Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, biyokaçakçılık hususunda son 5 yılda Türkiye'de toplam 44 vakada 91 kişi hakkında işlem yapıldığını belirterek, "Yaklaşık 3 milyon liralık cezai yaptırım uyguladık" dedi.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü, biyokaçakçılıkla mücadelede kapsamında son 5 yılda yaklaşık 3 milyon liralık cezai yaptırım uyguladığını bildirdi. Bu cezaların yaklaşık 600 bin lirası ise 2015 yılı içerisinde biyokaçakçılık yaparken yakalanan 15 kişiye verildi. Konuşa ilişkin değerlendirmede bulunan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Türkiye’deki endemizm oranının ve genetik çeşitliliğin yüksek olmasının Türkiye’yi genetik kaynaklar açısından bir cazibe merkezi haline getirdiğini belirterek, “Bu sebeple ülkemiz gibi biyolojik çeşitliliği yüksek ülkeler özellikle genetik kaynaklar açısından biyokaçakçılığa maruz kalıyor. Son beş yılda ülkemizde karşılaşılan vakalarda başta orkide (salep) türleri olmak üzere yumrulu ve soğanlı bitki türleri, yabani buğday, kelebekler ve diğer böcek türleri, engerek türleri ve semender türleri kaçakçılığı tespit edildi” ifadelerini kullandı.
“15 KİŞİYE İSE İLGİLİ KANUN ÇERÇEVESİNDE YAKLAŞIK 600 BİN LİRALIK CEZA VERDİK”
Biyokaçakçılık hususunda son beş yılda Türkiye’de toplam 44 vakada 91 kişi hakkında işlem yapıldığının altını çizen Bakan Eroğlu, “Bu kişilere 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 9. Maddesine muhalefetten dolayı yaklaşık 3 milyon liralık cezai yaptırım uyguladık. Diğer yandan 2015 yılı içerisinde Antalya, Mersin, Ardahan Erzurum Karaman ve Gümüşhane (2) illerinde 7 adet olayda biyokaçakçılık yaparken yakalanan 15 kişiye ise ilgili kanun çerçevesinde yaklaşık 600 bin liralık ceza verdik” dedi.
“BİYOKAÇAKÇILAR GENELLİKLE BİYOTEKNOLOJİ ALANINDA ÇALIŞAN AKADEMİSYENLER”
Doğu Karadeniz, Akdeniz, Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgelerinin biyokaçakçılığa daha çok maruz kaldığını belirten Eroğlu, şunları kaydetti:
“En çok vakaya Artvin, Antalya, Adana,ve Hatay’da rastlıyoruz.Biyokaçakçılık yapanlar ise genel olarak genetik kaynakları elde etme maksadı güden ve özellikle biyoteknoloji alanında çalışan akademisyenlerden olduğu göze çarpıyor. Ayrıca şahin, doğan gibi yırtıcı kuşları kaçırmak isteyen Suriye uyruklu şahıslara da sıkça rastlanıyor.”
“ YILDA 250 BİN KİŞİYE BİYOKAÇAKÇILIK EĞİTİMİ VERİLDİ”
Türkiye’de yaşanan biyokaçakçılık vakalarını önlemek maksadıyla 2013 yılında“Biyokaçakçılıkla Mücadele Proje”sinin başlatıldığını ifade eden Bakan Eroğlu, “Bu proje ile biyoçeşitliliğimizin biyokaçakçılık yoluyla istismar edilmesini önlemeyi ve ülkemize ait genetik kaynaklardan elde edilebilecek ekonomik, sosyal, bilimsel, teknolojik, tıbbi, ticari ve kültürel potansiyel faydalarının ülkemiz menfaatine kullanılmasını hedefliyoruz. 3 yıl süreyle yürütülmek üzere toplam bütçesi yaklaşık 1,5 milyon TL olan proje çerçevesinde 2014 ve 2015 yıllarındabütün illerde kolluk birimlerine, sahil güvenliğe, öğrencilere, köylülere yani bütün halka yönelik bilgilendirme faaliyetleri yürüttük.Son iki yılda bu çerçevede yaklaşık 250 bin kişi biyokaçakçılık konusunda doğrudan bilgilendirilmiştir. Ayrıca proje kapsamında düzenlenen seminerler ve çalıştaylarda alınan öneriler doğrultusunda “Biyokaçakçılıkla Mücadele Eylem Planı” taslağı hazırlanmış ve ilgili kurum ve kuruluşların görüşüne sunulmuştur. Biyokaçakçılıkla mücadele çalışmalarına eylem planı kapsamında devam edilecektir” açıklamasında bulundu.
“VATANDAŞLARIMIZ 156 JANDARMA İMDAT HATTI’NA İHBARDA BULUNMALI”
Biyokaçakçılığa toplum olarak duyarlı olunması gerektiğinin de altını çizen Veysel Eroğlu, “Sahip olduğumuz bu zenginliği korumak ve yabancılar tarafından izinsiz olarak tabiattan toplanmasını engellemek hepimizin görevi. Arazide yabancıların tabiattan canlı örnekler topladıklarını gören vatandaşlarımız hiç vakit kaybetmeden 156 Jandarma İmdat hattına ihbarda bulunmalı” dedi.