Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi yapan ailelerin evlat nöbeti 592'nci gününe girdi.
Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla 3 Eylül 2019'dan itibaren farklı kentlerden Diyarbakır'a gelip HDP il binası önünde evlat nöbetine başlayan ailelerin eylemi 592'nci gününde de devam ediyor. 5 yıl önce kaçırılan oğlu Özkan (20) için 9 Eylül 2019'dan beri HDP il binası önünde oturma eylemini sürdüren Diyarbakırlı Süleyman Aydın, HDP kapatılmadan Kandil'in yolunun kapanmayacağını söyledi.
''HDP Hiçbir Zaman Kürt'ü Temsil Etmemiştir, Hep Kürtleri Kullandılar''
592 gündür vatan hainlerinin kapısı önünde olduğunun altını çizen acılı baba Aydın, ''Biz burada sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Göründüğü üzere bu Ramazan ayında kendi Kürt halkını kendi kapılarında ölüme mahkum etmişler, çocuklarımızı da dağlarda ölüme mahkum etmişler. Onlarda hiç vicdan yoktur. HDP hiçbir zaman Kürt'ü temsil etmemiştir, hep Kürtleri kullandılar. Bizim çocukları ölüme, kendi çocuklarını da Avrupalara gönderdiler. HDP’liler suçlu olduğu için kendi il başkanlıklarını terk etmişler. Suçlu olmasalardı burayı terk etmezlerdi. Biz anne ve babalar olarak tekrar Anayasa Mahkemesine sesleniyoruz, delil istiyorsanız bu en büyük delil değil mi? Bakın kendi parti merkezlerini boşaltıp kaçıp gittiler. En büyük delil budur, suç işlermişler. O yüzden HDP kapanmadığı sürece Kandil'in yolu da kapanmayacaktır'' dedi.
''VİCDANI OLAN İNSANLARDAN DESTEK BEKLİYORUZ''
Vicdanı olan insanlardan destek beklediklerini belirten Aydın, "Kaç gündür İstanbul Sözleşmesi için kıyameti koparan, özgürlükten bahseden insanlar görüyoruz. Peki bizim bu erkek ile kız çocuklarımızı mağaralarda ölüme mahkum ediyorlar, bu çocuklar için neden bir özgürlük istemiyorlar? Biz de evlat nöbetindeki anne ve babalar Diyarbakır sözleşmesi istiyoruz. Yani böyle şey olur mu? Biraz ellerini vicdanlarına koysunlar, vicdanı olan insanlar gelip bizlere destek versinler. Ziyaretçilerimiz de gelip burada bir fotoğraf çekip, ailelerin yanında olduğunu iddia ediyorlar. Biz aileler olarak bunu kabul etmiyoruz. Fotoğraf çekmek için gelenleri istemiyoruz ve biz eylemimizi de sonuna kadar sürdüreceğiz'' diye konuştu.