Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ile Erzurum İl Müftülüğü tarafından "Bir Yetime Aile Olmak" konulu panel düzenlendi. Müftülük konferans salonunda düzenlenen panele, Palandöken Kaymakamı Gürbüz Karakuş, Aile ve Sosyal Politikalar Erzurum İl Müdürü Sedat Abdulhakimoğulları, Palandöken İl Müftüsü Sıtkı Beydilli, İl Müftü Yardımcıları Abdurrahman Kotan, Muharrem İmamoğlu , Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdür Yardımcısı Cemil İlbaş ve çok sayıda davetli katıldı.
Müftü Vekili Celal Büyük’ün oturum başkanlığı yaptığı panelde, Marmara Üniversitesi Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ayşe Esra Şahyar, “Kuran ve Sünnet ışığında Koruyucu Aile” konusunda Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü sosyal Hizmet uzmanı Hakan Şahin’de “Koruyucu Aile Hizmetleri” konularında katılımcıları bilgilendirdi.
Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez'in Koruyucu Aile hakkındaki sunumu izletildi. Çocuk Esirgeme Yurdu'nda çekilen "Ekmek" adlı kısa filminde izlenmesinin ardından Aile ve sosyal Politikalar İl Müdürü Sedat Abdulhakimoğulları, bir konuşma yaptı.
KORUYUCU AİLE OLMANIN ÖNEMİ
Abdulhakimoğulları, Erzurum’da 21 koruyucu aile bulunduğunu belirterek, koruyucu aile olmanın önemine değindi. Toplumun en küçük birimi olarak tanımlanan ailenin, evlilik sözleşmesi ile kurulan bir birlik olduğunu belirten Abdulhakimoğulları, “Aile kurumu, bu önemine bağlı olarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında yerini almış ve anayasa devlete aileyi koruma görevi yüklemiştir. Anayasamızın 41. maddesi aileyi Türk toplumun temeli saymakta ve eşler arasında eşitliğe dayandığını ifade etmektedir. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 20 Eylül 1993 tarihli ile 15 Mayıs’ı Uluslararası Aile Günü olarak ilan etti ve 1994 yılından itibaren her yılın 15 Mayıs tarihi “Aile Günü” olarak kutlanmaya başlandı. Toplumları ayakta tutan ailelere dikkat çekmek ve aile kavramı üzerinde daha fazla değer üretilmesini sağlamak amacıyla belirlenen bu gün, Batı’dan Doğu’ya doğru bozulmaya başlanan aile düzeninin yeniden kurulması amacını taşıyor.” dedi.
Ailenin önemine değinen Abdulhakimoğulları, “Aile, toplumun temel taşıdır. İyi yetişmiş bireyler iyi kurulmuş ailelerden yetişir. Aile bireyleri arasında dayanışma, işbirliği ve fedakarlık da toplumun diğer alanlarına yansır. Bu yüzden ailemizin değerini bilmek, bu topluluğun çıkarlarını korumak ve gelecekte yararlı insanlar olabilmek için aile kavramı üzerine daha fazla düşünmeli ve aile bireylerimizi daha yakından tanımalıyız. Bir yetime aile olmak isimli panelimizin içeriğinde yer alan koruyucu aile olmanın önemine de değinmek istiyorum. Bir yetime aile olmak kutsal bir görev. Koruyucu ailenin önemi işte bu noktada ortaya çıkıyor. Kimsesizlerin, kimsesi olmak, koruyucu aile olmanın en önemli özelliğidir.” dedi.