Çocuklarının terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi yapan ailelerin nöbeti 110'uncu gününe girdi. Evlat nöbetindeki annelerden Süheyla Demir, dağdakilere çağrıda bulanarak, "Türk-Kürt diye bir dava yok, sizi Amerika ve İsrail uşağı olarak kullanıyorlar. Onların çocukları Avrupalarda okurken, siz dağda tepede sürünüyorsunuz" dedi.
Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP Diyarbakır il binası önünde 3 Eylül'den bu yana oturma eylemi yapan ailelerin evlat nöbeti 110'uncu gününde de devam ediyor. Ağrı'dan 5 yıl önce dağa kaçırılan 17 yaşındaki kızı Hayal için gelip oturma eylemi yapan Süheyla Demir, 110 gün geçmesine rağmen eylemlerini sürdürdüklerini belirtti.
"Bunca genci dağa çıkardınız heba ettiniz"
Evlatlarını alıp gidene kadar oturma eylemlerini sürdüreceklerini belirten anne Demir, “110 gündür biz burada oturuyoruz ve beklemeye de devam edeceğiz. Zaten biz verdiğimiz kararda evlatlarımızı alıp öyle gideceğiz demiştik. Bu kararlığımız devam ediyor ve inşallah evlatlarımızı alıp buradan öyle kalkarız. Hatice Ceylan oğluna kavuştu onun darısı inşallah bizim başımıza. Onun oğlu nasıl geldi ise bizim evlatlarımızda gelir bize kavuşur. Bir umutla bekliyoruz inşallah bu emeğimiz boşa gitmeyecektir inanıyorum” diye konuştu.
HDP’lilere tepki gösteren Anne Demir, “110 gündür buradayız HDP’lilerden hiç birini yanımızda görmedik. Sözde Kürt’ü savunuyorlar, biz de Kürt’üz biz Kürtlüğümüz ile gurur duyuyoruz. Eğer onlar Kürt olsalardı şu an da bizim yanımızda olurlardı. Ama yanımızda olacaklarına benim kızımı dağa çıkardılar. Onların tek yaptığı şey, gençleri eşkıyalık ve gençleri dağa çıkarmaktır. Birde biz Kürt’üz diye Kürtlükleri ile övünüyorlar. Bu Kürtlük değil şerefsizliktir. Bunca genci dağa çıkardınız heba ettiniz. 5 yıldır bizi bu acıya mahkum ettiniz. Biz sizin hakkınızdan çıkamayız ama Allah sizin hakkınızdan çıkar inşallah. Tek bedduamız budur ve gece gündüz bu bedduayı ediyoruz. Birde arka kapı açmışlar, yüzleri bu ön kapıdan çıkmaya tutmuyor birde arka kapıyı kullanıyorlar. Nereden kapı açarlarsa açsınlar sonuçta aynı binaya giriyorlar ve bizim için hiç fark etmez. Bizim tek bedduamız, inşallah bizim ahımızı Allah onlardan alacaktır. Bu evlatların ahı onlara kalmayacak” diye konuştu.
"Türk-Kürt diye bir dava yok"
Dağda bulunanlara da seslenen anne Süheyla Demir, “Bir anne olarak öncelikle orada bulunan bütün gençlere sesleniyorum, dönün gelin ve anneniz ile babanız acı çekiyor. Şu an da bizi izliyor veya duyuyorsanız görüyorsunuz biz ne kadar acı çekiyoruz. Bizde sizin gibi olan evlatlarımızı kaybettik. Şu an da benim kızım da orada ve dönün gelin. Bu Türk-Kürt diye bir dava yok. Sizi kandırıyorlar. Kendi davaları için sizi kullanıyorlar. Sizi Amerika ve İsrail uşağı yapmışlar. Sizin arkanızdan para kazanıyorlar ve onlar yiyip keyif ediyor. Çocukları Avrupalarda okurken siz dağda tepede sürünüyorsunuz değer mi? Sizde gençsiniz ve sizin de hayalleriniz vardır. Ama yine de diyorum çok geç değil. Bir an önce dönün gelin ve güvenlik güçlerimize teslim olun. Eğer buradan Hayal de beni izliyor ise lütfen dön gel bak ben kardeşinle seni 110 gündür burada bekliyorum. Beklemeye de devam edeceğim ve gerekir ise ölüme kadar devam edeceğim. İstiyor ki dön gel bak annen seni burada bekliyorum. Seni çok seviyorum bunu hiç unutma” şeklinde konuştu.