Akdağ Tam Gün’ü değerlendirdi

VEDAT İKİZOĞLU (İHA) - Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, kimseyi Avrupa'ya muayene olmaya götürmeyeceklerini belirterek, söylediği cümlenin çok açık olduğunu kaydetti.
Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, bir dizi ziyaret ve Kastamonu Üniversitesi'nin akademik yılı açılışı için Kastamonu'ya geldi. İlk önce Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş'ı ziyaret etti. Ziyarette gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Akdağ, tam gün yasası ile ilgili tartışmalara cevap verdi. YÖK'te yapılan toplantıda belli bir metin üzerinde anlaştıklarını belirten Bakan Akdağ, "Şu anda tam gün tartışmaları yaşanıyor. Vatandaş devletin hastanesine, üniversitesine gittiği zaman tekrar niye
muayenesine gitsin. Ben annemi babamı sırtıma alıp da 5 kat merdiven çıkaracağım. Sonra boynumu bükeceğim. Benim devletimin hastanesi var, üniversitesi var. Şimdi hepinize hatırlatıyorum, bundan 9 yıl önce hastaneye gittiğinizde muayene olabilir misiniz? Önce muayenesine gidip orada hizmet alacaksınız. Devlette çalışan bir doktorun muayenesi var mı yok. Türkiye'de de yok. 30 bin uzmanın muayenesi yok. Üniversitelerimizde çalışan meslektaşlarımızdan az sayıda çalışan var. Dün YÖK'te yapılan toplantıda hukukçu üyeleri ile doktor üyelerinin yaptığı toplantıda belli bir metin üzerinde anlaştık. Buna da çözüm getireceğiz" dedi.
VATANDAŞI MAĞDUR ETTİRMEYİZ

Birkaç gün önce söylediği sözlerin de yanlış anlaşıldığını belirten Bakan Akdağ, kimseyi Avrupa'ya götürmeyeceklerini kaydetti. Vatandaşın mağdur olmaması için her türlü hizmeti ve işlemi yapmanın boyunlarının borcu olduğunu belirten Bakan Akdağ şunları söyledi:
"Birkaç gün önce sarf ettiğim bir cümle yanlış anlaşıldı. 'Bir vatandaşımız eğer bir üniversiteye giderse, hastaneye giderse, muayene alamazsa, hizmet alamazsa, 184 numaralı telefonu arasın. Biz o hastanemizin hizmetini görürüz. Orada olmazsa başka bir yerde biz o vatandaşın ameliyatını veya hizmetini gördürürüz. Vatandaş hastalanmışsa işi görülemiyorsa onun sahibi Sağlık Bakanlığı'dır. Başka bir şey aramasın gerek yok. Sağdan soldan torpil aramasına da gerek yok. Bizi araması yeterli olacak. Telefonun ucunda ona sahip çıkan hizmet eden insanlar bulacaktır. Gerektiğini farz etsek bile bu hastalarımızı ambulans uçağına koyar Avrupa'ya veya başka bir ülkeye götürüp muayene bile ettiririz.' Bazıları da dedi ki, 'Avrupa'dan Türkiye'ye hasta geliyor, bakanda hastaları Avrupa'ya götürecekmiş.' Kimseyi Avrupa'ya götüreceğimiz yok. Söylediğimiz cümleyi çok açık. Vatandaşımızın mağdur olmaması için her türlü hizmeti ve işlemi yapmak bizim boynumuzun borcudur. Bu vatandaş 3 seçim boyunca AK Parti'yi iktidara getiriyorsa bize şunu söyleyin biz size itimat ediyoruz. Bizde size itimat ediyoruz."
SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ŞİDDET SORUNU

Hastanelerde sağlık çalışanlarına karşı uygulanan şiddete karşı bugüne kadar önemli tedbirler aldıklarını belirten Bakan Akdağ, "Hastaneler tabii ki, sürekli çalışan personelin risk altında olduğu yerler, özellikle acil çalışanların. Biz buradaki kardeşlerimizin her türlü şiddet sözlü ya da fiili muhafaza etmek için bugüne kadar önemli tedbirler aldık. Güvenliği arttırdık kamera sistemi kurduk. Ama hep çalışanlar tarafından, hem vatandaş tarafından, hem basın tarafından farkındalığı arttırmak için
çalışmalar yapmalıyız. Şuanda bunu Türkiye'de sağlık hizmetlerinde yetkili sendika ile birlikte oturduk, ortak çalışma yapmaya karar verdik. Onlarda Sağlık Bakanlığı'na bu konuda katkı verecek. Şiddete asla müsamaha etmeyeceğiz. Hem vatandaşımıza şiddetin oluşabildiği ortamda algılamayı arttıracak şekilde kampanya başlatıyoruz. Hem de bir şekilde şiddete yönelenlere müsamaha etmeyin doğrudan bakanlığı hukukçularının da buna destek çıkabileceği şekilde, teşkilatla kanun hükmünde kararname ile bu hususta da bir madde koyuyoruz. Bundan sonrada olduğu bu hususta da sağlıkçıların yanında olmaya devam edeceğiz. Buna asla müsamaha etmiyoruz" diye konuştu.

İKİ DEV PROJE

Şu anda çok önemli iki projeleri olduğunu kaydeden Bakan Recep Akdağ şöyle konuştu:
"Bunlardan birisi yatağa bağlı hastalarımızı evinde bakıyoruz. 444 38 33 telefonu aradığınızda yatalak bir hastanız veya özrünüz varsa, eğer İl Sağlık Müdürlüğü'müzden gelen ekipler bunu değerlendiriyor. Ondan sonra bu hastalarımızın bakımı, kontrolleri, hastaneye gelip gitmesi gibi her türlü hizmeti biz veriyoruz. Şuanda Kastamonu'da 700 kişiye böyle bir hizmet sunuyoruz. İkinci bir hizmetimizde Kastamonu'nda gerekse başka bir şehirdeki hastaneden randevu almak isteyen kardeşlerimiz 182 numaralı telefonu arayacak. T.C. Kimlik numaraları yanlarından bulundurmaları gerekiyor ararken. İşinde uzman operatörler tarafından onlara yardım edilecektir. İstedikleri doktordan istedikleri alana randevu verecek. İsterse Kastamonu'dan isterse Ankara Numune veya Atatürk Hastanesi'nden randevu almak istiyor. Arayıp bu numarayı randevu alabilir. Bütün iller bu sisteme geçmedi. Fakat yıl sonuna kadar bütün illerde bu çalışmayı başlatacağız. Kastamonu'da muayenelerin yüzde 10'una ulaşmış 3 ay içerisinde bu sistem ile
Bütün Kastamonulu kardeşlerimize vatandaşımıza diyorum ki; gidip hastanede beklemesinler, randevusunu alıp verilen saatte gitsinler. Bu sadece illerde değil ilçelerde de bulunuyor."
GRİP AŞILARI
Türkiye'de grip aşısı ile ilgili olarak kararlar veren bilimsel bir heyetin olduğunu belirten Bakan Akdağ, "65 yaş üstü hastalar için veya sürekli hastalığı olan mesela böbrek, akciğer, şeker gibi sürekli hastalığı oranlarlara aşı ücretsiz olarak yapılıyor. Bu aşı rapor almaları şartıyla SSK bu aşının bedelini de ödüyor. Ama sağlıklı bir kişi siz veya benim aşılanmama gerek yok. Başbakanın talimatları ile hükümetimiz sağlık konusuna çok doğru bir şekilde yaklaştı. Önemli bir dönüşüm programı
gerçekleştirdik. Türkiye'de sağlık problemleri hem kolay hem erişebilir hem ucuz haline geldi. Bazı hastalıklar için yurt dışına gidilip muayene olunuyordu. Şimdi ise millet yurt dışından Türkiye'ye geliyor. Hem ucuz oldu hem de sağlık hizmetlerinde daha kaliteli hale geldik. Geçen yıl 500 bin müracaat var bu şekilde. Özellikle göz için, ağız-diş sağlığı için, protez gibi hastalıkları için. Ayrıca bu liste gittikçe büyüyecek" dedi. der tabii ki, sürekli çalışan personelin risk altında oldu
"İTHAL DOKTOR LAFI YANLIŞ"
Yurt dışından ithal getirileceği yönündeki tartışmalar hakkında da açıklama yapan Bakan Akdağ, "İthal doktor lafı yanlış. İnsan için ithal lafı kullanmayalım. Yurt dışında doktorların gelip Türkiye'de çalışması. Neden Türk doktorlar dünyanın her yerinde çalışabilirken ve beyin gücü olurken yerine göre, biz Türkiye'ye gelebilecek başarılı veya başarısını kanıtlamış doktorları çalıştırmayalım? Bu doktorlara gözdağı değil. İhtiyaç duyulduğunda özel sektör bunları çalıştırabilmelidir. Tekrar söylüyorum. Siz
şimdi bana Avrupa ülkesi getirin ki o ülkenin vatandaşı çalışmıyor olsun. Böyle bir şey olmaz. 1920'lerde yapılmış bir kanun bu. Benim vatandaşımın herkesten hizmet almaya hakkı var" şeklinde konuştu.
Bakan Akdağ'ın açıklamalarının ardandan Vali Erdoğan Bektaş, Bakan Akdağ'a çiçek ve hediyeler takdim etti.