Milliyetçi Hareket Partisi Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Kamil Aydın İHA’yı ziyaret etti. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Aydın, 15 Temmuz’la ilgili çarpıcı bir gerçeği ortaya koydu. Aydın, darbe girişimin başarılı olması halinde yaşanacakları, “O gün Allah korusun başarılı olsaydı yüz binlerce insanın ceset torbaları hazırlanmıştı, yüz binlerce insanın katli kabul edilmişti. Bizler hangi hapishanelerde veya hücrelerde yatıyor olacaktık” diye açıkladı.
MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, İHA Erzurum Bölge Müdürlüğüne ziyarette bulundu. İHA Bölge Müdürü Ayhan Türkez’le gündeme ilişkin konuşan Kamil Aydın, 15 Temmuz hain darbe girişimiyle ilgili şunları söyledi: “15 Temmuz’u sadece o gün yaşananlarla değerlendirmek yanlış olur. Çünkü 15 Temmuz’un öncesi var ve 15 Temmuz sonrası şahitlik ettiğimiz siyasi gelişmelere baktığımızda hafife alınacak bir olay değil. Türkiye hakikaten büyün bir badire atlattı. Türkiye son dönemde gerek Avrupa içerisinde gerekse de dünya konjonktüründe hakikaten iradesini çok net ortaya koyabilen bazı güç dengelerini bozan bir yapıya sahip. Bunu da genç ve dinamik nüfusumuza borçluyuz. Her olumsuzluk Türk milleti kenetlenerek bir araya gelebiliyor. Herkes farklı siyasi görüşlerini bırakıp sokağa çıkıyor aynen 15 Temmuz’da olduğu gibi. Batı’da bunu bildiği için bu ülkede zaaf olabilecek ne varsa düşmanlarınız oraya odaklanır. Maalesef ki Ortadoğu’daki zaaf mezhep noktasında. Batı sürekli bunu kaşıdı. Çorum, Sivas, Kahramanmaraş olaylarıyla bunu yaptılar.”
“Silahı bırakmadan hiçbir terör örgütü muhatap alınmaz”
Terörle mücadelede zamanında eksiklik ve yanlışlıkların yapıldığını savunan Aydın, “30 yıldır da mücadele ettiğimiz bir terör örgütü var. Tam kıvamına getiriyoruz bir el devreye giriyor, ‘mücadeleyi bırakın barış yapalım siyasi çözelim’. Dünyanın hiçbir yerinde terör olayı siyaseten çözülmemiştir bu yalandır. Kesinlikle silahı bırakmadan eylemi bırakmadan hiçbir terör örgütü muhatap da alınmamıştır dünyanın hiçbir yerinde. Ama bize zaman zaman bu zokayı yutturdular. Ne oldu? Ülke Allah korusun bir anda beka sorunu yaşamaya başladı. Şuradan bırakın Hınıs, Tekman, Karayazı’ya gitmeyi Mahallebaşı’na gidemediğimiz günler oldu. Sözde kimlik kontrolleri yapıldı. Anıtlar yapıldı, anıt mezarlar yapıldı yollara mayınlar döşendi. Allah’tan genel başkanımızın uyarıları dikkati çekti. Israrla genel başkanımız dedi ki ‘Kandil’. Hatırlayın ki alaya aldılar, hafife aldılar. ‘Ya ne diyor, kandile bayrak dikmekle ne olur?’ dediler. Kandil bir semboldü, mikrobun beslendiği yerdi. Yuvasında yok edecektiniz. İşte o gün kandili hafife alanlar bugün El-Bab operasyonunu yapmak zorunda kaldılar. Geç de olsa lafımızı dinlediler iyi ki yaptılar ki vatan savunmasında sıkıntı var. Bu siyasi bir mülahaza değil gerçekten de ülkenin bekası” diye konuştu.
Gezi olaylarını Batı’nın denemelerinden biri olduğunu belirten Kamil Aydın, “Batı’da boş durmadı hatırlayın gezi olayları da böyle çıktı. Sosyal patlamalara sebep olacak birtakım deneyler oluyor. Gezi de bunu denediler genel başkanımız dedi ki ‘Sakın, bu işte bir iş var. Vatanımızı milletimizi seven bizim çocuklarımız bu işin içinde olmayacak’. Çünkü oraya bütün Marksist Leninist örgütler oraya sızdı. İnanın Türkiye’de binlerce yabancı istihbarat mensupları var. Hollanda’da bir Türk istihbarat mensubunu bahane edip Başbakan Yardımcısının gitmesini engelleyen yapı. Şu anda Türkiye’de yüz binlere yakın rakamlar söyleniyor yabancı istihbaratçılarla ilgili. İkinci bir denemeyi referandumda yaşadık. Bütün Batı birden tek vücut oldu. Türk siyasetine hiç ilgi duymayan Batı bir anda öyle ilgi duydu ki, ‘hayır’ kampanyaları yapıldı” şeklinde konuştu.
“Sırtını PKK’ya yaslayanların milletvekilleri için adalet yürüyüşü yaptılar”
CHP’nin adalet yürüyüşüne sert tepki gösteren Prof. Dr. Kamil Aydın, şu ifadeleri kullandı: “Bunlar da yetmedi şimdi de Cumhuriyet Halk Partisi üzerinden adalet yürüyüşü başlatıldı. Bu adalet yürüyüşü kendi haline devam ederken neden 20’nci gününde birileri nüfus etmeye başladı? Artık sırtını PYD/PKK/YPG’ye dayayanların içeride yatan milletvekilleri için yürümeye başladılar. Ne adaleti bu? Peki madem adalet istiyorlar bunları neden mecliste ifade etmiyorlar? Barzani’nin referandum açıklamasına itiraz ettik neden bir CHP’li mecliste itiraz etmedi? Bayrakla karşılandığında biz kıyameti kopardık mecliste bir CHP’li Allah kulu itiraz etmedi. Hatta bazı milletvekilleri ‘siz karışamazsınız’ dedi. Bu kadar samimiyetsiz bir yapının nereden çıktı yürüyüşü? Belirli bir zaman sonra bütün terör örgütünün temsilcileri girdi oraya. Neden adaleti mecliste aramıyorsunuz?”
“Yüz binlerce insanın ceset torbaları hazırlanmıştı”
Darbe girişiminin başarılı olması halinde yüz binlerce insanın öldürüleceğinin planlandığını vurgulayan Aydın, “Mecliste içtüzük görüşmeleri var neden katılmıyorsunuz? Yine protesto edip gelmeyecekler. Biz de söylüyoruz ki; Allah korusun biz şimdi hatt-ı müdafaa değil sathı müdafaa pozisyonundayız. Bu vatan sıkıntı içerisinde biz bunu 15 Temmuz’da yaşadık. Uçaklar pencerelerin kenarından geçiyordu pencerelerimiz kırılıyordu. Meclise sabah gittiğimizde hala toprak dökülüyordu üzerimize. O gün Allah korusun başarılı olsaydı yüz binlerce insanın ceset torbaları hazırlanmıştı, yüz binlerce insanın katli kabul edilmişti. Bizler hangi hapishanelerde veya hücrelerde yatıyor olacaktık” dedi.
“FETÖ ile mücadele adına suçsuzlar cezalandırılmamalı”
FETÖ ile ilgili yapılan soruşturmalara değinen Kamil Aydın, zaman zaman bazı yanlışlıklar yapıldığını ifade etti. Aydın, “Bu işte elbette ki sapla samanı ayırt edeceğiz. Suçlu her yere kamufle olabilir görüyorsunuz duruşmada verdikleri ifadeyi. Adam diyor ki ‘O elimdeki silah değil cep telefonum’. Bunlar böyle profesyonel yüzsüzler. Bir de diğer taraftan en altta kalmış, sadece bunlara inanmış, sadece cemaat toplantılarına katılmış, bankalarına para yatırmış insanlar var. Çünkü sen teşvik etmişsin bankayı sen açmışsın. Okulu, dershaneyi, sendikayı sen açmışsın o da gitmiş üye olmuş insan. By-Lock’cu falan değil, aktif görevi yok, asgari ücretle çalışan taşeron işçi ya. Şimdi bu çocukları zulmete uğratıp bunları sıkı sıkıya mücadele adına yapmak olmaz. Hiçbir şeyle ilgisi olmayan sadece er statüsündeki suçsuz yere yatan askerler var. Sıradan bir öğretmen sadece gitmiş senin teşvik ettiğin sendikaya üye olmuş. Ya da adam bir araba almış araba sahibi git parayı o bankaya yatır demiş. Bunların mücadelesini biz adalet adına mecliste yapıyoruz. 17 bin tane parti olarak itiraz dilekçesi vermişiz. Ben Erzurum üzerinden 800 tane dilekçe götürmüşüm. Bu insanlar suçu varsa çeksin ama yoksa da mağdur etmeyin” sözlerini kullandı.
FETÖ ile mücadelede en büyük eksiğin siyasi ve bürokratik alanda olduğunu kaydeden MHP Milletvekili Kamil Aydın, “Israrla diyoruz ki, bunun siyasi ayağına, sadece siyasi ayağına değil karar noktasındaki üst düzey bürokratlara dokunun. Dokunmazsanız bu yara büyüyecek ve yangına dönüşecek. Avrupa Birliği neden müzakereleri askıya alma kararı aldı? Bu tesadüf değil biz hem içeriden hem dışarıdan kıskaca alınıyoruz. Biz de önce ülke ve millet diyoruz” diye konuştu.