'Medya Etiği ve Pozitif Habercilik' paneline katılan Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, Ergenekon sürecinde iyi niyetlerinin kurbanı olduklarını belirten Albayrak, "Geldiğimiz noktada biz iyi niyetimizin kurbanı olduk ve hakikaten o dönemde vesayeti yok ediyoruz diye yeni bir vesayetin oluşmasına dolaylı olarak destek olmuşuz" dedi.
DAGC tarafından Atatürk Üniversitesi Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Medya Etiği ve Pozitif Habercilik Paneli'ne Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, Türkiye Gazetesi Spor Yazarı Hasan Sarıçiçek, Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Nuri Kolaylı, Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Genel Sekreteri Mustafa Göksel Yener katıldı.
"TARAFSIZLIK MÜMKÜN DEĞİL"
Panelde medya etiği üzerine konuşan Nuh Albayrak, etik açısından meselenin haberi düzgün yazmaktan öte kamu yararına olması gerektiğini belirtti. Tarafsızlığın mümkün olmadığını dile getiren Albayrak, "Haber nerede tarafsız? Etik kurallarda medyanın görevi bilgi ve haberi vermektir. 'Medya ne zaman yönlendirmeye kayarsa mesleki ahlaktan sapmış olur' deniliyor. Baktığımız zaman böyle midir? Dürüst ve fiili durum üzerinen medya bal gibi yönlendirir ve biçimlendirir. Tarafsızlık diye birşey yoktur. Kitaplarda vardır. Medya tarafsız diye bişey yok. Yüzlerce, binlerce haber içerisinden seçim yapmanızda bir biçimlendirmedir. Neden birini manşet yaptık diğerini küçük verdik. Bunların hepsi biçimlendirmedir. Nereye ve niye yönlendiriyoruz ona bakmak lazım. Medya etiğini orada aramak lazım. İşte burada kamu yararı, insanlık yararı, milli ve manevi değerlerin korunması gerekir" diye konuştu.
Etik konusunun ideolojik anlamda önemli olduğunu vurgulayan Nuh Albayrak, “Son zamanda başka bir etik problemiyle karşı karşıya kaldık. Demokratik hakların doğrudan doğruya ilgilendiren bir takım etik kurallarının çiğnenmesi asıl önemli olan. Türkiye'de ne zaman demokrasi kesintiye uğramışsa, ne zaman insan hakları problemleri yaşanmışsa öncesinde medyanın çok ciddi anlamda payı olduğunu görüyoruz. Medyanın bilinçli olarak yaptığı ana manşetler itibariyle ülkemiz kötü noktalara getirilmiştir. O noktada da gene bir toplum adına duruştan ziyade o bahsettiğimiz güçlerin yanında yer aldı medya. Asıl üzerinde durulması gereken etik problemi budur" dedi.
"SEÇİM SÜRECİNDE MEDYA ŞER ODAKLARINA DESTEK OLDU"
7 Haziran sürecine ilişkin konuşan Albayrak şunları söyledi: "7 Haziran öncesinde çok ilginç bir şer koalisyonuna sahne oldu. Kılıçdaroğlu'nun istediği yüzde 60'lık blok ittifakı seçimden sonraki bir ittifak değildi, sadece iktidarı devirip başka bir takım senaryoların devreye girmesi ve yürümesi için uygun zemin oluşturmaktı. Burada baktığımız zaman yaygın medya HDP'yi meclise sokmak için yoğun gayret sarfetti. Niçin peki? Israrla dendi ki HDP meclise girerse terör silahsız olarak mecliste çözülür. Bunun böyle olmayacağı bal gibi biliniyordu. Onlar da biliyordu ama bunun tek sebebi o ortamın oluşmasıydı. Nitekim 7 Haziran'dan kısa süre PKK terör örgütü tek taraflı olarak 'ben çatışmasızlığı bitiyorum' dedi. Bu noktaya gelmekte medyanın payı çok fazlaydı."
Ergenekon sürecinde iyi niyetlerinin kurbanı olduklarını belirten Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, "Bu gazetelerin birçoğu benzer yayınlar yaptılar. Niye yaptık o günkü ortamda. Son kalan bir vesayet unsuru olan silahlı kuvvetlerden kurtuluyoruz düşüncesiyle o tür yayınlar yapıldı. Bugün o kararı mahkeme bozdu. Sil baştan tekrardan yargılanacaklar. Ama Ergenekon davası sürecinde birçok kumpas olmuş mu olmamış mı, birçok insan suçlama yapılmış mı yapılmış. Bunların tamamen bir kumpas olduğu ortaya çıktı. Geldiğimiz noktada biz iyi niyetimizin kurbanı olduk ve hakikaten o dönemde vesayeti yok ediyoruz diye yeni bir vesayetin oluşmasını dolaylı olarak destek olmuşuz. Ama ben şuan tamamen böyle bir vesayet unsuru yok, bundan sonra da böyle bir tehlike olmayacak diyemiyorum. Yargının işi bu ikisini birbirinden ayırmaktır. Suçlu ve suçsuzun birbirinden ayrılması gerektiğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.