Aydemir’den ‘musalla taşı’ vurgusu

Manevi değerleri musalla taşı önünde hatırlayanların, milletin manevi değerlerini hakir gördüğünü kaydeden Aydemir, camileri imamhatipsiz, minareleri ezansız bırakmak isteyen, kıblesini şaşırmışlara ne halk izin verir, ne hak ruhsat verir.”  dedi.

AYDEMİR DİN GÖREVLİLERİNİN KONUĞUYDU

AK Parti Milletvekili adayı İbrahim Aydemir, Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası’nı ziyaret etti. Vakıf Yönetim Kurulu üyeleriyle istişarelerde bulunan Aydemir, bazı siyasi partilerce Diyanet işleri Başkanlığının kapatılacağı yolundaki söylemleri hatırlatarak, ‘Maneviyatımızı temsil eden, değerlerimizin adresi olan Diyanet işleri Başkanlığı iftiharımızdır. Ona ne dil uzatmaya, ne de kapatmaya kimsenin gücü yeter. Bu millet ortak değer adresi olan bu güzide kurumun bekçisidir’ dedi.

YAPTIKLARI AYAKLARINA DOLAŞACAK

Diyanet işleri bünyesinde hizmet veren müftüler, imam hatipler, müezzin ve kayyumlar, vaizler, Kuran Kursu eğitimcilerinin, Türk Milletinin yürek ve dimağını birleştirdiği manevi değerlerde bazında ufuk oluşturduklarını söyleyen Aydemir, ‘Ezanı Türkçeleştiren, milletin mukaddesatını reddeden zihniyetin bugünkü temsilcileri 1940’lardaki senaryoyu yeniden sahnelemek peşinde. Din görevlilerini yıllarca çileye, zorluklara mahkum eden, bu değerli zümreyi gelir seviyesi bakımından da yokluğu reva görenler, kıblesini değiştirip mihrabını Taksimleştirenler, karşılarında, AK Davanın erlerini buldular ve bulacaklar. Onların cürmü kendilerinin ayağına dolaşacak yine.’ diye konuştu.

MUSALLA TAŞI VURGUSU

Manevi değerleri musalla taşı önünde hatırlayanların, milletin manevi değerlerini hakir gördüğünü kaydeden Aydemir, camileri imamhatipsiz, minareleri ezansız bırakmak isteyen, kıblesini şaşırmışlara ne halk izin verir, ne hak ruhsat verir. Bu yüce halkın imanı, bu aziz halkın feraset ve izanı onların kötü niyetleri önünde bir set, yıkılmaz bir kaledir. AK Partinin ifade ettiği dava işte bu yüce halkın davasıdır.“ ifadelerini kullandı.

ONLAR HALK İNDİNDE ZELİL OLACAKLAR

28 şubat kararlarıyla, halkın inancına ipotek konulduğunu, bu kararların altında milliyetçi ve mukaddesatçı kesilenlerin de onay ve imzası bulunduğunu vurgulayan Aydemir, ‘Bu halkın önünde milliyetçi, mukaddesatçı kesilenler, önce 28 şubatın hesabını vermeli. Camilerle Müslümanların arasına girenler, inananları fişletip kamudan dışlatanlar, başörtüyü suç halinde getirerek bir algı operasyonunu hayata geçirenler halk indinde de, hak indinde de zelil olacaklardır. Yüzlerindeki bu kara lekeyi hiçbir siyasi makam ya da alkış silemez. Bu güruh, bir iman kalası halinde olan halktan da 7 haziranda ruhsat alamayacaktır.’ dedi.

DİN GÖREVLİLERİ GÖNÜL MAHFİLİMİZDE

Din görevlilerinin mesai mefhumu dinlemeden 24 saat halka hizmet verdiğini, doğumdan ölüme, düğünden sünnete kadar hayata dair her safhada halkın yanında yer aldıklarını hatırlatan Aydemir, ‘Mihraplarda öncümüz olan, minberde efkarımızı aydınlatan, kürsüde irşadımıza hizmet edenler bu halkın gönül mahfillerindedir. Biz buraya oyunuzu istemek için değil, dualarınıza mazhar olmaya geldik.’ kaydını düştü.