Pasinler ilçesinde köy halkının Sultan Alaaddin Türbesi olarak değerlendirilen yerde yapılan kazıda mezar odalarında kemik ve diş örneklerine rastlandı. Tarihi kümbette bulunan ve üzerinde Arapça 'Sultan Alaaddin' yazan sandukanın altındaki mezardan alınan kemik ve diş örnekleri, İstanbul Adli Tıp Kurumu’nda yapılacak olan DNA incelemesi sonucunda Selçuklu Sultanı 2'nci Alaaddin Keykubat'a ait olup olmadığı belirlenecek.
Pasinler'e bağlı Ovaköy Mahallesi'nde tarihi kümbette, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile İl Müze Müdürlüğü koordinesiyle Kafkas Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Öğretim üyesi Dr. Muhammet Arslan'ın bilimsel danışmanlığında yapılan kazı çalışmasında 6 sanduka bulundu. Görevliler sandukalar üzerinde yaptığı incelemede Arapça ‘Sultan Alaaddin’ yazısına rastladı. Mezar odalarında bulunan kemik ve diş örnekleri, DNA testi için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilerek Konya'da bulunan Selçuklu sultanlarına ait DNA örnekleriyle karşılaştırılacak.
2’nci Alaaddin Keykubat ve annesi Gürcü Hatun’un mezarlarının Erzurum’da olup olmadığı yapılan DNA incelemesi sonucu belirleneceğini ifade eden Kafkas Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Öğretim üyesi Dr. Muhammet Arslan, “Dönemin çağdaş kaynaklarından öğrendiğimiz kadarıyla, Anadolu Selçuklu Sultanı 2. Alaaddin Keykubat, Moğol Hanı'nı ziyaret için diğer devlet yetkilileriyle birlikte Moğolistan'a giderken Erzurum'da dinlenmeye çekilir. O günün akşamında kendisi için verilen ziyafete katıldıktan sonra uyumaya geçer. Ancak aynı gecenin sabahında ölü olarak bulunur. Bazı çağdaş kaynaklar ölümün nedenine değinmezken, bazıları da zehirlenmiş olabileceğini imâ ederler. Bir diğer çağdaş kaynak ise annesi Gürcü Hatun'un da öldükten sonra Erzurum'daki oğlunun yanına defnedildiğini söyler. İbn-i Bibi, Kerimüddin Mahmud Aksarayi ve Niğde'li Kadı Ahmet gibi çağdaş vakanüvislerin verdikleri bu bilgi, bizi 2. Alaaddin Keykubat'ın türbesini aramaya yönlendirdi. Yaptığımız araştırmalar ve diğer çeşitli veriler sonucunda, köy halkının Sultan Alaaddin Türbesi olarak nitelendirilen bu yerde kazı yapmaya karar verdik. Erzurum Müze Müdürlüğü Başkanlığında Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü'nden gerekli izinleri alarak kazımıza başladık. Kazı sonucunda kümbetin cenazelik katına ulaşarak mezar odalarından kemik ve diş örneklerini topladık. Ayrıca hafriyat içerisinde kalan taş sandukaları da gün yüzüne çıkarmış olduk. Etrafını da temizleyerek kısmi koruma altına aldık. Bundan sonra ortaya çıkardığımız bulguları teste tabi tutarak kümbetin 2. Alaaddin Keykubat ve annesi Gürcü Hatun'a ait olup olmadığını kesinleştirmiş olacağız. Aynı zamanda Sultan 2. Alaaddin Keykubat'ın zehirlenip öldürüldüğüne dair iddiaları da kesin biçimde ortaya koymuş olacağız” dedi.
Mezarın Selçuklu Sultanı 2'inci Alaaddin Keykubat'a ait olduğunun kesinlik kazanmasının ardından kemikler, devlet töreniyle aynı yerde toprağa verilecek. Tarihi sanduka da yeniden üzerine konulacak.