"Edebiyat dünya dillerinin ortak dilidir. Diller bünyelerinde kültürün bütün öğelerini taşır ve bütün kültürler ortak bir dil olan edebiyatta buluşur. Elçiler, diplomatlar gönderildikleri ülkenin edebiyatla ilgili yazarları ve edebi kitapları yakından takip ederler.
EDEBİYAT’TA KIRILMA DÖNEMİ
Toplumumuz geçmişte edebiyatın içindeydi. Tanzimat sonrası toplumumuzun ve diplomatlarımızın edebiyat bilgilerinde kırılmalar oluştu." diyen Şaban Abak, bu kırılmaların sebepleri konusunda ise şunları söyledi:"Edebiyatın gündemden çıkması ve batılılaşmanın hız kazanması, başkentlerin işgali (Bağdat, Şam, İstanbul) ve düşmanların kırmızı çizgiler belirlemesi, Osmanlının merkezi islam devleti olmasından dolayı işgallerin islam dünyasını parçalaması, sınırların çizilmesiyle orta asya ve orta doğunun birbirinden ayrılması, kültürel bağın kopması, Divan edebiyatına saray edebiyatı denerek karalanması ve gündemden çıkarılması, Hacivat -Karagöz oyunlarının gündemden çıkarılıp unutulması, toplumun müzik tarzının değişmesi, Köroğlu ve cenk hikayelerinin yerine bedava basılan edebi değeri olmayan hikayelerin evlere kolayca girmesi ve sonuç olarak dilin tahrip edilmesi ve günümüz gençlerinin Nutuk'u,Yahya Kemal in şiirlerini anlayamaması gibi olumsuz sonuçların ortaya çıkmasına neden oldu. Yaşan bu aksilikleri düzeltmek için çaba gösteren günümüzün ender yazarlardan birisi olan; Yunus Emre, Mehmet Akif üzerine çalışmaları olan bir anlamda altının kıymetini bilen iyi bir sarraf olan Sezai Karakoç ne yazık ki toplum tarafından yeterince değer verilmemekte. Örneğin Sezai Karakoç ve Orhan pamuk un kitap satışlarını kıyasladığımızda toplumumuzun edebiyat noktasında nerede olduğunu anlayabiliriz. İnsanlar değerli olana değil popüler olana önem vermekte."
Kültür ve Edebiyata önem vermek gerektiğini belirten Şaban Abak programın bitiminde kitap dostlarına kitaplarını imzaladı.