Erzurum’un Ruslar tarafından işgal edildiği tarih olan 16 Şubat 1916 günü, aynı zamanda karanlık ve elem dolu günlerin de başlangıcı oldu. Yaşlı gözler, işgalden tam bir gün önce Erzurum’un boşaltılmasına tanıklık ederken, tarih, dönemin Erzurum Valisi Tahsin Bey’in kaleme aldığı tarihi bir mektubu da kaydetti. Dahiliye Nazırı (İçişleri Bakanı) Talat Bey’e hitaben yazdığı mektupta, Erzurum’un boşaltılışını an be an aktaran Vali Tahsin Bey, gözyaşlarıyla kaleme aldığı satırlarında önemli bir de çağrıda bulundu.
Dahiliye Nazırı Talat Bey’e; “Büyük Vatanperver Talat Bey!.. Ne olur Erzurum için benim gözyaşlarıma katılınız… Sizden tek isteğim var, o da intikamdır” diye seslenen Tahsin Bey, mektubunda Erzurum halkının çektiği sıkıntılara da yer veriyor.
“ERZURUM HALKINA FIRKANIN NAMUSU ÜZERİNE SÖZ VERDİM”
15 Şubat 1916 tarihinde III. Ordu ile mülki görevliler tarafından tamamen boşaltılan Erzurum, Abdulkerim komutasındaki artçılar tarafından son bir kez daha kontrolden geçirilirken, şehirde bir kısım halk, yaralılar ve hastaların ise Rusların insafına bırakıldıkları bilgisine ulaşıldı. Aynı zamanda Atatürk’ün çocukluk arkadaşı olan ve yine Atatürk’ün imzasıyla ‘Uzer’ soyadını alan dönemin Erzurum Valisi Tahsin Bey, Rus işgalinden önce Erzurum’un boşaltılmasıyla ilgili olarak kaleme aldığı mektubunda şöyle diyor: “Dün gece ordu karargahı ile Erzurum’dan Ilıca kariyesine geldim. Sevgili Erzurum’u, fedakar halkın bir kısmını kan ağlayarak bıraktım. Hareketimden evvel; ihtiyarları çağırdım. Erzurum’u bırakmayacağımızı, son acı dakikalarına nasıl iştirak ediyorsam, az zaman sonra ilk intikam ve sürur dakikalarında da yanlarında bulunacağımı, hükümetin ve fırkanın namusu üzerine söz verdim”
ERZURUM, BOŞALTILMADAN RUS TAYYARELERİNİN HEDEFİ OLDU
İlk Valilik görevini 1913 yılında Van’da yapan, 1914 yılında da Erzurum Valiliği’ne atanan Tahsin Uzer, 1. Dünya Savaşı döneminde orduya yaptığı hizmetlerden dolayı Altın Liyakat Muharebe Madalyası ve Fahri Üsteğmen ve Yüzbaşılık rütbesiyle ödüllendirilirken, bir yıl sonra da, Harbiye Nezareti’nde yapılan bir törenle binbaşı rütbesinin sahibi oldu.
HÜKÜMET KONAĞINA SALDIRI
Vali Tahsin Uzer, İçişleri Bakanı Talat Bey’e hitaben kaleme aldığı mektubunda, Erzurum’un daha tamamen boşaltılmadan Ruslar tarafından bombalı saldırıya uğradığını anlatıyor. Vali Tahsin Bey’in, şehrin tahliye edilişiyle ilgili olarak şu bilgileri veriyor: “Öpüştük, ağlaştık ve ayrıldık. Bizden 3 saat sonra Rus tayyaresi, hükümet konağına bomba atarak tahribat yapmış, aynı saat cephaneliğe ateş verildiğinden, ateşin şehrin bir kısmına sirayet ettiği, 11. Kolordu dümdarları ayrılırken, Devair-i Resmiye’yi telgrafhaneye, kışlalara, emvali metruke olan kiliseye, hastaneye, büyücek binalara ateş vererek, sevgili Erzurum Moskoflara volkan halinde teslim olunmuş ve bu yüzden ahaliden bazı mertebe zaiyat olduğu işitilmiştir”
BÜYÜK GÖÇ, BİR METRE KAR VE SIFIRIN ALTINDA 20 DERECEDE BAŞLADI…
Mektubunda, hava şartlarının zorluğundan bahseden Vali Tahsin Bey, Hasankale göçünde ahaliden çok sayıda insanın soğuk yüzünden helak olduğuna bizzat şahit olduğunu ve kanlı gözyaşları döktüğünü ifade ederken, Erzincan’a sevk edilen Erzurum ahalisinin yollarda perişan olmaması için elinden geleni yapacağını da özellikle belirtiyor. Vali Tahsin Bey’in kaleme aldığı şu satırlar, Erzurum halkının ne derin ıstıraplar yaşadığını adeta gözler önüne seriyor: “Bir metre kar ve sıfırın altında 20 derecede bayan ve çocukların yollarda helak olacağını, Hasankale muhaceretinde görmüş, kanlı gözyaşları dökmüş idim. Erzurum muhacirinin seri ve sehil bir surette Erzincan’a sevki için bütün kuvvetimle çalışıyorum. Bahattin Şakir Bey, Tercan’da sevkıyata bakacak, yol güzergahında ikişer kilometre mesafede memurlar bırakılarak elimden gelen muavenet yapılacaktır. İnşallah ahaliyi en az zayiatla Erzincan’a ulaştıracağız”
“ERZURUM’UN İNTİKAMINI ALMAZSANIZ ”
Vali Tahsin Bey, Erzurum’un boşaltıldığı dönemde Irak seferinde olan Enver Paşa’ya da işaret ederek, “Enver Paşa Hazretleri’nin Irak Seferi hiçte zamanında değildi. Adı geçen, gelip de, şu Ana Toprağı’nı kurtarmalıdır” şeklinde ifadeler kullanırken, Erzurum’a yapılan bu zulmün intikamının alınmaması halindeki korkusunu ise şöyle dile getiriyor: “Erzurum’u ahd-i karipte istirdat olunmaz ve dökülen bu kadar masum ve mazlum kanların intikamı alınmaz ise, Ervahı Şüheda bize lanet eder. İşte ben bundan çok korkarım”
Mektubunun sonunda, Dahiliye Nazırı Talat Bey’e çağrıda bulunan Vali Tahsin Bey, Erzurum’un, Anadolu için büyük bir öneme haiz olduğuna vurgu yaparak, şöyle sesleniyor: “Büyük Vatanperver Talat Bey!.. Ne olur Erzurum için döktüğüm bu gözyaşlarıma siz de katılınız. Zemherinin ortasında yollara düşen bu ahaliye devletin geri ödenmesi mutlak icab eden bir borcu vardır. O da intikamdır. Sizden isteğim, bu mübarek beldeye reva görülen bu zulmün sahiplerinden intikam alınmasıdır, hesap sorulmasıdır. Başka da dileğim yoktur”