AHMET AKBUĞA (İHA) - Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, Erzurum'da 12 Eylül referandum çalışmalarında bulunurken anayasa değişikliğine 'Hayır' diyen muhalefet parti liderlerini eleştirdi. CHP'nin darbeci bir zihniyete sahip olduğunu ifade eden Bakan Akdağ, MHP'lilerin bölücülük açıklamalarına da sert yanıt verdi.
Erzurum Organize Sanayi Bölgesi'nde düzenlenen 'Arsa Devir' törenine katılan Bakan Akdağ, iş adamları ve esnaf ile toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda 12 Eylül'de yapılacak referandum ile açıklamalarda bulunan Bakan Akdağ, muhalefet partilerine yüklendi.
//REFERANDUM SÜRECİ
Bakan Akdağ, şöyle konuştu: "Türkiye'de biliyorsunuz referandum süreci başladı. Bu süreç öteden beri üstünde durduğumuz önemli bir süreçtir. Neden AK Parti 8 sene bekledi. Neden seçime 1 yıl kalana kadar bekledi diyorlar. Biz gerçekten bu işin TBMM'de grubu bulunan partiler ile hep birlikte yapılması için gayret gösterdik. Bu gecikmenin tek sebebi uyum içerisinde yapalım amacıdır. Buna izin vermediler. CHP bunu kesinlikle kabullenmedi. O zamanki CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, çok ilginç bir laf etti. Türk siyasi tarihine geçecek laf etti. Dedi ki öyle anayasalar kolay yapılmaz. Ya Kurtuluş Savaşı yapar anayasa yaparsınız yada ihtilal yapar anayasa yaparsınız. Bu kadar saygısızca ifade tarih boyuncu unutulmayacaktır. CHP'nin aslında ana düşüncesi bunu izah etmektedir. Bu kanun Anayasa Komisyonu'nda görüşülürken grup Başkan Vekilleri sizin sonunuz da Menderes'e benzeyecek gibi abuk subuk laflar etti. CHP darbeci bir zihniyete sahiptir. Türkiye' de çok partili hayatı getirmeye mecbur oldular. Halkın düşüncesini asla hazmedemediler”
//CHP İSMİNE İHANET ETTİLER
“CHP ismi ta Cumhuriyet zamanın da konulmuş isimdi. Sonradan bu isme ihanet ettiler. “ diyen Akdağ konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Halka rağmen yaparız düşüncesi seçkinlik düşüncesi CHP'nin benliğine işlemiş düşüncedir. Kanun yaptık dedik ki doktorlar devlette çalışırken üniversitede çalışırken artık muayenehane açamaz. Sayın Kılıçdaroğlu'nun içinde bulunduğu grup başkan vekilleri bu iptal edilsin diye Anayasa Mahkemesi'ne gitti. Bu süreç böyle devam etti. Biz bir darbe anayasasının hakikaten milletin özgürlüklerini kısıtlayacak anayasanın değişmesineihtiyaç gördüğümüz için hazırladık. Meclis'e götürdük. Anayasa sizin önünüze gelmesin diye direnme gösterdiler. Direnme sırasında CHP, MHP ve BDP bir arada hareket ettiler."
//MHP İFTİRA ATIYOR, İDDİASI
Konuşmasında MHP'lilerin iftira attığını savunarak değişecek maddeler arasında hiçbirine doğru dürüst gerekçe gösteremediklerini belirten Bakan Akdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"MHP'nin en büyük argümanı bir sloganları var. MHP'nin ne söylediğine baktım. Hangi maddenin zararı var bilelim. Devletin kurumları arasında çatışmalar vardır. Bunların bir huyu var. Yasama yürütme yargı arasında müdahaleler var. Onun için yapıyoruz. Milletin iradesini hiçe sayıyorlar. TBMM'de kanun yapıyoruz. 'Tam Gün Kanunun' ne getirdiğini anladınız. Bunda millete kötü bir şey var mı? Danıştay çıkıp da Sağlık Bakanlığı'nın basın açıklamasına yürütmeyi durdurma kararı alıyorsa hükümet mi yargıyla çatıyor? Ben bundan sonra basın açıklaması yapmayacağım. Yaparsam Danıştay yürütmeyi durdurma kararı veriyor. Bu Danıştay ile ben mi çatışıyorum. Özelleştirme yapılacak götürüyoruz 20 ay mahkemede bekletiliyor. 20 ay özelleştirme mahkemede bekliyor. Tabip örgütünün yürütmeyi durdurma kararını bir günde veriyorsun yargıyla bir mücadele yok bunlar uydurma. Yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını kaybettiği yerde halkın iradesini korumaya çalışıyoruz. İnternet haberleriyle Yargıtay Başsavcısı iktidar partisine kapatma davası açar. Neye mal oldu? 20 milyar dolara mal oldu. Nereye kapatıyorsun? Biz tabi ki millet iradesinin hakim olduğu anayasayı değiştireceğiz. Bakıyoruz MHP'den bir sürü hakaretler var. Anayasa referanduma gidiyor neden hakaret ediyorsun. Hakaretleri kendilerine bırakıyoruz. Nihai amaç etnik bölücülüğün önünü açmak. Erzurum'dan bu iftiraları yapan Bahçeli ve ekibine şunu diyorum: Allah bunları size sorar. Bu değişiklikte etnik bölücülüğün önünü açan bir kelime var mı? Delikanlıysanız getirin görelim. Erzurum'un dört köşesinde bu konuşmaları yapacağım. Anayasa değişikliklerinin bir maddesinde MHP'li arkadaşlar getirsinler bölücülüğe yardımcı olacak madde bulsunlar söz veriyorum Anayasa'ya hayır oyu vereceğim. Neye karşı çıkıyorsan delikanlıca onu söyle. Şu maddede bu var. Buna karşı çıkıyorum de. Bunlar bölücülük lafını baştan niye ettiler. 8. madde vardı. Partiler doğrudan Yargıtay Başsavcısının talimatıyla kapatılmaya götürülmeyecekti. Meclis'e gelecek partiler 5'er kişi verecek gitsin derse gidecekti. Bahçeli ve arkadaşları bölücü partilerin kapatılmasını zorlaştırır dediler. Bizden de bazıları etkilendi oy vermediler. 8. maddeye oy vermeyenler başka kimler biliyor musunuz ? Bir de BDP'liler. Bunu nasıl izah edeceğiz. Bunlar kapanmaktan haz duyuyorlar, bunlar kapanmaktan mağduriyet sebebi oluşturarak nemalanıyorlar. O madde de gelmedi. Olmadı. Şimdi burada bölücülükten bahsetmek gerçekten insafsızlıktır, iftira, ahlaksızlıktır. Aynı zihniyet evet oyu veririm diyen ülkücülere
hakaret ettiler. Emir talimat insanın vicdanının yerine geçer mi? Millet Meclisi'ndeki vekiller asker gibi bütün oylamalara katıldılar. Hepsine hayır verdiler. Bu onların hayır vermesi milletin önüne getirmemizi engellemedi. İnsaf var, siyasi bir hırs var. Anayasa değişikliğinde partizanlığa lüzum yok. Hayatımız üzerine karabasan gibi çöken 27 Mayıs, 12 Eylül Anayasası değişecek."
//AKDAĞ: "BENİ DE FİŞLEDİLER"
Sağlık Bakanı Akdağ, kendinin de Erzurum'da doktorluk görevi yaparken bazı kesimler tarafından fişlendiğini ve bunu bakan olduktan sonra önüne gelen dosyalardan öğrendiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Darbe zamanlarını unutmadık. Ben de fişlenen insanlardandım. Bakan olduktan sonra evrakları getirdiler. Ben ne kötülük yaptım? Gecem gündüzüm çocukları tedavi etmekti. Ne hakla beni fişlediniz? Bu anayasa bu milletin fişlenmeyeceği bir anayasa olacak.
Biz bir sağdan bir soldan astık diyen Kenan Evren var ya. İnsanın kanı donduruyor. Kenan Evren'i seyretmeyenler var mı? Rahmetli Mustafa Pehlivan'ın idamıyla alakalı bize dengeli davrandık sağdan birini getirdiler soldan getirdiler o dursun soldan birini astık. Çok dengeli davrandık. Sayın Baykal da diyor ki getirin ihtilal yapın ondan sonra biz ihtilal yapmayacağız ama milletin iradesini göstereceğiz. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Yargıtay'ın seçtiği kişilerle oluşuyor. Sonra Yargıtay da HSYK da Yargıtay üyelerini seçiyor. Al gülüm ver gülüm iyi. Biz kürsüde ne kadar hakim varsa onlar seçsin bunlar AK Partili mi ? Askeri mahkemeler sivilleri yargılayamasın diyoruz. Gelsin buna lafı sağa sola dolandırmaya ayıp şeyler. Anayasa değişiklikleri yargıcın yahut şöyle veya böyle haksız da olsa üstünlerin hukukuna değil de hukukun üstünlüğünü getirecek Anayasa'dır."