektir.”

Programa katılan Rektör Vekili Prof.Dr. M.Sait Keleş ise, Klasik Türk Musikisinin paha biçilemez bir değer olduğunu belirtti. Keleş, “Klasik Türk Musikisi veya Türk Sanat Müziği bir Türk müzik türüdür. Klasik Türk Musikisi, Klasik Batı Müziği ve Hint Müziği üzerinde sürekliliği olan ve gelenek oluşturan mevcut müzikten biri olarak kabul edilir.

 Cumhuriyet Döneminde bu müzik geleneği genellikle göz ardı edilmiştir.2 Kasım 1934, 6 Eylül 1936 tarihleri arasında devlet radyosunda, Klasik Türk Müziği yasaklanmıştır, diyen Prof.Dr. Sait Keleş konuşmasını şöyle sürdürdü. Ancak Mustafa Kemal Atatürk bu dönemde kendi özel programlarında, Klasik Türk Müziğini dinlemiştir. Klasik Türk Müziğini modern yöntemlerle üreten Konservatuarlar, 1970’lerde kurulmuştur. Klasik Türk Müziği adlandırılması konusunda görüş ayrılıkları mevcut. Musiki diyenler olduğu gibi Osmanlı Müziği, Geleneksel Türk Müziği adını verenlerde olmuştur.

Programın onur konuğu Alaeddin yavaşça da kısa bir konuşma ile Türk Musikisine büyük gönül verdiğini, yaşamının en güzel dönemlerinin, musikiyle geçirdiği dönemler olduğunu belirtti. “Bütün ömrümce, bu musikinin cennetten verilme bir musiki olduğuna inandım” diyen Yavaşça, sahip oldukları Türk musikisini Atatürk’e borçlu olduklarını ve ona büyük teşekkür ettiğini dile getirdi. Türk Milleti olarak büyük bir değere sahip olduklarını da söyleyen Yavaşça, ”Hep beraber bu değere sahip çıkalım, sevgi besleyelim. “dedi. Program sonunda, Devlet Sanatçısı Prof. Dr. Alaeddin Yavaşça ve eşi Ayten Yavaşça’ya çiçek takdim edildi.

 
Atatürk Üniversitesi'nden teknolojik atılım
 
Liseler futbolda yarışıyor
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Erzurum, 10 gün edebi coşku yaşadı
Bu yıl ‘Siyer Temalı’ olarak düzenlenen 2015 Erzurum Kitap Günleri, bir ...
EDT 6. Uluslararası Tiyatro Festivali’ne katılacak
Devlet Tiyatroları Antalya 6.Uluslararası Tiyatro Festivali, 17 Mayıs’ta ...
EDT’den Van çıkarması
Van Devlet Tiyatrosu’nun düzenlediği “Van-Akdamar Çocuk ve Gençlik Tiyatroları ...
 
Dadaşlar Peygamber Sevgisinde buluştu
Erzurum Naat Şiirleri Gecesi’ne Türkiye’nin tanınmış şairlerinden Bahaettin ...
Aşk lisanıyla peygamber sevgisini anlattılar
Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen 2015 Siyer Temalı Erzurum ...
Aziziye'den Bursa'ya tanıtım çıkarması
Bursa’daki Erzurum Dernekleri Federasyonu tarafından düzenlenen Erzurum ...
 
Şiir Dostları, Kitap Günleri’nde buluştu
Erzurum Kitap Günleri’nde, Uluslararası Şiir Şöleni organize edildi. Şehirder’in ...
TYB standı ilgi odağı oldu
Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen “Siyer” temalı Kitap ...
Yasinler ve Aminler Sema’ya yükseldi..
M.COŞKUN-Erzurum Kotku Gençlik Spor ve İzcilik Kulübü, Çanakkale Savaşı ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Çözümün Kuşkulusu
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Peki bu işleri kim yapsın?
Ayhan Kara
Ayhan Kara
Bevval-i Ceh-i Zemzem: FETÖ ve İblis..
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Berhan Yılmaz hocam kitabın ortasından konuşmuş: Sistem değişmeli
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Hitabetin İhtişamı ve Hikâyenin Gücü
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Ehramlı kadınlar çiftçi olamaz mı yani?
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva