Nobel Ödülü Sahibi Prof. Dr. Aziz Sancar, “Türkiye’deki çocuklara tavsiyem; yersiz sosyal ve politik kavgalara girişmemeleri, kendilerini matematik, fizik, biyoloji, mühendislik gibi konulara vermeleri, bunlara çalışmaları olur. İstediğiniz kadar konuşun, politika yapın ama bir çocuğu tedavi etmediyseniz, bir köprü kurmadıysanız, bir makineyi işletmediyseniz bütün onlar laftır
Nobel Ödülü sahibi Prof. Dr. Aziz Sancar, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinin ardından TGRT Haber kanalına özel açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan davet aldıktan sonra Türkiye’ye geldiğini belirten Sancar, “İlk daveti aldığımda memnun değildim; çünkü laboratuvarda işler aksıyor diye gitmek istiyordum. Tabii, Cumhurbaşkanı isteyince insan ‘yok’ diyemiyor, geldim. Burada, bu ödülün milletimiz için ne kadar önemli olduğunu anladım. Bu ödülün devlet mensupları tarafından ne kadar taktir edildiğini de anladım. Bizim milletimiz, devletimiz bilime önem veriyor; bu benim için çok önemli. İyi ki gelmişim; sağ olsun iyi ki zorladı ‘gel’ diye” ifadelerini kullandı.
“DIŞARIDAN ELİMDEN GELEN DESTEĞİ VERECEĞİM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinden bilgiler veren Sancar, “Görüşmede genellikle eğitim üzerine konuştuk, ilköğretim ve yükseköğretim üzerine konuştuk. Cumhurbaşkanımız Türkiye’deki eğitim durumunu açıkladı, benim bu konuda pek bilgim yoktu. Bana ‘Amerika seviyesinde bilim nasıl yapılabilir, bize yardımcı olabilir misiniz’ mealinde bir şeyler söyledi. ‘Elimden geleni yaparım’ dedim. Çok sağ olsun ‘Gel seni burada idareci yapalım’ demedi. Dedi ki, ‘Sen bilim adamısın. Senin Türk insanına en faydalı olacağın şey bilim yapmaktır. Ona devam et’ dedi. Ben de buna katılıyorum. Bu bakımdan Türkiye’de resmi bir görevim olmayacak, dışarıdan elimden gelen desteği vereceğim” diye konuştu.
“BU CUMHURİYET DEVRİMLERİNİN ÖDÜLÜYDÜ”
Nobel ödülünü aldığını öğrendiği andaki hislerini anlatan Sancar, “Sabah saat 05.00’te telefon geldi ve ben uyuyordum. Hemen duş alıp laboratuara gitmem lazımdı. O aceleyle Nobel falan düşünmüyordum. Sonra laboratuvara gittim. Basın ve bilim camiasından çok telefon ve e-mail aldım. O gün epey yoğun geçti. Düşünme vaktim olmadı. Bizim oradaki Türk arkadaşlar böyle olacağını biliyorlardı; geldiler çok yardım ettiler. Ödülü alırken, dedim ki; ‘Bu 40 yıllık bir çalışmanın ödülüydü. Ondan ayrı 1923’te başlayan Cumhuriyet devrimlerinin ödülüydü’ Aklımdan bunlar geçti” şeklinde konuştu.
Nobel’i almadan önce de bilim dünyasında tanındığını belirten Sancar, Nobel’den sonra bilim dünyası dışında da tanınırlık kazandığını kaydetti. Dünyanın, artık Türkler’in Nobel kazanabileceğini anladığını dile getiren Sancar, şöyle konuştu:
“ŞİMDİ BÜTÜN DÜNYA, TÜRKLER’DEN NOBEL ÖDÜLÜ ALABİLECEK İNSANLARIN ÇIKABİLECEĞİNİ BİLİYOR”
“Nobel’den önce ben bilim dünyasında tanınıyordum. Benim 40 yıl önce yaptığım buluşlar ders kitaplarında geçiyor. Burada, kimya, makro biyoloji, mikro biyoloji okuyan Türk çocuklar ders kitaplarında benim adımı görüyorlardı. Sadece Türk çocuklar değil, dünyanın her tarafında görüyorlardı. Bu tabi bir bilim adamı olarak memnuniyet veriyor. Nobel şunu değiştirdi: Artık beni sadece bilim yapanlar değil, bütün dünya biliyor. Bunun iyi tarafları da var, kötü tarafları da var. İyi tarafı; Türkiye, ‘Bizim çocuklarımız Nobel alabilir’ diyor; bu çok güzel. Şimdi bütün dünya da Türkler’den Nobel ödülü alabilecek insanların çıkabileceğini biliyor. Tek iyi olmayan tarafı da; herkesten istek gelmesi.”
“KONUŞMAKLA, KAVGA ETMEKLE BİR ŞEY ÇÖZÜLMEZ”
Türkiye’deki çocuklara politik, sosyal tartışmalara girmek yerine bilimsel çalışmalara ağırlık vermelerini tavsiye eden Sancar, “Türkiye’deki çocuklara tavsiyem; yersiz sosyal ve politik kavgalara girişmemeleri, kendilerini matematik, fizik, biyoloji, mühendislik gibi konulara vermeleri, bunlara çalışmaları olur. İstediğiniz kadar konuşun, politika yapın ama bir çocuğu tedavi etmediyseniz, bir köprü kurmadıysanız, bir makineyi işletmediyseniz bütün onlar laftır. Güzel kardeşlerim; bilim yapın, çalışın, insanlığa, vatanınıza, milletinize, ailenize büyük katkılarınız olsun. Konuşmakla, kavga etmekle bir şey çözülmez”
“BİZİM ANADOLU’DA BÜYÜK TARİHİMİZ VAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşürken giydiği Osmanlı Turalı kravatını ve ceketine taktığı Türk bayraklı rozeti, Nobel’de de kullandığını kaydeden Sancar, bu yolla dünyaya ve Türk milletine mesaj vermek istediğini söyledi.“Bizim Anadolu’da büyük tarihimiz vardır” diyen Sancar, “Biz Selçuklular’a, Osmanlılar’a, Türkiye Cumhuriyeti’ne gideriz, bizim 12 asırlık Türkiye tarihimiz vardır ve biz onların varisleriyiz; bu Osmanlı’yı, bu Türkiye’yi temsil eder ve bunlar benim için çok önemlidir” diye konuştu.
Sancar,mayıs ayında Nobel Ödülü ve madalyasıyla beraber Anıtkabir'i ziyaret edeceğini ve belki doğduğu şehir olan Mardin’e de gidebileceğini dile getirdi.
İnsanlara sigarayı bırakmaları yönünde tavsiyelerde bulunan Sancar, yaptığı çalışmaların kanser tedavisini kolaylaştırdığını belirten Sancar, “Sigarayı bırakırsanız kanserin yüzde 30’u gider. Bunu ne kadar tekrarlarsam yeridir. Sadece sigara değil, bütün kötü alışkanlıkların aynı zararı vardır. Benim yaptığım DNA onarımı sigaranın yaptığı zararı onarıyor ama durmadan sigara içerseniz DNA onarımı baş edemiyor, kanser oluyor. Bizim bulduğumuz DNA onarımı, kanser hücrelerinin öldürülmesinde de kullanılabilecek. Biz şimdi araştırmalarımızı o yöne yöneltiyoruz. İnşallah kanser tedavisini daha kolaylaştırabiliriz” ifadelerini kullandı.