AK Parti Milletvekili adayı İbrahim Aydemir, AK Parti hükümetleri tarafından başlatılan projelerle ilçelerin çağdaş düzeyde yaşam merkezleri olma sürecine girdiğini, sürecin göç olgusunu da tarihe gömeceğini kaydetti.
KALKINMA REFLEKSİ
AK Parti iktidarlarının verdiği ekonomik ve sosyal desteklerle, ilçelerde ortak bir kalkınma enerjisi sağlandığı ve bunun getirdiği heyecanın halkı ilçesini özellikleriyle ön plana çıkarma rekabetini yoğunlaştırdığına işaret eden Aydemir, ‘İlçelerimiz ekonomik kıymet ve potansiyeli, moral değerleriyle kendilerini ifade etme gücü kazandı. AK Dava’nın eşrefi mahlukat olan insana öncelikli yaklaşımı, köylerden ilçelere, ilçelerden illere kadar, tüm yerleşim alanlarına gücü maneviyattan kaynaklanan bir kalkınma refleksi kazandırdı.’ dedi.
KUL HAKKI ENDİŞESİ
Aydemir, ‘Biz hep pozitif enerjiyi vurguluyoruz. Yani maneviyatın ışığında bir yaklaşım bu. Eksikleri, sorunları, dertleri ve çileleri değil, zenginliklerimizi, sosyal ve ekonomik potansiyelimizi ortaya koyuyor, bunların etrafında nasıl bir yol haritası oluşturulacağını halkımızla istişare ederek, ona danışarak belirliyoruz. Bunun Türkçesi, kılavuzumuz halktır, ölçümüz haktır. Kul hakkı ölçüsüdür, Allah’tan korkma kriteridir bu. Halkı hak için sevmek anlayışıdır. Halkın oyuna değil, sevgisine talip olma amacıdır taşıdığımız. ’ diye konuştu.
HARÇ BİTTİ İNŞAAT PAYDOS, DERLER ONLAR..
2003 öncesine atıfta bulunan Aydemir, ‘Bizde, ‘Harç bitti inşaat paydos’ diye bir söz vardır. Halkın irfanı seslendirmiştir bunu. AK Parti öncesinde iktidar olanlar ve bugünde o iktidarların mirasçısı kesilenlerin halka yaklaşımı böyledir. Onlar seçimden seçime halkı hatırlar, sonra da kendilerini halktan paydos ederler. AK Dava’da ise mizan haktır, adres ise daima halktır. Ona danışır, onun irfanıyla beslenir ve onunla yola çıkarız ‘ ifadesini kullandı.
AYDEMİR OLURLULARIN KONUĞUYDU
AK Parti Erzurum Milletvekili adayı İbrahim Aydemir seçim istişareleri çerçevesinde Olurlularla ikinci kez buluştu. İlçe merkezi ve köylerinde ziyaretlerde bulunan Aydemir, Olurlularla sohbet etti, görüşlerini aldı, öngörü ve taleplerini paylaştı. Yoğun bir sevgi ve ilgiyle karşılanan Aydemir, mahalleleşen köylerde evlerin konuğu oldu.
HALK, HOCAMIZDIR BİZİM..
Ziyaretlerinde değerlendirmeler yapan Aydemir, ‘Bir kayıt düşeyim, ilçelerimize her gelişimizde onların irfanıyla, basiretiyle, ferasetiyle besleniyoruz aslında. Halka öncü olmaya değil, onlardan öğrenmeye geliyoruz. Milli asaletimizi yansıtan duruşları, fikirleri ve tespitleriyle halkımız yolumuza ışık tutuyor. Bir yer de biz yüreğimizi sunuyoruz, onlar hizmet enerjisi sağlıyorlar.” dedi.
MİLLİ İRADE VE MISIR7DA YAŞANANLAR
Olur’daki görüşmelerinde Mısır’da yaşanan olaylara değinen ve halkın oyuyla seçilmiş olan Mursi’nin darbelerle görevinden alınarak idama mahkum edilmesini ele alan Aydemir, ‘Biz de bu acı tecrübeleri yaşadık. Halkın iradesini, halkın manevi değerlerini yok sayanlar birkaç kez ülkemizde de bu oyunları sergiledi. 28 şubatlarda inancımıza pranga vurmaya çalıştılar. Başörtülüleri aşağılama, inanç sahiplerini hakir görme yarışına girdiler. Devleti milletinden ayırdılar. Ta ki AK Dava iktidar oluncaya dek, bu zulmü çektik. ‘Yalnız Allah önünde Eğiliriz’ diyen AK lider öncülüğünde, halkın iradesi şahlanarak, bu zulme son verdi. Artık devletle millet bütünleşti, artık devlet milletinin hizmetine girdi. Mısır’da yaşananlar, geçmişte yaşadıklarımızı hatırlattı, bu yüzden içimizi acıttı, yüreğimize kan düşürdü. Bu vesileyle halkın iradesine ipotek koymaya kalkışanları bir kez daha Olurluların yüksek huzurunda lanetliyoruz.’ diye konuştu.
KIRMIZI ÇİZGİMİZ
Aydemir, ‘Ülkemizdeki Milli irade inşallah 7 haziranda yeniden ifade bulacak, halkımız kendini yeniden 28 şubat karanlığına çekmek isteyenlere karşı tarihi bir duruş sergileyecektir. Bizim olmazsa olmazımız milli iradedir..Kırmızı çizgimiz budur. Halkımızın aklı selimi, halkımızın vicdanı ve halkımızın basireti, Türkiye’yi 28 şubatlara sürüklemek isteyenlere, geçmişte onlarla iktidar paydaşı olanlara dur diyecektir. Yolumuz, Merhum Akif’in ifadesiyle, ‘Allaha dayanmak, saye sarılmak, halkta kendini ifade eden hikmete ram olmaktır’. Ve son sözümüz şudur: ‘Halkı bilmeyenler, sevmeyenler, bizi anlayamayacaktır.’ Dedi.