AK Parti Milletvekili adayı İbrahim Aydemir, ‘AK Dava, inanç, teşebbüs ve fikir özgürlüğünü hayata geçirerek, insan olma onuruna ters düşen her türlü yaklaşımı tarihe gömdü. Bu hürriyetlerin en önemlisi ve diğerlerine yol açan özgürlük elbette ki inanç hürriyetidir’ dedi.
28 ŞUBAT HATIRLATMASI
Türkiye’de 2002 öncesinde kadın hakları denildiğinde, başörtüsünü reddeden bir anlayışın vurgulandığını belirten Aydemir, ‘Onlar inanç sahibi bacılar, analarımız başörtüsünü çıkarmalarını, kamuya, üniversitelere girememelerini hep özgürlük olarak gösterdiler. Onlara göre kadın hakkı, inancı reddetmekten geçiyordu. Bu anlayışla, başörtülü kardeşlerimize yıllarca gözyaşı döktürüp, çileye mahkum ettiler. Sonra 28 şubat senaryosunu sahneye koyup, inananları kamudan dışladılar, fişlediler. Bu kararların altında, bugün seçim meydanlarında mukaddesat bezirganlığı yapanların da imzası vardı. Yüreğimize çökmüş bu acıyı hatıraları hafızalarımızdan silmek mümkün müdür’ diye konuştu.
TARİH UNUTMAZ
2003 sonrasında, AK Parti iktidarlarıyla inanca vurulmuş prangaların kırıldığı, başörtülülere reva görülen zulümlere son verildiğini kaydeden Aydemir, ‘Biz unutsak da tarih unutmaz. Biz unutsak da milli hafızamız unutmaz. İnananların önüne zulüm setleri çekenleri, başörtülülere üniversite kapılarını kapatanları, inancının gereğini yerine getirenleri kamudan dışlayıp ötekileştirenleri biz unutsak da Hak unutmaz.” dedi.
ÖNCE İNANÇ
İnanç hürriyeti olmadan hiçbir sosyal ve ekonomik gelişmenin kaydedilemeyeceğini vurgulayan Aydemir, ‘Türkiye’de 2003-2015 dönemleri arasında çağlar üstü gelişme, büyüme bu hürriyetin eseridir. İnananların kendilerini hizmette ifade etmeleridir. İnanç önündeki engelleri kaldırarak halka hizmet edenlere Hakkın yardımıdır’ diye konuştu.
BİR BAŞÖRTÜSÜ HATIRASI
AK Parti Milletvekili adayı İbrahim Aydemir, AK Parti Kadın Kolları’nca düzenlenen etkinlikte 28 şubat sürecini değerlendirdi. Milletvekili adayı Zehra Taşkesenlioğlu’nun da katıldığı toplantıda, bir anekdotu paylaşan Aydemir, 12 eylül dönemindeki bir hatırayı aktardı. Aydemir, ’12 Eylül dönemiyle birlikte Üniversitemizde başörtülülere yasak getirilmiş, kardeşlerimizin eğitim hakkı ellerinden alınmıştı. Bize nakledildiğiyle aktarayım, Okuluna başörtüsüyle giden bir kardeşimizden başını açması şartıyla okula girebileceği söylenince, bacımız başörtüsünü çıkarmış, sonra onu yasağı ifade edenlere atarak, ‘Bizim şükür bir ayıbımız yok, imanımız var. Alın bu başörtüsüyle yüzünüzü kapatın’ demiş. AK Parti’nin, başörtü zulmünü ortadan kaldırmakla 28 şubatçılara yaptığı da budur.” dedi.
UNUTMA VE UNUTTURMA
Türkiye’nin yeniden 28 şubat karanlığına gömülmemesi için bu zulüm devrinin unutulmaması ve unutturulmaması gerektiğini yineleyen Aydemir, ‘Fatih’in torunları olarak Marmara altından yol geçirdik..Denizler üstüne hava limanları kurduk. Savunma sanayinde kendi ürünlerimizle güç kazandık. Türkiye’yi duble yollarla ördük, hızlı trenlerle buluşturduk. Millet için Ferhatça bir aşkla Dağları deldik, tüneller yaptık. Doğu’dan Batıya kalkınma projeleriyle yeniden bir diriliş başlattık. Yeryüzünde mazlumların sesi olduk. Ancak tüm bunların içinde, AK Davanın bu millete en büyük hizmeti ve en büyük yatırımı 28 şubatları tarihe gömmesi, inanç hürriyeti önündeki engelleri kaldırmasıdır. Öncekilerin, muhafazakar kesilen öncekilerin bile bu halka reva gördüğü zulme son vermesidir.” dedi.
TEK AYARIMIZ ALLAH KORKUSUDUR
‘Biz ilahi hesaba, hak divanına iman etmişiz’ diyen Aydemir, ‘Bu halkın karşısına Ebu Cehilvari çıkanlar, halkın iradesini yok sayanlar, müminlerin seccadelerine zincir vurmaya yeltenenler, başörtülülere eğitim hakkını çok görenler tarih oldu. Ama ortada kalan ve hep diri olan bir gerçek var. Yani Allah var, ne gam var..’ Biz Hakkın rızasına teslim olanlar, biz Hakka tevekkül edenler, zulüm karşısında imanlı göğüslerimizle duranların muazzez davasını temsil ediyoruz. Tek ölçümüz Haktır. Tek ayarımız Allah korkusudur. İman dolu göğsü gibi serhaddi olanlardanız çok şükür’ kaydını düştü.
OY DEĞİL HAK RIZASI HESABINDAYIZ
28 şubat senaryolarını yeniden sahneye koymak isteyenlerin 7 Haziran sonrası için kurgulanmış mizansenleri ifade etmeye başladıkları, AK Davayı yok sayarak iktidar hesapları yaptıkları ve bunları 28 şubat aktörlerine seslendirdiklerini söyleyen Aydemir, ‘ Biz siyaseti halkın rızası için halka hizmet olarak bilenlerdeniz. İmanımız, Allah ne derse o tecelli eder, noktasındadır. Abdestimizden şüphemiz yok ki, namazdan geri duralım. Biz mukaddes bir davanın neferiyiz. Oy değil, hak rızası hesabını yaparız. ‘ifadelerini kullandı.